Patronun Aşkı

17. Bölüm

𝐓𝐮𝐚𝐧𝐚: İlk defa yiyecekmiş gibi heyecanlıyım

𝐂̧𝐚𝐠̆𝐚𝐧: Yeni bir yer olduğu içindir

𝐓𝐮𝐚𝐧𝐚: Yüksek olasılıkla

𝐂̧𝐚𝐠̆𝐚𝐧: Tuana, bugün benim evimde kalmanı istiyorum

𝐓𝐮𝐚𝐧𝐚: Olmaz Çağan, babam bir sonraki gün çok kötü yapar beni tekrardan

𝐂̧𝐚𝐠̆𝐚𝐧: Eğer ben arayıp rica edersem bir şey yapacağını düşünmüyorum. Eğer bir şey yaparsa da bu sefer sen bile onu kurtaramazsın elimden

𝐓𝐮𝐚𝐧𝐚: Çağan, lütfen. Biliyorsun durumu, böyle yapma

𝐂̧𝐚𝐠̆𝐚𝐧: Biliyorum maalesef. Ama ben yine de babanı arayacağım

𝐓𝐮𝐚𝐧𝐚: Sen bilirsin

Biz konuşurken garson siparişlerimizi getirdi ardında da hemen gitti

𝐂̧𝐚𝐠̆𝐚𝐧: Bak bakalım tadına

Mantının tadı gerçekten çok güzeldi. Marketten alıp bende mantı yapıyordum ama bu benim yaptığımdan kat kat daha güzeliydi

𝐓𝐮𝐚𝐧𝐚: Çok güzel!

𝐂̧𝐚𝐠̆𝐚𝐧: Beğenmene sevindim

-Leya'nın Ağızından-
Tuana'yla ayrıldıktan sonra masama doğru yol almıştım. Sandalyeme tam oturacakken masanın üzerindeki notu gördüm. Not Yağız Beydendi.
*Bunu gördüğün anda odama gel Leya, konuşacaklarımız var*
Hemen alelacele Yağız Bey'in odasına girdim. Ani girişim onu korkutmuş olacak ki bir anda yerinden sıçradı

𝐋𝐞𝐲𝐚: Çok özür dilerim Yağız Bey, bu şekilde girmek istemezdim ama notta gördüğün anda gel yazınca bir şey oldu sandım

𝐘𝐚𝐠̆𝛊𝐳: Benim için endişelendin yani

𝐋𝐞𝐲𝐚: Yani evet, patronumsunuz sonuçta

𝐘𝐚𝐠̆𝛊𝐳: Sadece patronun olduğum için mi?

Yağız Bey üzerime yürümeye başlamıştı ve ben bu olaydan cidden çok sıkılmıştım. Sanki partnerli bir dans yapıyor gibiydik. Ben bunları düşünürken Yağız Bey beni duvarla arasına almıştı

𝐘𝐚𝐠̆𝛊𝐳: Ben cevabımı hala alamadım

𝐋𝐞𝐲𝐚: Yani, sadece onun için değil tabiki

𝐘𝐚𝐠̆𝛊𝐳: Başka ne sebebi var? Hmm?

𝐋𝐞𝐲𝐚: Diğer sebebi çokta önemli değil Yağız Bey. Bırakın beni lütfen

Tam kolunu çekip gidecektim ki bana engel olarak beni daha çok sıkıştırdı. Neredeyse dudaklarımız birbirine değecekti

𝐘𝐚𝐠̆𝛊𝐳: Bana istediğim cevabı vermeden seni bırakmayacağım

𝐋𝐞𝐲𝐚: İstediğiniz cevap ne? Açık konuşur musunuz?

𝐘𝐚𝐠̆𝛊𝐳: Tabi ki, mesela şu olabilir:
*Sizin için endişelendim çünkü size aşığım.* ya da *Size bir şey olursa, kendimi asla affetmem, lütfen kendinize iyi bakın.* gibi şeyler

Yağız Bey'in cümleleri beni şaşırtmaya devam ediyordu. İlk günkü kabalığı yok olmuştu ve yerine kibar bir o kadar da çapkın bir adam gelmişti. Yağız Bey'in söylediklerine karşı çıkacakken olmasını istemediğim bir şey gerçekleşti. Aniden kapı açılmıştı ve bizim durumumuz şu an da yanlış anlaşılmaya çok müsaitti

𝐁𝐎̈𝐋𝐔̈𝐌 𝐒𝐎𝐍𝐔