Gerçekten çıkmaz bir durumdaydım, onu tanımıyorum ve şuanda da nerede olduğumu bilmiyorum.
kararlı bir ses tonuyla ona:
-Telefonum Nerede?Diye Sordum.Sırıtarak bana döndü:
-Bu kadar şeyden sonra hala telefonunu mu düşünüyorsun, merak ediyorsan şuanda büyük ihtimalle enkazın altındadır.Bu cümle bana olayları biraz daha anlamamda yardımcı oldu, beni kurtaran kişi aynı şekilde enkazın altında kalmaktanda kurtarmıştı.
-Peki ya ben neden oradaydım kim beni kaçırmak istesin ki? Organ mafyaları mı?
Dediklerimi duydu fakat bana bir cevap vermedi, mutfakta birşeyler doğradığını duyuyordum.. yemek mi yapıyor o?
-Beni duyduğunu biliyorum, Cevap ver bana.Dedim sinirli bir şekilde, üzerinde mutfak önlüğüyle ve elinde sivri bıçakla bana doğru geldi:
-Bulunduğun yer hakkında çok fazla bilgin olmaması seni daha çok güvende sağlar, eğer bunları sırf benden şüphelendiğin için soruyorsan hiç zorlama.Sanki aklımı okumuştu, evet ondan şüpheleniyordum fakat yine de beni kurtardığı için minnettarlık duyuyordum.
Biz konuştuktan sonra geri mutfağa döndü ve bir şeylee doğramaya devam etti, o süreçte biraz uzanayım derken uyuya kalmıştım kanepede, çünki bileklerim yüzünden hareket edemiyordum ve tek yapabildiğim sadece uzanmak ve sürünmekti.
Aniden başımın üzerinde bir gölge hissettim kafamı okşadı ve bana
-Çok yorulmuş olmalısın, kalk ve ye hadiGözlerimi açtım ve onun yüzünü gördüm, hiç bu kadar yakından bakmamıştım ona. Gözleri kırmızının koyu tonlarını saçları ise zifiri karanlığı andırıyordu adeta. Kalkamadığım için beni yemek odasına kadar taşıdı.
Gerçekten çok mahçup hissediyordum, Ileride bunu ona nasıl ödeyeceğim ki.Yemek masasında karşıma yaptığı yemeklerden servis etti:
-Normalde pek yemek yapmam ama bugün senin için yaptım, sonuçta sağlıklı beslenmelisin ki iyileşesin değil mi?-Teşekkür ederim, bunları nasıl geri öderim hiçbir fikrim yok
Dedim.bana gülümseyerek:
-Kendini mahçup hissetme ben sadece sana yardım ediyorum karşılığını vermen gerekmez dedi.Hayatımda o kadar iğrenç insanlarla tanışmıştım ki, sırf çıkma teklifini reddettim diye zorbalığa uğradığım okul günlerini bile unutamıyorum
Bana ilk kez böyle davranılıyordu.. ben gerçekten sevildiğimi ilk kez hissediyordum.Yaptığı yemeklere baktım, bir şefin elinden çıktığına yemin bile edebilirim görünüşü kadar tadı da çok güzeldi:
-Böyle yemek yapmayı nereden öğendin?Diye sordum hayranlıkla, Sırıtarak bana:
-Peki ya sen bu kadar güzel olmayı kimden öğrendin?Dedi. Hafifce gülümsedim. Ve yemeğime devam ettim.
bana Bakarak:
-Aslında yemek yapmayı kendim öğrendim, bunda kimsenin katkısı olmadı-Hayranlık duydum adeta, Çok güzel yemek yapıyorsun.
Dedim, fakat aklımda yine bir soru vardı. Bu kadar güzel ve lüks bir mekanda yaşıyor bu kadar parayı nasıl kazanıyor bu? Dedim içimden. Fakat şimdi öyle bir şey sormak çok ayıp olur gibime geldi, şuanda iki yabancı gibiyiz oysa ki. Düşüncelerimi bölerek bana:
- En sevdiğin renk ne Liz ?Dedi,birazcık düşünerek ona
-Mor.
Dedim. Aniden Başka Soru Daha geldi aklıma..
-Adımı Nereden Biliyorsun ? Seninle tanışıyor muyuz diye sordum.
-Hayır, Ama ben seni tanıyorum.
Ne beni nereden tanıyor ki? Iş arkadaşı mı? Hayır böyle birisini tanımadığıma yemin edebilirim
-Bunun hakkında çok fazla düşünmeni istemiyorum, zaten zaman geçtikce tanırsın beni, şuan önemli olan iyileşmen.. Yan odayı senin için hazırladım seni oraya taşımamı ister misin?
Bir şey diyemeden sözümü kesti ve bana sırıtarak:
-Zaten bu halde bir yere gidemezsinDedi ve kucağına aldı, açıkcası. Sinirlendim.
Beni odama götürdü, oda geniş ve rahat gözüküyordu.
-Teşekkür ederimDedim. Bana oda bile hazırlamıştı melek miydi bu? Geç olduğu için ışıkları kapadı ve bana:
-Iyi geceler.Diyerek kapıyı örttü. Ay'ın ışığı o kadar parlaktı ki odamın her tarafına yansıyordu, sanki bana bir şey anlatmak istiyordu, gözlerimi hafifce kapatan bu güzel ışık eşliğinde uyudum.
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Gözlerimi açtım ve bacaklarıma baktım, bileklerimi fark ettim morluk biraz da olsa azalmıştı. Şuan da sürünebilecek durumdayım.
Birkaç kez seslendim fakat cevap vermedi. Evde değil miydi? Neredeydi ki? Sürünerek kapıya kadar gittim ve kapıyı açtım. Evde kimse yoktu.
Ya polise gitmeli ya da bu adama güvenmeliydim.
Ne yapmalıyım ben?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ay Işığındaki Son Nefes
Mystery / ThrillerBu Hikaye Aslında Aniden Aklıma Gelen Ve Şuan Yapmayı Kurguladığım Bir Şey Sevip Sevmeyeceğinize Bağlı Olarak hikayeyi Güncel Tutacağım, Şiddet, tecavüz, Hapsetme vb. gibi olaylara karşı hassas kişilerin okuması önerilmez.