Bu fırsat bir gün hayatlarını değiştireceklerdi belki onlarında kurulu düzeni olacaktı, onlar da hayallerine kavuşacaktı. İstedikleri gibi bir yaşam sürüp yaşlanacaklardı ama bir de bunun tam tersi var ya herşey yalan olursa ya daha kötü bir hayata sahi olurlarsa bunu zaman gösterecekti ama asla umut etmeyi bırakmayacaklardı. Arabayla baya ilerlemişlerdi normalde her yeri neredeyse avuçlarının içi gibi bilirlerdi ama burası baya uzaktı ve karanlıktı sokak tenhaydı. Abat ilk önce sağa sonra sola başını çevirdi ama kimse yoktu ve önlerinde kocaman bir bina ve binanın kocaman kapısı vardı. Kapı açılma sesi geldiğinde herkes kapıya odaklandı. Kapı tamamen açıldığında içeriden üç tane adam çıktı ve öne dizildiler.
"Hoşgeldiniz Buğra hocam size nasıl yardımcı olabiliriz?" diye sordu iki adamın ortasında kalan adam. Acar şaşırdı önce bir adam size yemek alır size iş vereceğini söyler sizi arabasına alır bir binanın önüne getirir sonra adam çıkar ve hocam der bu ne kadar da garip. Abat onları buraya getiren adama döndü ve tam ağzını açmıştı ki adam,
"Sakin ol evlat daha yeni geldik istersen içeri geçip konuşalım" dedi.
Abat basını salladı. Kapının önündeki üç adam kapının önünden çekildiler ve geçmeleri için yol verdiler. Herkes içeri girdiğinde kapıları kapattılar ve oradan ayrıldılar. Geriye sadece bu yeni öğrendikleri hoca ,Abat ve Acar kaldılar. Adam merdivenleri gösterdi ve önden ilerledi adam önden ilerlerken Abat ve Acar da adamın arkasından sessizce ilerliyorlardı. Merdivenleri bitirdikleri de en üst kattalardı adam arkasını kontrol etti ve merdivenlerin oradan sola doğru ilerlemeye başlamışlardı. Adam tam bir odanın önünde durdu ve kapıyı açıp çocukları içeri davet etti. Çocuklar içeri girdiğinde etrafa baktı ve kapıyı kapattı. Çocuklar ayakta adama bakarken adam oturmaları için işaret verdi ve kendisi de oturduğunda anlatmaya başladı.
"Ben Buğra buranın müdürüyüm size iş yeri dediğim yer burası ama iş farklı ben sizin okumanızı ve bizim korumamız altında yetişmenizi istiyorum burada her öğrenci gibi sizde burada kalacak ve buranın imkanlarını kullanabilirsiniz tabi kabul ederseniz." İki arkadaş birbirlerine baktılar ve geri adama döndüklerinde Abat "Peki neden biz hani onca insan varken?" dedi. Adam çocuğa gülümsedi ve söze girdi
"Burası normal bir okul veya yurt değil burası yani buradaki öğrenciler yılın sadece bir dönemi dışarı çıkarlar onun haricinde burada kalırlar . Öğrenciler yılın bir günü yani Arınma Gecesi bizimle beraber dışarı çıkıp insanları günahlarımdan arındırırlar anladınız mı yoksa tekrar anlatayım mı?"
Abat ve Acar adama bakıp başlarını salladılar ama kafalarına takılan bir konu vardı Acar
"Yani her şeyi anladık ama son kısmı anlayamadım insanları nasıl günahlarımdan arındırabiliriz ki yani bunu nasıl yapacağız bunla alakalı hiçbir şey bilmiyoruz." Dedi.
"Size bunla alakalı dersler verilecek her çocuk gibi sizde ders alıp vakti gelince işinizi yapacaksınız şimdi siz söyleyin kabul edecek misiniz burada kalmayı öğrencim olmayı?"
Acar ve Abat birbirlerine baktılar ne diyeceklerini bilmiyorlardı ya kötü birşey olursa ama bir de şöyle birşey vardı onlarda okumak ve sıcak yatak istiyorlardı cevap vermeden önce bunları düşünmüşlerdi ve hep bir tarafları kabul etmelerini söylüyordu birbirlerine baktılar ve mimikleriyle anlaştılar ve adama dönüp başlarını salladılar ve "evet" dediler. Ama bilmiyorlardı ki bu seçim başlarına iş açacaktı.
Adam başarmışlığın verdiği hisle gülümsedi ve " Şimdi görevliyi çağırayım size odalarınızı ve yurdu tanıtsın hocalarınızla tanışın ve yarında derse girersiniz olur mu?" Başlarını sallayıp ayağa kalktılar müdür telefonu açıp adamı odasına davet etti ve telefonu kapattı. Aramadan bir dakika sonra kapı çaldı ve içeri iri yarı bir adam girdi müdüre dönüp
"Buyurun hocam beni çağırdınız" dedi hoca çocukları gösterip "Bunlar yeni öğrencilerimiz senden bu çocuklara yurdu ve odalarını göstermeni istiyorum kuralları belirt ve önemli olan her şeyden bahset" dedi. Hizmetli başını sallayıp çocuklara döndü ve "Hoşgeldiniz" dedi. "İsterseniz hemen başlayalım beni takip edin" dedi ve kapıyı açıp dışarı çıktı çocuklar da adamın peşinden ilerlemeye başladı.
Merdivenlerden inip sola döndüklerinde yemekhane vardı baya büyük ve biraz daha aydınlıktı baya dolaştıktan sonra sınıflardan çıktıklarında odalarına doğru ilerlediler ve yatakhaneye geldiler adam içeri girdiğinde kontrol amaçlı arkasına baktı ve önüne döndü. Çocuklara yataklarını ve dolapları gösterdikten sonra çocukları yatakhanede bırakıp dışarı çıktı.
Çocuklar etrafa baktıklarında etraftakilerin de kendilerine baktıklarını fark ettiler Abat en baştan başlayarak herkese selam verdi ve tanıştı bunu gören Acar da Abat'ın başladığı yerden başlayıp herkesle tanıştı yedi erkek ve dört kızla tanıştılar ama bir kişi daha vardı bir kız yatağına oturmuş başını eğmiş duvarı izliyordu, dalmıştı dizlerini kendine çekmiş yatağın en köşesine kurulmuştu korkuyordu ve çok ağır düşünüyordu Abat sadece o kızla tanışmamıştı kızın karşısına geçip elini uzattı kız o kadar dalmıştı ki çocuğu görmemişti Abat kaşlarını çattı ve elini bir sağa bir sola sallayarak kızın duyması için "heeeyy burada mısın?" dedi
Kız bu sesi duyar duymaz sıçardı ve korku dolu gözlerle çocuğa baktı.
"Ne, sende kimsin ne istiyorsun?"
Abat kızın dediklerini duyunca neye uğradığını şaşırdı sadece tanışmak istiyordu neden böyle davranmıştı ki diye düşündü ve kıza çok bekletmeden cevap verdi"Biz buraya yeni geldik, sadece tanışmak için seslendim çok dalmıştın merak ettim" dedi ve kıza elini uzattı ve ismini söyledi "Ben Abat" kız biraz şaşırdı ve o da çocuğun elini tuttu "Şey çok pardon ben başka birşey yüzünden geldin sandım özür dilerim bende Dila tanıştığıma memnun oldum" dedi. Abat;
"Bende memnun oldum" dedi.
Kız birşey biliyormuş gibi göz bebekleri büyüdü ve "Buraya kendi isteğinizle mi geldiniz?" dedi çok hızlı bir şekilde. Abat şaşırdı
"Biz tam buraya geleceğimizi bilmiyorduk ama burada kalmayı kabul ettik yani artık buradayız" dedi. Kız elini başına vurdu ve "Sen ne yaptın nasıl bu kadar kolay kabul edersin" deyip etrafa baktı ve gözü Acar'a takıldı "Siz beraber mi geldiniz? Yani o da mı kabul etti burada kalmayı burası çok tehlikeli burada ne yaptıklarını bilmiyorsunuz. Siz Arınma gecesinde ne yapıyorlar arınma gecesi ne biliyor musun?"
Abat başını olumsuz anlamda salladı tam birşey diyecekti ki Acar yanlarına geldi ve Dila'yla tanıştı Abat'ın kafası baya karışmıştı. "Sen ne demek istiyorsun Arınma gecesi ne çabuk anlat" dedi.
Acar ne oluyor diye Abat'a baktı ama Abat Dila'yla odaklanmış pürdikkat kızı dinliyordu ve kız anlatmaya başladı
"Bize söylendiğine göre Amerika özgürlükler ülkesi şöyle bir düşün Arınma özgürlük demek insanlar; yasalar, polisler, ve diğer kurumlar olmadan nasıl yaşayabilir, insanlar o gün kurumlar çalışmıyor diye istedikleri gibi suç işleyebiliyorlar ve hiçbiri ceza almıyor. O gün bazı insanlar için günahlardan arınma anlamına geliyor yani insanları öldürdüklerinde arınmış oluyorlar bazıları da sadece saklanmayı seçiyor eğer o gün Arınma sirenleri çalmadan güvenli bir yerde olurlarsa seviniyorlar ama eğer sirenler çaldığında dışarıdalarsa canice öldürülüyorlar. O bir gün üç seçeneğin var ya öleceksin ya saklanacaksın ya da arınacaksın bu üçünden başka çaren yok. Yani anladın mı beni?"Dila herşeyi apaçık bir şekilde anlatınca Abat ve Acar şok içinde kıza baktılar ya şimdi ne olacaktı Acar Abat'ın konuşmasına izin vermeden söze girdi
"Peki biz niye buradayız yani ne için kullanacaklar bizi çabuk anlat"
Kız tam ağızını açtı ki bir adam içeri girdi ve "hemen yemekhaneye acil" diye bağırdı. Adam içerde herkesin çıkmasını bekliyordu bu yüzden kız konuşamıyordu Abat ve Acar'a bakıp kaş göz işareti yaptı "Birşey belli etmeyin" dedi ve odadan çıktı. Abat ve Acar birbirlerine baktılar ve yürümeye başladılar.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YENİDEN DOĞUŞ
Mystery / ThrillerBir katil zevk ve inançları için ne kadar ileri gidebilir? Polisler o katilin izini sürüp bulabilirler mi? Zorlu bir arayış arayış sırasında zevk için öldürülen insanlar ve dahadı.