Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Osamu:
Normalde Osamu ile olan tartışmalarınız kolayca çözülür ama bu gece farklıydı.
Geç oluyordu ve ikiniz de ayakta durmaktan ve ileri geri gitmekten yorulmuştunuzve Osamu bir tartışmada seni çileden çıkarıyor - çünkü senin yanında kardeşine davrandığı gibi sinirlenmiyor.
Dürüst olmak gerekirse, seninle asla bu öfke seviyesine ulaşmak istemiyor.
Size karşı, ilk etapta ikinizin gerçekten tartışıyor olmanız gerçeğine sinirlenmiş ve rahatsız olmuş gibi konuşuyor.
Fakat geç olduğu için biraz dikkatsizdi ve kendini daha kötü sözler söylerken ve ara sıra sana küfürler savururken buldu. ve o noktada bu anlaşmazlığa bir ara vermesi gerektiğini biliyordu.
"Y/n hadi yatalım. Bunu yarın konuşuruz" dedi ve yatak odasına yöneldi.
"'Samu dur ! **** Hakkında konuşmayı bitirmedim!" bağırırsın- bunu ciddiye almıyormuş gibi hissedersin.
"Pekala," diye cevap verir ve seni hüsrana uğramış bir şekilde oturma odasında bırakır.
Yatak odanıza döndüğünde, yatağa uzanır, lambayı söndürebilmek için sizin yatağa girmenizi bekler.
Bir noktada göz kapakları çok ağırlaşıyor ve yaklaşık yarım saat boyunca uyuyakalıyor ama tekrar uyandığında, yatak odası lambasının hala açık olduğunu ve senin yatakta yanında olmadığını fark eder.
Osamu biraz çıldırır. ama belki de hala uyanıksındır, bu yüzden oturma odasında seni kontrol etmeye gider.
Yatak odasından çıkarken evin geri kalanının zifiri karanlık olduğunu görür.
ve Osamu biraz daha paniklemeye başlar - neredeydin? hızlıca oturma odasının ışığını açar ve bu sırada sizi uyandırır.
kanepede kıvrılmıştın, bir battaniye sana sarılıydın.
"Ben-evet Samu?" Yüzünü ışıktan korumak için kanepeye dönerek inlersin.
Sonunda hala burada olduğun için rahatladı ama aynı zamanda seni yanında uyumak istemeyeceğin bir noktaya kadar ittiği için son derece suçluydu.
Yine de ilişkinizin bu noktaya gelmesine izin vermeyecek, bu yüzden sizi dürterek uyandırıyor.
"Hadi Y/n, tartışabiliriz ama seni hala seviyorum ve seni yanımda istiyorum" diye mırıldandı.
onunla tekrar yüzleşmek için kalkıyorsun, taşınmak için kollarını kaldırıyorsun "..seni seviyorum 'Samu' esniyorsun, seni kaldırdığında ona sımsıkı sarılıyorsun. seni yatağına götürmeden önce alnına bir öpücük kondurur, seni kendisine yakın tuttuğundan emin olur.
Sanki aptalca bir tartışmanın her şeyi mahvetmesine izin verecekmiş gibi
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Sakusa:
Sakusa, bir tartışmada kendi sözlerindeki hataları bile göremeyecek kadar gururludur.
Ama asla aşırı derecede gergin olmaz ve bu özelliklerin ikisi de sizi hiçbir şekilde çileden çıkarmaz çünkü neredeyse küçümseyici biri olarak çıkar.
Bu, derinin altına girmek için yanlışlıkla sana keskin hakaretler atmasını engellemez.
"Aslında benim bakış açımı dikkate almanı engelleyen ne?" diye sordu ve sen çok şaşırdın
Ne kadar ikiyüzlü davrandığını bağırmak üzereydin, ama bunu söylediğini duymak seni ağlatmak istedi.
“…hadi uyuyalım” diye mırıldanırsın, hızla yatak odasından çıkar ve uyumaya hazırlanmak için tuvalete gidersin.
Sözlerine verdiğiniz tepkiyi gören Sakusa, fazla ileri gitmiş olabileceğini fark eder.
Yatağın kenarına oturmuş özür dilemek için geri gelmeni bekliyor. geri döndüğünde, fazladan bir battaniye almak için dolaba giderken sırtını ona dönmüşsün.
"Zaten bir battaniye var" diyor, senin davranışların karşısında kafası karışmış halde.
"Kanepede değil" diye cevap verirsin ve Sakusa tek kaşını kaldırır "Yani şimdi kanepede mi uyuyorum?" "hayır, ben..." diye mırıldanırsın, odadan tekrar oturma odasına çıkarken.
Sakusa kolunuzu tutarak arkanızdan kalkar. ve onunla yüzleşmek için döndüğünüzde, yüzünüzden aşağı akan yaşları görünce şok olur. "Lütfen bırak Kiyoomi, yalnız kalmak istiyorum" içinizde sakin kalmaya güç yetiriyorsunuz, şimdiden kontrolsüz bir şekilde hıçkıra hıçkıra ağlayacakmış gibi hissediyorsunuz.
ama tabii ki değil- onun yerine seni kendine doğru çekiyor, kollarını sana doluyor.
"Önce özür dilememe izin ver ve hala yalnız kalmak istiyorsan buna saygı duyarım. ama söylediklerim haddini aştı ve kesinlikle bunu kastetmedim, lütfen bunu bil.” Seni biraz daha sıktı. "Üzgünüm, seninle tartışmak istemiyorum ama özellikle bana kızmanı istemiyorum" diye iç çekiyor.
Kucağından kurtulmaya çabalamanı bekler, ama sen yapmazsın bunun yerine ona sarılırsın ve boğuk hıçkırıklarının arasında bir yerde senin özür dilediğini duyar.
Sakusa sizi tekrar yatağa götürür ve ikiniz de kıvrıldığınızda sizi tekrar kendine yakın tutar ve sizi ne kadar çok sevdiğini sürekli olarak hatırlatarak ağlamanıza izin verir.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
