ATTACK ON TITAN: Oneshots, reactions, headcanons

Onlar ile İlk Öpücüğünüz

Kişiler: Connie, Jean, Armin, Eren, Levi

Uyarı:  Bazılarında müstehcen var, cinsiyetsiz okuyucu :]

: ̗̀➛ CONNIE
Sen ve Connie bütün gece dışarıdaydınız, şehrin çeşitli yerlerinde durmuş ve eğlenmiştiniz. Bowling, paten, kulüpler, hepsi ve gecenin sonunda ikinizi de bitkin bıraktı. Bir eli koltuğunuzun arkasında, diğer eli tembelce direksiyonu kavrıyor, evinizin önünde durmak için yavaşlarken sessiz radyoyla senkronize olarak alçak bir melodi mırıldanıyor. Arabasının sıcağından çıkıp serin gece havasına adım atmaya çekiniyorsun, içine girmen bir an için bile olsa. Connie sana veda etmeye başlarken aynasını düzeltiyor, senin yüzünü tutup dudaklarına yumuşak bir öpücük kondurmanla sözünü kesiyorsun. Sen ona gülümseyip aracından inmeden önce ona veda ederken ve elinde anahtarlar şıngırdayarak patikada ilerlerken suskun kalır.

: ̗̀➛ JEAN
Siz ve Jean kanepede dinlenirken havada yoğun, ağır bir gerilim var. İkiniz de kanepenin iki ucuna uzanmış, ara sıra içinizden biri bacaklarını düzelttiğinde ayak oyunu oynuyorsunuz. Biriniz bir çift gözün size yandığını hissediyor, tam zamanında yukarı baktığında diğerinin son anda başka tarafa baktığını görüyor. Garip çocuksu kıkırdamalar ve Jean'in düz ekranında oynayan film ne olursa olsun, ürkütücü bir sessizlik var. Rastgele bir aşk filminin ortasında, ilk öpücükler konusu gündeme gelir, ancak ikiniz de daha önce hiç kimseyi öpmediğinizi ifşa edersiniz. Bunun nereye varacağı çok açık ve Jean yumuşak dudaklarını sizinkine bastırırken kollarınız anında onun boynuna dolanıyor. Nazik bir öpücük, çekingen ve senin kırılmandan korkuyormuş gibi yavaş. Ne zaman ayrılsan birbirinizin dudaklarının peşinden koşuyorsunuz,

: ̗̀➛ ARMIN
Armin aptal değil, sen de değilsin. Bu yüzden, yatağının kenarında sallanan bir bacakla uzanmış halinize sürekli bakışları, onun tavrına sahip biri için oldukça cüretkârdı. Hatta bundan bir oyun bile çıkardın; Ne zaman uzun süren bakışlarını hissetsen onunla göz teması kurardın, sadece bir saniyeliğine bile olsa, çünkü hemen bakışlarını kaçırırdı. Sana olan bariz ilgisine kıkırdayarak onunla yüzleşmen sadece bir an meselesiydi. O küçük, şakacı takılmalar, senin onun üzerine diz çökmenle, Armin'in kitabının göğsünün üzerinde durmasıyla ve o senin kollarının arasında kafeste otururken çoktan unutulmasıyla sonuçlandı. Daha önce sana hiç bu kadar yakın olmamıştı. O çekici gözlerinden kaçınmaya çalışıyor, bunun yerine yüzünüzdeki her tümseğe, işarete ve kusura doğru fırlıyor. Sonunda dudaklarına konar, ve Armin ağzınızın köşelerinin geniş bir sırıtışla kıvrılmasını izliyor. Kendini rahat ettirir ve kucağına yerleşirsin; Armin'in yüzünü okşarken, dudaklarına kısa, tatlı öpücükler kondurmak için yukarı doğru eğerken, yanaklarında parlak kırmızı bir renk tonu bariz bir şekilde görülüyor.

: ̗̀➛ EREN
Birlikte sarhoş olmaya yakınlığı olan ve açıkça birbirlerine ilgi duyan iki kişi, bir noktada ilişki kurmak zorundadır. Ve neredeyse Eren'in arabasının arkasındaydın. Eli boğazınızın etrafına sıkıca sarılı, dudaklarınızı kıstırıp çekiştirirken başınızı kendisine doğru çekiyor. Ne zaman boynuna başka bir iz emse penisi pantolonunun içinde kıpırdanıyor ve sen onun adına öyle muhtaç, tatlı inliyorlar ki. Diğer eli göğsünle oynamak için gömleğini yukarı kaydırıyor, meme ucunu çimdikliyor ve Eren, çıkardığın her sızlanmayı ve sızlanmayı yutuyor. Dili, tamamen çekilmeden önce alt dudağınızın üzerinden geçerek ağzınızın arkadaşlığından ayrılır. Alkolden mi yoksa Eren'in yanındayken hissettiğin o sarhoşluk hissinden mi anlayamıyorsun ama bu seni çift görüyor.

: ̗̀➛LEVI
Eğlenmeyen ifadesi her zaman çok komik, özellikle de maskaralıklarınıza gülümsemesini engellemeye çalıştığını anladığınızda. Levi aptalca davranışlarını eğlendirmemeye çalışırken senden sıkılmış numarası yapıyor, işyerinde kendisine söylediğin tüm dedikoduları not alıyor ve sadece yanıt vermemeyi seçiyor. Yolcu tarafı kapısını açar, elinizi tutar ve sizi evinizin girişine giden yolda yürütürken onunla kol kola girmenize izin verir. Hâlâ konuşuyorsun, cevap vermemesine aldırış etmiyorsun çünkü bu sıra dışı bir durum değil. Durum böyle: sen konuşuyorsun, o dinliyor. Bazen tam tersi olur ama o anlar çok azdırve arasında çok uzak. Levi, arabasına geri dönmeye hazırlanmadan önce anahtarlarınızı kilide sokmanızı ve açık kapı eşiğinizde durmanızı bekliyor. "Beni eve bıraktığın için teşekkürler, Levi. Dudak parlatıcının yapışkanlığını yanağında hissettiği anda sesindeki ani yumuşaklığı fark ediyor. Seni son gördüğü şey, kapını kapatırken onu kapıda kekelemiş ve kafası karışmış halde bırakan o kedimsi sırıtış.