4.Bölüm

74 2 17
                                    

Geçiş Evresi artık

Royce'un Evreni

ve

Zeyno'nun kalbi.


Bilirsiniz,bazı şeyleri o kadar istersiniz ki olacağı varsa bile zaman alır adeta.Siz istedikçe o sizden biraz daha uzaklaşır sanki.Eğer inancınız yüksek biriyseniz yılmadan birkaç yıl daha bu acıya katlanabilirsiniz.Tabii bu büyüdükçe oluşa bir şeydir.Örneğin küçükken bir oyuncak bebek görüp sizin olması için delice bir istek duyduğunda onun sizin olana kadar ağlamanız ve nihayetinde ailenize aldırmanız birkaç dakka belki saattir.Ve siz büyükçe bir şeyi istediğinizde ağlasınız,üzüntüden canınız yansa dahi ona sahip olamayabiliyorsunuz.Bu hayatın her yıl size yeni bir yaş vermesinin karşılığında aldığı bir ödüldür.Birisine aşık olduğunuzu varsayalım ve ne gariptir ki karşınızdakinin bundan haberi bile yok.Eve gidip her gün size sarf ettiği cümleleri, bakışlarındaki en ufak hareketi saatlerce düşündüğüzü ve hayatınızdaki insanın o olduğuna karar verdiğinizi varsaymaya devam edelim.Siz ona yıllar boyu emek verip ona dair her şeyi ezbere bilebilirsiniz, kendizi düşünmek yerine onun o dakkalarda ne yaptığını düşünebillirsiniz ve gün gelir o başka birisiyle çıkar.Çoğu insan bunu o kişiden beklemez çünkü aşk çok özel biir seydir ve asıl onu hakeden sizsinizdir.Öyle de olması gerekir aslında.Selvi Boylum,Al Yazmalım'daki gibi, "Sevgi iyilikti.Sevgi emekti". Sevgiyi hak eden emek olmalı değil mi?Siz bir anda tanıdığınız ve etkilendiğiniz birisini mi tercih ederdiniz, yoksa yıllarca hep yanınızda olmuş birisini mi?Sorun şu ki çoğu kişi tüm emeği çöpe atıp yeni duygular tattıran insanı seçiyor.Ee buna da ilk görüşte aşk diyorlar.Ortada bir anlaşmazlık kalıyor; o halde ilk görüşte aşk mı yoksa yılların sevgisi mi?

Zeyno Yıldızkaya birisine aşık olduğunu düşündüğü ortaokul yıllarında karşılıksız yıllarca birisini sevmişti ve ortaokul biterken ona söyleceği umuduyla yanıp tutuşuyordu.Ona günlük tutmuş, verdiği her şeyi saklamış, derslerde onu izlemiş, her planını onu görme ümitiyle ayarlamıştı.Okul yıl sonu balosuna ise özellikle güzel olmaya özen göstermişti- belki de hayatında ilk defa.O gün geldiğinde ise bir şey öğrenmişti ; yıllarca sevdiği çocuk başka birisiyle çıkmaya başlamıştı.Eh, aşk emek olamayabiliyormuş.Zeyno o günden sonra kimseyi sevemedi.Etklendiği oldu elbette ama sadece birkaç hafta sürüp geçiyordu.Kim inanabilirdi ki şu anda yatağında tanımadığı bir adamın yattığını, o adamın hayatının "hayatım" sıfatını kazanacak adam olacağını? Ve en önemlisi bu adamın kendisiyle arasında bir yüzyıl bulunduğunu? (Ailesi birkaç yaş büyük birisiyle çıkmasını onaylardı fakar yüz yıl belki...Eh bazı insanlar, bazı istisnalar )

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: May 24, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

21. yy'da AşkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin