2566 x minsung

ミンホ、どうしたの?

"neden minho?"

Jisung kırmızı gözlerle karşısındakine soruyordu. "neden beni de onlara benzettin?" Ne diyeceğini bilmeyen minho sadece jisung'un gözlerinin içine bakıyordu. "gözlerine baktım, beni görmedin bile" Hafif ağlamaklı konuşmasına devam etti jisung.

"ben senin hakkında ne kadar güzel şeyler düşündüm bilemezsin. Kaç gece rüyalarıma girdin, kaç gece bana gülümsediğin için mutluluktan ağlattın. Sen bilmiyorsun tabii, sen sokaksın, çıkmaz bir sokak hemde. Ama ben böyle şeyler düşünürken sen çıkıp bana iğrençsin diyorsun. "

Ardından minho konuşmaya başladı.

" Jisung, aslında senin bildiğin gibi değil konu. Sen iğrenç değildin ben... ben sadece benden uzaklaş diye söyledim onları, çünkü jisung.. ben seni sevmiyorum. "

Bıçak saplandı yüreğine jisung'un.
O onu her şeyiyle severken, ufacık bir rüzgardan bile korurken onun dedikleri canını çok yaktmıştı.
Ama olsun diye geçirdi içinden.
Dolu gözleri ile minho'ya baktı ve uzunca konuştu.

" canımı hiç yakmadığını biliyorsun değil mi? Sen bende her şeyken ben neden senden hiç birşeyim minho?
Ama kalbim yaktın dediğin şeyler ile, öyle bir yaktın ki beni külü bile kalmadı. Meraklanma ama olur mu? Ben yine gülümserim sana, sende bana gülümsersin yine hayat hikayem başlar. Sen sevmesen bile hemde. Seninle beraber gün doğumunu izlediğimiz günleri, gözlerine dalıp gittiğim günleri, sana ilk sarılışımı, beni ilk kez öptüğün günü ve daha birçok şeyi unutma tamam mı? Duydum bu arada sizi, Mina ile sevgiliymişsin. Umarım onunla mutlu olursun, şunu da söyleyeyim sana. Kimse seni benden güzel sevemez. Çok severler ama güzel sevemezler. Sen benim yıldızımsın çünkü, ne olursa olsun. Ben dünde seni sevdim, bugünde seviyorum yarında seveceğim. Bana seni sevmiyorum dedin ya biraz önce minho, biliyorum. Bilmek daha çok acıtıyor canımı, daha çok canımı yakıyor bunu bilmek. Sonuçta sende haklısın, neden dünyaya tecavüz ile gelen birini sevesin ki? Haklısın, her zaman benim için haklıydın. Evet şuan yoksun yanımda ama iyi ki vardın. Ne olursa olsun her zaman elini tutmak için aynı yerde olacağım unutma olur mu? Beni de unutma, çünkü ben seni unutamam. Biricik sevgilim sensin ve hep öyle kalacaksın. "

Ağlamaya başladı jisung. Minho pişman gibiydi ama değildi. Jisung haklı mıydı? Neden dünyaya tecavüz ile gelen birini sevsin ki?
Minho sadece teşekkür etti ve son kez sımsıkı sarılıp ağladılar. Her şey minho'nun babası yüzünden yaşanıyordu şuan. Biri zorla ayrılıyor biri de ondan ayrılmak istemiyor diye ağlıyordu. Aslında jisung her şeyi biliyordu, minho'nun babasının onu uyardığını ve tehdit ettiğini duydu.Yaralı ve üzgünmüş gibi yapması gerekti ama bunları yaşamak zorunda kaldıkları için role falan gerek kalmadı. Ona kızgın değildi, babasına kızgındı ikiside. Birbirlerinden ayrılıp sınıfa geçtiler. Herkes bir şeylerin yolunda gitmediğinin farkındaydı. Herkes onları destekleyip yanlarında olduğu için aralarında iyi şeylerin geçmediğini anlamışlardır bile. Jisung'un yanına ryujin, taehyun, jimin, jeongin, felix, dahyun ve seungmin geldi hızlıca. Ağır ağır sormaya başladılar.

"iyi değilsin jisung bize ne olduğunu anlatır mısın?" dedi ryujin ardından jeongin "içine atma benim küçük sincabım" dedi. Ağlamaya başladı işte, tutamadı içinde. Anlatmaktan başka çaresi olmadığını biliyordu bu yüzden anlatacaktı ama evde, şimdi olmaz minho duyar üzülür diye düşündü. Kıyamaz sevdiğine jisung. O yüzden şimdi değil.

"şimdi değil eve gidince anlatacağım ama şimdi ne olur beni bırakın sadece ağlamak istiyorum lütfen"

Sustular.Gittiler.Kıramadılar.

Yağmur yağdı.