Yeşil ayıcık | HyunHo

Three.

•••
Hwang Hyunjin - Love Untold

Beni sevin kişinin önünde, Seni seviyorum bile diyemiyorum. Sırf bu yüzden kendimi bırakmak istemiyorum, ne yapacağım ben?

•••

[Minho'un ağızından]

Sabah mışıl mışık uyurken Chan'ın "MİİİİİİNN KALK" diye bağırarak üstüme atlamasıyla uyanmıştım "Günaydın uyuyan güzel diyip" chan odadan çıkmıştı ve bende beş dakika yatakta şekerleme yapıp kalkmıştım ve banyoya ilerlemek istercesine yürümeye debeleniyordum ki yerdeki koliye çarpıp yere kapaklanmamı saymazsam ayağımın acısıyla dizimi kendime çekip ayağımı ovmuştum elimle, sabır dileyerek yerden kalkmış ve yerdeki kutuya bakmıştım, yeni taşındığım için daha tam olarak yerleşememiştim, kutuya küfürler savururken yatağa oturmuş ve yerdeki koliye bakmıştım kapağı hafif açık ve arasından yeşil bir şey gözüküyordu kutuya eğilmiş ve kapağını açmıştım açtığımda karşıma çıkan şeye gülümseyerek baktığım elime almış ve tebessüm etmeye devam etmiştim bu yeşil ayıcığı hiç yanımdan ayırmamıştım şu zamana kadar ama taşınırken kaybolmasından korktuğum için özel eşyalar kutumun içine koymuştum. Keşke ayıcığı bana veren Hyunjini keşke bulabilseydim ama bulsam bile tanırmıydım ki üstünden yıllar geçmesine rağmen kesinlikle değişmiştir beni kesin unutmuştur sonuçta sadece 1 yılımız birlikte zaman geçirerek geçmişti..

Yeşil ayıcığın anahtarlık kısmından onu çantama taktıktan sonra banyoya ilerlemiş kısa bir duş alıp hemen çıkmıştım üstümü değiştirip saçlarımı kuruttup şekil verdikten sonra dün akşamdan içine bir defter bir kalemlik koyduğum çantayı alıp aşağı inmiştim.

"Sonunda geldin Min, hadi oturda kahvaltı yapalım" diye konuşmaya başlayan Chan'a bakmıştım "Saol ama geç kalmak üzereyim Chan yarın söz birlikte kahvaltı yaparız" diyip masadan ağzıma bir kaç bir şey atmış ve evden çıkmıştım Chan son sınıf öğrencisiydi onunla aynı okula gidecektim ve o hep bir ders sonradan okula gitmeyi tercih ettiğini söylüyordu neyse

Garaja gidip motorumu çıkartmıştım kapımın önüne kadar motora binmiş anahtarı çevirmemle çalışması bir olmuştu bu bebeğe cidden bayılıyorum.

Caddelerden motorumla birlikte hızlı hızlı geçerken okula geç kalacağımı zannetmemiştim tanrım bu benim bebeğim beni hiç bir yere geç götürmez ona her zaman güveniyorum.

Okula varmıştım motoru okulun girişinde olan hemen garaj kısmına park etmiştim ve okulun içine adımlamaya başladım, ilk önce kantine gittim sonrasında da sınıfımı bulmaya sınıfımı buldum şayet bir şeyi unutmuşum gibi hissediyorum ve düşünüyorum ki evet unutmuştum çantamı motorun üstünde unutmuştum tanrım neden böyle bu kadar dalgın olmak zorundayım ki anlamıyorum. Merdivenleri teker teker yavaş adımlarla inerek sonunda bahçe kapısına çıkan yolu gözüm kesmişti adımlarımı hızlandırıp çıkmıştım.

Motoruma göz gezdirirken yanında iki kişi vardı birisi motora bakıyor diyeri ise çantamdaki yeşil ayıcığa bakıyordu ayıcığa bakan kişi tanıdık geliyordu sanki, motor varken o dikkatini mi çekmişti cidden her neyse onları bir süre izlemiş sonra yanlarına doğru yavaşça adımlamaya başlamıştım

Yanlarına geldiğimde iki çocuktan yani ayıcığa bakmayan olan bir anda beni görüp diğer arkadaşına seslenmişti "Motor'un sahibi geldi artık geri mi çekilsen" dediğinde hafif gülümsemiştim ayıcığa bakan çocuğa bakıyordum ki bir anda başını bana çevirmişti, ikimizde birbirimize aval aval bakıyorduk ama yüzü çok tatlıydı sanki bana birini anımsatıyordu ama kimi, gözlerinin içine baktığımda nedensizce bir an çekindim ve başımı yana çevirip çantaya bakmıştım "Şey pardon çantamı alabilir miyim acaba" dediğimde çocukta benim baktığım yere bakmış ve elini hemen ayıcıktan çekmişti ve önümde çok hafif bir şekilde eğilmişti ve dudaklarını aralayıp konuşmaya başlamıştı "Ah şey k-kusura bakmayın motor'a bakıyorduk ta ayıcık çok tatlıymış dikkatimi çekti" ona gülümseyip cevap vermiştim "önemli değil bana küçükken biri hediye etmişti çok güzel ve anlamlı" karşımdaki sarı saçlı gözünün hemen altında belirgin bir ben'i olan o çocuk bana şaşkın şaşkın bakmıştı ve bir an başını sallamış bana "Bu okula yeni mi geldin yani önceden olsaydın seni kesinlikle bu motorla birlikte fark ederdim" demişti, anlaşılan çok meraklı birisi bu arkadaş, tam cevap vereceklen arkadaşı hemen cevap vermişti Sarı saçlıya "Hyun belki yeni almıştır sanane ya" dediğinde hafif kıkırdamış ve suratı asılan sarı saçlıya cevap vermiştim "Evet okula yeni nakil aldırdım ama şuan gitmem gerekiyor görüşürüz" diyip hemen çantamı alır almaz aralarından kayboldum çünkü lavaboya gitmem gerekiyordu üzgünüm.

Tuvaletten çıkmış ellerimi bolca sabunlayıp yıkarken yanımdaki çocukların konuşmalarına biraz kulak astım hehe

"Okula yeni gelenleri gördün mü?"

"Evet hepsi çok yakışıklı tanrım birisiyle acilen sevgili olmam lazım~~"

"Kızlardan bahsediyorum ben!"

Diye konuşurken hafif içten içten gülmüştüm cidden bu kadar kız'a ya da erkeğe aç insanlar görmek tamam şaka yapıyorum aşık olabilirler çünkü yakışıklıydım.

Lavabodan çıkıp koridorda sınıfa doğru adımlarken tek koluna taktığım çantamdan her adımında haraket eden ayıcığı gördüğümde gülümsemiş ve yoluma devam etmiştim keşke bana onu veren Hyunjinle yollarımız tekrar kesişse.

Sınıfa tek tek giren öğrenciler arasına karışmış ve sınıfa girmiş ve oturmak için gözlerim sınıfta dolanıp bir yer arıyordu ki gözüm bu günkü sarışın çocuğu bulduğunda gülümsemiş ve tam yanına adımlayacakken yanına birinin oturmasıyla olduğum yerde kalmış ve gözümü ordan çekmiştim neden bu kadar üzüldümki şimdi diyip o sarışının çaprazında ki sıralardan iki ön sırasına oturmuştum.

•••
Selam asklarımm bu bölümde böyleydi inşallah beğenirsiniz lütfen yıldızlamayı ve yorum yapmayı unutmayın beğenmediğiniz bir yer yada aşırı hoşunuza giden bir yer varsa yorum atın ki bende neleri sevdiğinize dair ilerleyeyim ki kitabım hoşunuza gitsin

Şimdi şöyle bir şey varki sizden bir şey isteyeceğim bu kitabı beğenerek ve sürekli okuyan kişiler alttaki kalbe yorum atabilir mi

<3

Sizleri seviyorumm

(Düzenlendi)