• New Life / Chapter One

607 30 65
                                    

"Abla? Kan ter içinde kalmışsın." Beni sarsarak uyandıran kardeşimle derin bir nefes aldım. Gözlerimi araladığımda yanaklarındaki doğum lekeleri bana sırıtıyordu, "İyi misin?"

"İyiyim... İyiyim. Sadece kötü bir kabus gördüm, o kadar." Bana gülümsedi, "Biliyorsun, Ero-sennin'le beraber gideceğim... Dizlerimden ne zaman kalkacaksın?" Tüm masumiyetiyle bana sırıtsa da açıkçası... Gitmesini istemiyordum. Evde yanlız kalma fikri harikaydı evet ama... Köyde Naruto olmadan asla keyfim tam olarak yerinde olmayacaktı.

Doğrulduğumda gerindi, "Ah! Dünya varmış!" Göz devirdim, "Anlat bakalım, Sasuke neden takımdan ayrılıp Konoha Polis Teşkilatı'na katıldı?" Naruto kaşlarını çatıp, "Bende bilmiyorum dattebayo! Durduk yere kavga çıkardı, ona yetişmiş olmamı hazmedemedi salak... Sakura-chan'nın yaptığı öğle yemeğini de mahvetti. Babam geldi de ayırdı bizi 'tebayo. Sırtım hala acıyor."

"Yani durduk yere sıkıntı çıkardı, öyle mi?" Naruto onayladı, "Evet! Zaten bende bu yüzden Ero-sennin ile çalışmak istiyorum. Ona gücümü kanıtlayacağım dattebayo!"

"Naruto! Evin içinde bağırıp durma!" Annem mutfaktan bağırdığında gülümsedim, "Peki, bir şey olursa bana söyle." Başını salladığında sarı saçlarını karıştırdım ve ayaklandım, "Anne! Ben babamın yanına gidiyorum!" İçeriye seslendiğimde bana geri döndü, "Tamam ama akşam yemeğine geç kalma dattebane!"

Evden çıktığımda Konoha'ya sakin bir hava etkiliydi. Hava bulutlu olsa bile güneş sırıtıyordu işte, bu beni mutlu ediyordu. Belime bağlı olan alın koruyucumu düzeltirken Hokage Binası'na sekerek ilerliyordum. On altı yaşında olsam bile hala çocuk gibiydim işte.

Binaya girdiğimde tanıdık simalara el sallayarak üst kata çıktım. Ardından babamın ofisinin kapısını çalıp içeri girdiğimde Itachi'nin yerde eğilmiş rapor verirken Sandaime ve babamı onları dinlerken buldum. "Şey... Böldüğüm için üzgünüm." Babam kıkırdadığında kapıyı kapattım, "Eğer devlet sırrı konuşuyorsanız çıkabilirim?" Sandaime başını iki yana salladı, "Mühim bir şey yok, gel." Bana gülümsediğinde yanlarına ilerledim, Itachi ayağa kalktı, "İzninizle Yondaime-sama."

Ona hafifçe el salladığımda bana gülümsedi.

Tanrı'm... Karahindibalarla dolu bir tarlada tamamiyle baş başa olduğumuz bir gerçeklik hayal etmek suç mu?

"Naomi, neden gelmiştin?" Babama döndüm ve kendimi toparladım, "Sadece seni görmek istedim. Biliyorsun, göreve gideceğim yakında." Başıyla beni onayladı ve gülümsedi, "Sen beni binanın dışında bekle, beraber eve yürürüz." Gülümsediğinde gülümsedim. Odadan dışarı çıktığımda kapının hemen yanında duvara yaslanmış bir biçimde Itachi ile karşılaşmayı beklemiyordum. "Ah! Korkuttun beni!"

"Üzgünüm," Üstündeki üniformada göz gezdirdim, "Söyleyecek bir şeyin mi vardı? Beni odadan öyle bir biçimde kovdular ki..." Bana gülümsedi, "Hayır, seninle uzun zamandır sohbet edemiyoruz. Sohbet etmek istedim."

Ah! Duydunuz değil mi? Benimle sohbet etmek istiyor!

"Olur." Bana gülümsedi ve beraber merdivenlerden inip binadan çıktık. Etraf kalabalıktı, bir dangocunun masasına oturduk. "Şey. Görevlerin nasıl gidiyor?" Konuşacak pek bir şey aklıma gelmediğinden buradan sohbet açmayı düşündüm işte.

"İyi. Biliyorsun, Kakashi Senpai jonnin olarak devam etmek isteyince kaptanlık bana kaldı." Söylediği dangolar geldiğinde eline bir tanesini aldı, "Senin görevlerin nasıl gidiyor?"

"İyi gidiyor, hatta birkaç güne Shisui ile beraber Su ülkesine gideceğiz." Itachi onayladı, "Duydum." Gülümsedim, "Senin junior yapmış gene yapacağını. Anlattı mı sana?"

Derin bir nefes verdi, "Duydum." Belli ki hayal kırıklığına uğramıştı, "Sıkma canını. Arkadaşlar arasında eminim ki ufak çaplı bir tartışmadır. Hem Fugaku-san'la da gayet iyi bir shinobi olabilir." Itachi başıyla onayladı, "Babam zaten bunu istiyordu. En azından Sasuke için. Fakat ben bunun onun için iyi olacağını düşünmüyorum." Kaşlarım havalandı. "Neden?" Bana gözlerini dikti ve ciddi Itachi mood'una büründü.

"Sasuke sanırım beni kıskanıyor. Haksızda değil. Babam sürekli benim yaptıklarımı Sasuke'ye nispet yapıyor." Dudaklarımı ısırdım, "Anladım. Peki Sasuke ile konuştun mu?" Başını iki yana salladı, "Hayır. Aramızda duvar var sanki."

"Belki ben konuşabilirim. Beni dinler." Gülümsedi, "Teşekkür ederim ama benim konuşmam daha iyi olacak. Sen zahmet etme." İstemeyerek onaylasam da endişelenmiştim.

"Naomi."

Arkama döndüğümde babamla karşılaştım. Ödüm patlamıştı. Itachi ayağa kalktığında bende kalktım, "Pekala.. Sonra görüşürüz." Bana el salladığında bende el salladım. "Görüşürüz." Babama döndüğümde bana gülümsedi, "Siz ikinizin iyi anlaşması çok güzel." Kaşlarım havalandı, "Nedenmiş o?"

Beraber yürümeye başladığımızda koluna girdim, "Çocukluğunuz beraber geçti, hala iyi anlaşmanız güzel bir şey." Bu beni güldürdü, "Tabii canım. Neyse, ben bir şey soracaktım." Bana döndü, "Sor bakalım."

"Kyuubi hakkında.." Yüzü ciddileşti, "Kyuubi?"

"Yani, az çok hatırlıyorum. Naruto'nun doğumunda olanları. Şeyi merak ediyorum. Annem hala jinjuriki mi?" Babam gülümsedi, "Çakrayı sadece ikiye böldüm ve hafif olanı Naruto'ya ağır olanını ise annene mühürledim. Hem bu nereden çıktı?" Gülümsedim, "Merak ettim sadece." Sıkıca girdiğim koluna yaslandım. Bana gülümsediğini hissettim.

Eve geldiğimizde annem sofrayı kuruyordu, Naruto çubukları yerleştiriyordu. "Biz geldik!"

"Hoşgeldiniz, temizlenip yemeğe gelin 'tebane!" Annemin neşeli hallerine bayılıyorum, fazlasıyla hayat dolu bir kadın. Ellerimi yıkarken içeriden gelen kahkaha sesleri ile gülümsedim. Tanrı'ya şükür ki o gün ölmemişlerdi.

"Evet, yemekte ne var?" Annem ortadaki tencerenin kapağını açtığında Naruto dudak büzdü, "Ramen değil mi?" Kafasına yediği yumrukla annemin sesi kulağımı doldurdu, "Uslu olduğun bir gün olursa ramen yiyebilirsin dattebane!" Babam araya girmişti ki olaysız bir akşam yemeğine daha imza atılmıştı. Yemek sırasında Ero-sennin ile Naruto'nun gideceği seyahat konuşuluyordu. "Aslına bakarsanız Naruto bence gayet bu işin altından kalkabilir, fazla endişeleniyorsun anne." Annem bana döndü, "Naomi!"

"Ablam doğru söylüyor dattebayo! Anne, bana güven. Emin ol başıma bir şey gelse bile kendimi koruyabilirim 'tebayo." Annem ona laf yetiştirecekti ki babam gülümsedi ve annemin elini tuttu, "Merak etme Kushina. Oğlumuz eminim ki başının çaresine bakabilir." Annemin al al olan yanaklarına gülümsedim, "En iyisi biz kalkalım, değil mi Naruto?" Naruto kıkırdadığında babamda utanmıştı, "Ellerinize sağlık."

~•~

Ben dayanamadım gene ya wjsmwnsns

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Ben dayanamadım gene ya wjsmwnsns

Iı - Neyse! Kitabın aktifliği bok gibi olabilir, şaşırmayın yani :'d

BU KİTAP MUTLU OLCAK SÖZ MDGMSMNDMWNSNSN

Karakterler vs hep aynı, Naruto'nun filler bölümlerinden bir tanesinden esinlenerek yazmaya başladım. Hadi h.o

彼岸花 - Itachi×Y/NHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin