O gün akşam yemeklerini dışarda yemeye karar vermişlerdi. Yakınlarında olan bir lokantaya gideceklerdi. Deniz herkesten önce hazırlanmış salonda diğerlerini bekliyordu ilk önce Bahar indi aşağıya evet bir villada yaşıyorlardı daha yetimhanedeyken aldıkları yılbaşı biletine büyük ikramiye vurmuştu ve bu sayede yaşantıları daha iyi şartlarda sürdürüyorlardı.Neyse Seda,Sila,Anil,Emir'de indikten sonra evden çıktılar. Restoranta girdiklerinde cam kenarında boş bir masaya oturdular yemeklerini söylediler. Yemeklerini yerken Sila,Emir, Anıl'ın arkasında oturan bir adam sürekli Deniz'i izliyordu Deniz'de ona bakıyordu Bahar bunu farketmişti Deniz'in kulağına "hayırdır" diye fısıldadı bunun sonucunda ikiside lavabo'ya gittiler ve konuşmaya başladılar -Ne oluyor?
-Bilmiyorum ama ben onu bir yerlerden hatırlıyorum sanki uzun süredir tanıdığım biri gibi içimde farklı bir duygu var boşlukmu yoksa kalbimi doldurup taşıran yoğun bir duygumu daha seçemedim bide gözleri bana çok tanıdık geliyor sanki içinde kayboluyorum ve sebepsizce içimde bir acı hissediyorum çok eski unuttuğumu sandığım ama sadece üstünü örttüğünü anladığım şimdi açılan. -Edebiyat parçalama bana! Ayrıca nerden tanıyacan ve ne ara bu kadar
duyguyu hisssettin.
-Napıyım hissettiklerimi anlatıyorum.Ayrıca benim bişey yapıp onun numarasını almam lazım.
-Ne yapacan?
-Hmmmm? Buldum şimdi masaya gittiğimizde sen beni gizlice arıyacaksın bende telefonla konuşmak için dışarı çıkacağım sonra birini ayarlayacağım gerekirse para vereceğim çantami çalmaya çalışacak alamadığı için Çantasına baktı ve
-Tamam alamadığı için beni vuracak sende camdan izliyeceksin vurulduğumda kadını vuruldu diye bağıracaksın dedi ve çantasından silahı çıkardı ve birden tetiği çekti.
-Delirdinmi sen daha tanıyıp tanımadığın bile belli olmayan bir adam için kendi canını mı hiçe sayacaksın? Ayrıca ya polise heber verirse biri ne diyeceksin bu bir oyundu beni o vurmadı ben kendimi kendim vurdum mu diyecen. -Sen onu bunu bırak yapacanmı
yapmayacanmı onu söyle? Ayrıca sen bana güvenmiyonmu ben cerrahım herhalde yaralandığında ölebileceğim yerleri biliyorum.
-Tamam tamam yapacam amamasadakileri ne yapacağız o vurulanın sen olduğunu anladıklarında ilk önce onlar fırlarlar. Bide nerden biliyorsun beki o hiç tenezzül bile etmiyecek
-Sen olacakları anlatacaksın. Merak etme benim altıncı hislerim kuvvetlidir gelecek. Lavabo dan çıktılar ve masaya doğru ilerlemeye başladılar. Masaya vardıklarında Deniz daha oturmadan telefonu çaldı ve dışarı çıktı. Telefonla konuşmuş gibi yaparken bir yandanda onun teklifini kabul edecek birini arıyordu. Üstü başı biraz eski birini buldu belliki adamın maddi durumu kötüydü biraz zorladıkdan ve bide kendinden şikayetçi olmayacağını duyunca teklifi kabul etti. Deniz adama geldiği taraftan tekrar gelmesini söyledi ve planın tam can alıcı kısmına gelmişlerdi birkaç dakika sonra silah sesi duyuldu.
BAHAR'IN GÖZÜNDEN: O gün akşam yemeklerini o restoranda yemeleri ileride olacak kötü olayların fitilini ateşlemişti. Yaptıkları plan o ana kadar tıkır tıkır işliyordu ama taki ikinci silah sesi duyulana kadar o an Bahar da korktu ve dışarı fırladı Deniz'in uğruna canını tehlikeye attığı adam Deniz'in çantasını adamdan almış getiriyordu ama bir terslik vardı Deniz'e iki tane kurşun isabet etmişti.Korktuğu başına gelmişti kurşunların biri Deniz'in kalbinin çok yakınlarından girmişti ama hayla kendindeydi yerde yatıyordu. Başını dizinin üstüne aldı "hayır ölemez di" birşeyler söylemeye çalışıyordu ama ama sadece "beni" dedi ve gözleri kapandı gözünden bir damla yaş aktı o adam yani şuanki yaşananların sebebi olan elinde Deniz'in çantasıyla başımıza üşüşen kalabalığa ben dokyorum diyerek yanlarına gelmişdi üstüne birşey kanamayı yavaşlatmak için üstüne birşey bastırması gerektiğini söyledi ve o söyler söylemez üstündeki şalı ve montunun cebinde unuttuğunu anladığı atkısını verdi ama adam atkıyı yaraya bastırması için almadı "o atkıyı sen yaraya batır" dedi ve Bahar dediğini yaptı bastırmaya başladı adam" böyle olmaz hastaneye götürmemiz lâzım" dedi ve Deniz'i arabaya taşımak için etraftakilerden yardım istedi sonunda birkaç kişinin yardımıyla Deniz'i tamamen yatığı yerden olduğu gibi kaldırdılar ve arabaya götürdüler arka koltuğa yaptırdıktan sonra son kez nabzını kontrol etti ölmüşmü diye "sen onun yanına otur" dedi
Arkadaşlar buraya kadar üçüncü tekil kişi azından anlattım bundan sonra tekil kişi ağzından anlatacağım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir ihanet binbir acı
Ficção GeralCan dastum yol arkadaşım dediğim kişi bana bunu nasıl yapardı nasıl! Artık bu acıya katlanamıyordum yavaş yavaş intihara sürükleniyor dum. Bir seçim yapmam gerekiyordu yapacağım secimin şıkları şunlardı. Ya canımdan çok sevdiğim kardeşim dediğim kiş...