Bölüm 3 - Karar

13 2 10
                                    

Artık bir seçim yapmalıyım, kendime geldiğim saniyelerde artık net bir karar elde etmiştim. Polise gideceğim, ve yardım isteyeceğim. Cidden ne kadar da güvenilir gelse de bu devirde babana bile güvenmeyeceksin.

Ayak bileklerimin kötü durumda olmadına rağmen kendimi yataktan yere attım ve sürünmeye başladım, sürünerek kapıya doğru yol aldım. Ev ya da burasi herneyse çok büyük ve genişti odaları tek tek gezdiğim sırada bir oda gözüme takıldı.

Odanın kapısı diğer kapılara kıyasla eskiydi, Polise gitmeliydim ama merakıma yenik düşüp kapıyı açmaya yeltendim. Kilitliydi.

Anahtarı aramaya çalışıp zaman kaybedecek kadar aptal değildim, kendimi toparlayıp ana kapıya ulaşmaya çalıştım.

Ne kadardır yerde sürünüyorum hiç bir fikrim yok. Dizlerim mahvolmuş halde ve ben tam şuanda ana kapıya vardım. Burası bir otel mi? Öyleyse dışarıdakilardan yardım isteyebilirim umuduyla ana kapiyi araladım, kapı kendiliğinden açıldı sandım ama kapıyı açan kişi oydu, Asahi.

-Hey, kendini öldürmeye falan mı çalışıyorsun sen?

Dedi telaşla, ona verebileceğim mantıklı bir bahanem yoktu.. ve bende mantıksız bir bahane verdim:

-Sadece Hava Almak için Dışarı Çıkacaktım,

-Liz, Havayı odanda da alabilirsin.

Sadece bakıştık..
Gericiydi..

Boşvermiş bir ifadeyle bana:

-Hadi Gel Seni kaldıralım ilk önce, sonra da yeni açtığın yaralara bir göz gezdirelim..

Hiçbir şey demedim.

Beni kucagina aldı ve kanepeye kadar götürdü beni yatırıp dizime baktı:

-çok kötü gözükmüyor, ama tedavi ederken biraz acıyabilir..

Dizimi bandajlarken bana bakarak çok "alakasız " bir soru sordu:

-Benden Kaçmaya çalışmıyordun değil mi? Polise mi gidecektin Liz?

Yavru köpek suratı yapsaydım affedilir miydim bilmiyorum ama şuanda bütün her şeyi mahvettim ve mahkemede ölüm kararı almış suçlular gibi hissddiyorum.. bu yüzden ona:

-Sen evde olmayınca telaşlandım ve polise gitme kararı aldım

Tatlı bir şekilde sırıttı ve bir şey demedi.

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Bu bandajlı halim geçmişte okuduğum bir mangayı hatırlatıyordu bana..
Tam bunun üzerine düşünürken Asahi beni kucağına alıp masaya götürdü, o kadar iştahsız hissediyordum ki aç olduğumu bile fark etmemiştim.

Yine yaptığı o güzel yemeklerden servis etti, ben cennette miyim ? yoksa cennette olduğunu sanan bir şizofren mi ?

Gözlerimin içine Bakarak Bana Bir soru Sordu:
-Benden Bir isteğin var mı ?

Herhangi bir şeyi isteyebilir miyim? Ve ya isreyebileceğim şeylerin sınırı ne olabilir.. biraz düşündüm ve ona:

-Mümkünse telefonumu geri istiyorum..

Ifadesiz bakışlarıyla bana cevap verdi:

-Telefonun enkazın altında kaldı Liz, Sana telefonunu getiremem ama yenisini alabilirim.

Duraksadım. Sen Nesin Böyle? NEDEN BANA YARDIM EDİYORSUN Kİ

- neden bunu yapasın ki? O kadar yakın mıyız biz?

-Sen istedin, ben de teklif ettim.

şuanda zekice kararlar vermeliyim. Ben bir Romanda değilim, bu durum tehlikeli olabilir ama telefona ihtiyacım var.

-Mümkünse telefonumun olmasını isterim, daha sonra bunu sana geri ödeyeceğim

Yanındaki Şaraptan bir yudum alıp bana:
- Senden asla ödeme almayacağım Liz.

Dedi.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Apr 02, 2023 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Ay Işığındaki Son NefesHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin