✦
"Ne görüyorsun Eva,gene daldın gittin?" Sorumla Eva pencereden gözünü çekip yeşil iri gözlerini gözlerime dikti,Kaşlarını kaldırıp masum ifadeyle bana baktı.
"Görüyorsun değil,gördüm şimdi gitti sen geldiğinde uzaklaşıyor sanırım onu utandırıyorsun" dedi ve kıkırdadı,Eva hastalardan biriydi şizofreni tanısı konulmuştu sürekli birilerinin onu gözetlediğini söyleyip duruyordu,Stajyerliğimi yapmam için bana verilen bir kızdı onu incelemek ve rahatlatmak benim görevimdi.
"Sanırım o uzun adamın yardımcısı ama korkmuyorum sen beni korursun değil mi?" Derin bir nefes alıp başımı hızlıca salladım ve odadaki plastik sandelye'ye oturdum.
"Seni elbette korurum eva bunda bir sıkıntı yok lütfen bana gördüklerini anlat ki onları gördüğümde seni koruyabileyim" Eva sevinçle bana bakıp başını salladı.
"O çok uzun bir adam ve ince siyah bir takım elbise giyiyor şey bana deli deme ama yüzü yok ve saçı da" duraksayıp kıkırdadı.
"Her neyse her gece gelip gidiyor annem bana inanmadı ama sen inandın,bana bakıp gidiyor ve yanında tuhaf bir çocuk var"
"Tuhaf çocuk?"
"Hıhı...Tuhaf ama bana zarar vermedi son zamanlarda gelmeye başladı,Senin bana bakacağın günlerde geliyor gizli gizli seni izliyor" Eva elini ağzına götürüp gülmeye başladı o gülerken ben not defterimi çıkarıp not almaya başladım.
↬6.Gün:
Uzun adam olarak adlandırdığı varlıktan sonra,Tuhaf çocuk diye birinin varlığından bahsetti kontroller attırılmalı,bana güveniyor ve onu koruyacağımı düşünüyor hastanın güvenini kazanmak için daha çok konuşulmalı.
Notumu aldıktan sonra defteri önlüğümün cebine koydum ve Eva'ya baktım bana bakıyordu biraz yaklaşıp fısıldadı.
"Hey cama bak tuhaf çocuk orada" Kafamı hızlıca arkamdaki cama çevirdim ve bana bakan uzun boylu kahverengi saçlı maskeli biriyle göz göze geldim.
Normal biri gibi duruyordu belki de Eva'nın gördüğü civarda yaşayan genç çocuklardan biriydi,sanırım şakacı ve meraklı gençlerden biriydi yaşıt duruyorduk tanınmamak için maske takıyordu belki de ama hastaları gözetlemesi hoş değildi.
Ayağa kalkıp cama doğru yürüdüm gözlerimi ondan ayırmadan camın önüne vardım ve pencereyi açtım,Aramızda sadece pencere vardı.
"Buradan gitmenizi rica edicem hastamızı rahatsız ediyorsunuz" Tepki vermedi sadece gözlerimin içine bakıyordu.
"Beyefendi beni duyabiliyor musunuz?" Beni anlamadığından kuşkulanmıştım hastaneden bir hasta olabilir miydi?
"Adım Toby"
"Hah?"
"İsmim Toby" Ses tonu sinirliydi ve kaşları çatılmıştı ona agresif yaklaşmam hoş olmayacaktı gerginlik çıkarmaya gerek yoktu,Gergin havasını yok etmek için neşeli bir ses tonuyla ricamı yeniledim.
"Toby senden buradan uzaklaşmanı rica ediyorum,hastamın dikkati dağılıyor" Çatılan kaşları şaşkınlıkla havalandı ve sonra eski çatık halini aldı,Gitmiyordu.
"Lilith?" Sesle ardımı döndüm,Eva bana kaygılı bir şekilde bakıyordu ona gülümsedim.
"Sorun yok gitmezse güvenlik çağıracağım" diye fısıldadım ve gülümsemi güven verici bir şekilde daha da büyüttüm bana gülümsedi ve bu son gördüğüm son şey oldu.
✦
Gözlerimi açtığımda boş bir odaydım sadece bir yatak vardı,doğrulmaya çalıştığımda buna kolumdaki kelepçeler engel oldu,kurtulamıyordum panikle derin derin nefes almaya başladım.
"Sakin ol sakin ol...YARDIM EDİN" dayanamamış bağırmaya başlamıştım ne oluyordu neredeydim ben? Bilincim yerine geldikçe daha da panik oluyordum saniyeler sonra kapı açılma sesiyle kapıya döndüm.
"Bağırma kimse sana yardım edemez" Bu ses çok tanıdıktı ama yüzü karanlıkta belli olmuyordu,Birden ışığın açılmasıyla gözlerimi kapattım karanlığa alışmıştım aniden parlak ışık gözlerimi kamaştırmıştı,Gözlerimi açtığımda baş ucumda bir taburede oturuyordu.
"S-Sen"
"İsmimi biliyorsun bence "Sen" demene gerek yok" diyip arkasına yaslandı,şaşkı nlıktan diyecek bir şey bulamıyordum ama o gayet sakindi beni izliyordu.
"Elbise sana cidden çok yakıştı bu kadar güzel durması inanılmaz"
"Hah?" diyip üstüme baktım kıyafetlerim yoktu üstümde beyaz ince gecelik tarzı bir elbise vardı,Ona inanamaz gibi baktım ama umrunda değildi.
"Beni kaçırdın ve üstümü mü değiştirdin? Neyse bak eğer bırakırsan polise bir şey söylemem" Sözlerimle koca bir kahkaha attı bu beni ürkütmüştü daha önce hiç böyle bir kahkaha duymamıştım tehlikeli bir gülüştü bu.
"Polis mi? Beni polis korkutamaz seni de bırakmıyorum sen benimsin"
"Ne saçmalıyorsun? Senin felan değilim" dedim sinirle,tabureyi biraz daha bana yanaştırdı ve yüzünü benimki ile yakınlaştırdı.
"Öyle mi dersin? Daha ne yapabileceğim hakkında hiçbir fikrin olmadığı için seni affediyorum bir daha ki sefere affetmem cezan büyük olur" hiç bir şey diyemedim,ne tür bir manyak olduğunu çözememiştim ama sözlerinden akan takıntı beni korkutmuştu.
"Fazla konuşuyorsun lilith" diye homurdanıp kollarımdaki kelepçeleri açtı ve taburesine geri oturdu,kollarımı ovuşturdum ve yerimden doğrularak ona baktım.
"Ne var? Seni ömrünün sonuna kadar kelepçeyle tutamam ya zaten ben varken gerek yok"
"Sen kimsin bak cidden anlamıyorum hayatımda seni hiç görmedim,aklımı kaybettireceksin bana"
"Ben seni çok defa gördüm sensiz bir günüm bile geçmedi bana özel birini hatırlatıyorsun,asıl aklımı kaybetmemi sağlayan sensin"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
The Creepypasta's Story
Short StoryKitabım +18,Küfür ve şiddet içerebilir eğer bu konulara karşı hassasiyetiniz varsa burası size göre değil. 🏆 | #1. "Jeff The Killer" 10/03/2023' 🏆 | #1. "Yandere" 12/03/2023'