TURŞU/TEXTİNG

7. bölüm

Çocukluk arkadaşım Can ile buluşmuş parka doğru gidiyorduk. Dün olan olay hakkında konuşmak istiyormuş beyefendi.

Dün olan olayı biliyorsunuz zaten.

Parka geldiğimizde Can beni her zaman oturduğumuz çardağa çekti. Ben daha ne olduğunu anlamadan aldığımız çekirdeğin paketini açmış ve çitlemeye başlamıştı.

"Dökül bakalım Ayaz efendi."

"Neyi döküleyim Can?" Dedim anlamamazlıktan gelerek. 

"Te Allah'ım sen sabır ver Yarabbim." Diye bağırdı birdenbire. Onu sinir etmeyi seviyordum.

"Amin. inşAllah." Dedim büyük bir ciddiyetle. Çaktırmayın normalde ciddi değilim.

"Yarabbim bir de dalga geçiyor. Neyi olacak dünkü o tavrın niyeydi oğlum onu soruyorum."

Pes ederek anlatmaya başladım. Ama öncesinde bir şeyden emin olmam gerekiyordu.

"Can öncelikle bu söyleyeceklerimden sonra benden nefret etmezsin umarım."

"Kanka vallahi tecavüzcü p*çlerden olmadığını sürece senden nefret etmem zor."

"Anladım."

"Hadi artık anlat benim yerimde taş olsaydı vallahi çatlardı."

"Tamam anlatıyorum ama sözümü kesmek yok."

'tamam' anlamında başını salladı.

"Küçüklükten beri tanışıyoruz bunu biliyorsun zaten. Babamın nasıl bir varlık olduğunu da biliyorsun."

"Evet biliyorum." Dedi üzgün bir ses tonu ile.

"Sana şu ana kadar her şeyi anlattım. Ama anlatmadığım tek bir şey var." Duraksadım. Ben bile yeni yeni sindirirken bir başkasına söylemek zor geliyordu." Can... Ben tecavüz sonucu doğmuşum. Ama annem benden hiçbir zaman nefret etmemiş aksine sırf ben babasız büyümeyim diye bunca yıl babam olucak o adama katlanmış." Yanağımda hissettiğim ıslaklık ile duraksadım.

"Ayaz bana niye söylemedin oğlum. Birlikte gelirdik üstesinden." Dedi kollarını boynuma dolarken.

Hızla Can'ın sarılışına karşılık verdim. Başını boynuma gömdüğünde daha da sıkı sarılmıştı bana.

Küçüklükten beri böyleydik. Birimizin derdi oldu mu oturur çekirdek kola ikilisi ile dertleşirdik.

Birden benden ayrılınca yüzüne baktım.

"Ama ben hâlâ bir şeyi anlamadım. Suna'nın eski sevgilisine neden öyle davrandın?"

Beklediğim soru sonunda gelmişti. Derin bir nefes alıp konuşmaya başladım.

"Dediğim gibi ben tecavüz sonucu doğmuşum. Bir an korktum bu Poyraz denilen varlık Suna'ya bir şey yapar diye. Birinci nedeni bu."

Anlamaz şekilde suratıma baktı.

"İkinci nedeni ne?"

"Geçen hafta okul etütlerine kalmıştım. Şu akşam onda biten etütlere. O hafta eve dönerken bir kız gördüm."

Konuşmaya devam edemedim. Sanki o anı tekrar yaşıyormuş gibi nefesim kesildi.

"Bir kız derken? Sonra ne oldu?"

"Bildiğin normal bir kız. Sonra bir adam kızı ara sokağa çekmişti. Başta abisi ya da sevgilisidir millete karışmamak gerekiyor diye düşündüm. Ama taciz olayı da olabilir diye birkaç dakika bekledim. İyi ki de beklemişim."

Can'ın gözleri hayretle açıldı. Anlamıştı olayları.

"Aradan bir iki dakika geçti sokakta tiz bir çığlık yayıldı." Dedim göz yaşları içinde." Şerefsiz adam kızın ırzına geçmeye çalışmış. Can ben o gün orda olmasaydım kim bilir ne olucaktı. O Poyraz denen herifin Suna'ya aynı şeyleri yapmasından korktum."