Uyandığımda beni bi sandalyeye bağlamışlardı karşımda ise samet duruyordu, "uyanmışsın"
"Nerdeyim ben!"
Samet,"sadece bişey sormak istiyorum"
Gülümsemesi iğrençti nası olsa biri beni kurtarır
"Sen bana bişey bile soramazsın"
Samet,"karnındaki, bacağındaki ve kollarındaki o kemer izleri ve bıçak çiziklerini kim yaptı?"
"Sana söyliyeceğimi mi sanıyorsun?"
Samet,"getirin kızı" o arabadayken duyduğum muydu yoksa selin gerçekten gelmiş miydi?
Kapıdan içeri girdiler selin ağzı kapalı elleri bağlı vaziyette geldi. Onu görünce dahada çıldırıcakmış gibi hissediyordum.
"Onu çabuk bırakın"
Samet,"cevabı söyle öyle güzellik"
Dedi ve dokunmaya çalıştı
"Dokunma bana!"
Samet bana dokunmaktan vaz geçti ve belinden bıçak çıkardı selinin boğazına dayadı
"Hey hey öyle bişey yapmayacaksın dimi" daha çok bastırdı. Selinin boğazı hafif kanamaya başladı.
"Siz benim o yaralarımı napıcaksınız ki?"
Samet,"söyle sen merak ettik"
"O bıçağı kaldır öyle anlatırım o zaman" Selin bunun önempi bişey olduğunu biliyordu bu yüzdende kafasını sağ sola sallıyordu.
"Bıçağı camdan aşağı at"
Samet onuda yaptı.
Ama anlatmayacaktım.
Samet,"söyle!!" Samet yanıma yaklaştı boğazımı tutu ve sıkmaya başladı nefessiz kalsam bile onlara asla söylemeyecektim. Aşağıdan sesler gelmeye başladı silah sesleri bağırmalar Samet dışarıya doğru baktı Selini tutan kişiye "geliyorlar" Selini tutan kişi "tamam" Samet kendi cebinden yine bıçak çıkardı arkama geçti iplerimi çözücek sandım ama öyle değildi " madem anlatmıyorsun" kollarıma derin yaralar açmaya başladı sonrada bacaklarıma
"Sana bunu ödeteceyim Samet"
Samet,"görücez bakakalım" Selin i bıraktılar kapıyı kapattılar ve kaçtılar
Selinin ağzı kapalıydı. Konuşamıyorduk.
"İyi misin Selin" başını evet anlamında salladı silah sesleri çoğalmaya başladı benim kanamam da öyle...
Kapı açıldı ilk Arel girdi içeri koşarak selinin yanına gitti kanamalarım daha çok çoğalmaya başladı gözlerimin kapanmaması için direniyordum Arel Selini çözdü Selin Arele bakmadan koşarak benim yanıma geldi ilk ayaklarımı sonrada ellerimi çözdü "iyi misin Esin!!"
"İyiyim"
Selin,"sormam hata üzgünüm"
Arel ikimize birden bakıyordu ayağa kalktım Selin in omzuna elimi attım öyle yürümeye başladım. Çıkışa doğru geldiğimizde Efe ve Bartu bana bakıyordu Selin beni ordaki siyah koltuğa oturttu Arel,"nasıl oldu bu?"
Selin,"kız birazdan bayılıcak bunu mu soruyorsun gerçekten ya"
Efe yanıma yaklaştı,"yaralarına bakmam lazım"
"Hayır iyiyim"
Selin,"bırak baksın pansuman gerekiyor"
Efe sanırım bana dokunamayacağını
Biliyordu,"dokunmadan yaparım söz veriyorum"
"Tamam"
Bartu ya dönüp,"şu evden bandaj felan varsa getiri misin?"
Bartu ısrar etmeden "tamam"dedi ve gitti...
Selin,"sadece bu kadar kişi mi geldi"
Arel,"hayır Safir,Alaz,Ümit,Kerem ve Caner kaçanaları yakalamaya gittiler"
Ay canım safirim benim için onlari yakalamaya gitmiş yaa
Arel devam etti," Bulut da içerdeydi gelmedi hala"
Bartu geldi bandaj ve alkol getirdi
Efe,"Alkole gerek yoktu ama ver mikrop kırılır en azından"
"Onu bana mı döküceksiniz siz!"
Efe güldü "evet!" Ben artık acıdan yavaş yavaş bilincimi kaybediyordum gözlerim kapanıyordu bi araba geldi arabadan Safirler çıktı "izlerini bulamadık"
Safir koşarak benim yanıma geldi "Noldu ona iyi mi?"
gözlerim kapandı kafam tam düşerken Safir kafamı tutu...
