-YETİŞKİN İÇERİK-
Cihan, bazı hislerinin azalacağını umarak gittiği askerlik görevinden büsbütün o hislerin esiri olarak dönmüştü. Başetmeyi öğrendiğini sandığı hisler, onu tamamen kıskacına almışken aşkını nasıl gizleyecekti, hiç bilmiyordu.
Bir a...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
AKTUĞ 🌙
CİHAN ⚡️
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
28. Bölüm:
Aktuğ merdivenleri ağır adımlarla tırmanırken başını kaldırıp evinin kapısına şöyle bir baktı, ardından gözleri yüzüne güzel bir gülümseme yerleşmesine sebep olan o detaya, Cihan'ın ayakkabılarına kayıverdi. Kalan üç beş basamağı bariz bir hevesle aştı ve cebinden anahtarını çıkarıp aynı hevesle çelik kapıyı açtı.
Cihan'ın işten sonra soluğu kendi yanında alması kadar iyi hissettiren nadir şey vardı Aktuğ'un hayatında. Zaten ona iyi hissettiren diğer her şey de Cihan ile ilgiliydi...
Genelde Aktuğ geç saatlere kadar çalıştığından böyle erken saatlerde denk gelebilmeleri pek mümkün olmuyordu ancak Aktuğ bugün erkenciydi. Mekanın açılışına gitmiş, akşam olmadan da paydos etmişti.
Niyeti eve varır varmaz üstünü başını değiştirip Cihan'ın yanına gitmekti ancak Cihan onun ayağına gelmişti. Oğlan kendisi için ölüyordu, bitiyordu ve bu Aktuğ'u mahvediyordu. Çünkü o da zaten ömrü hayatı boyunca ondan başkasına böyle ölüp bitmemişti...
Kapıyı örtüp ceketini Cihan'ın ceketinin yanına astığı sırada kedinin mama kabının dolu olduğunu ve suyunun tazelendiğini görünce gülümsemesi iyice genişledi. Mama kabının başında kıtır kıtır mamasını kemiren yavruyu dışarıdan geldiği için pis olduğunu düşündüğü elleriyle sevmek istemedi.
Zaten korkuyordu hala it gibi, hayvanın başına bir şey getireceğine dair endişeleri vardı. Cihan'a defalarca kez kediyi alıp kendi evlerine götürmesini söylemiş olsa da lafını dinletememişti. Şimdi de hayvana bir şey olacak diye içi içini yiyordu. Allah'tan Cihan bebek gibi ilgileniyordu kediyle. Tam da Aktuğ'un ondan beklediği şekilde merhametini ve sevgisini esirgemiyordu.
