Merhabaa
🌈🌈🌈Keyifli okumalarrr
🥰AKTUĞ ✨
RÜZGAR 💗
24. Bölüm:
Büyük masanın etrafına yerleşmiş üç beden, kafenin kapısı açılınca çalan zille beraber aynı anda kapıya dönüverdi. Üçünün de o kapıdan girecek diye beklediği birileri vardı. Üçü de farkında olmadan yanındaki yeri, oraya oturmasını istedikleri kişi için boş bırakmış gibi birbirlerinden ayrı uçlara oturmuşlardı.
Kapıdan girenler Rüzgar ve Aktuğ'du. Okuldan beraber çıkmış, buraya beraber gelmişlerdi.
Cihan'ın gözleri Aktuğ'u tepeden tırnağa süzerken, Ilgaz'ın bakışları da Rüzgar'ı görür görmez aydınlanmış, yorgun olduğu için çökmüş olan omuzları anında dikleşmişti.
Zafer de kapıyı görebileceği şekilde yerleştiği sandalyeden gelenlere bakıp gergince yerinde kımıldandı. Herkesi buraya, Candaşlar'ın mahallesi ile kendi mahalleleri arasında kalan, genelde gençlerin takıldığı pastaneden bozma bu kafeye getirme fikri kendisine ait de olsa gerginlikten karnına ağrılar girmişti.
Masadaki tayfanın Candaş'ın da az sonra oraya teşrif edeceğinden tabii ki haberi yoktu. Zafer'in çiçekçide çalışıp kazandığı haftalığı ıslatmaya geldiler diye biliyorlardı...
Aktuğ doğrudan ceketini çıkarıp Cihan'ın yanındaki sandalyenin sırtına astıktan sonra tek kolunu Cihan'ın boynuna dolayıp çenesini de onun saçlarına bastırdı. "Özledin mi beni paşam?" diye sordu kimseden gram çekincesi olmadan. Her zamanki haliydi...
Cihan'a paşam derdi, kocacım derdi, evimin direği, gözümün bebeği de derdi... Hep böyle değişik şekillerde hitap ederdi sevdiğine ve kimse de 'ulan sen ne diyorsun' demezdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DOSTLAR MECLİSİ bxb
Ficción General-YETİŞKİN İÇERİK- Cihan, bazı hislerinin azalacağını umarak gittiği askerlik görevinden büsbütün o hislerin esiri olarak dönmüştü. Başetmeyi öğrendiğini sandığı hisler, onu tamamen kıskacına almışken aşkını nasıl gizleyecekti, hiç bilmiyordu. Bir a...