10. Bölüm

1.2K 52 4
                                    

𝗧𝘂𝗮𝗻𝗮: Bırak!

𝗖̧𝗮𝗴̆𝗮𝗻: Bırakmıyorum. Kurtul bakalım elimden

Çağan Beyden kurtulmaya çalışıyordum ama beni bırakmıyordu. Bu adam neden bu kadar güçlü?

𝗖̧𝗮𝗴̆𝗮𝗻: Noldu? Pes mi ettin?

𝗧𝘂𝗮𝗻𝗮: ...

𝗖̧𝗮𝗴̆𝗮𝗻: Şimdide cevap vermiyorsun

𝗧𝘂𝗮𝗻𝗮: Çocuk musunuz?

𝗖̧𝗮𝗴̆𝗮𝗻: Neden?

𝗧𝘂𝗮𝗻𝗮: Yaptığınız şeyleri sadece çocuklar yapar da ondan. Sanırım anneniz size terbiye nedir hiç öğretmemiş

𝗖̧𝗮𝗴̆𝗮𝗻: Benim annem bana her şeyi öğretti de asıl senin annen sana kendini para karşılığında satmaman gerektiğini öğretmemiş sanırım

Çağan Bey'in dediği içime bir taş gibi oturmuştu. Bu zamana kadar hiç böyle düşünmemiştim ama babam gerçekten de bizi satmıştı. Ağlamak istiyordum ama onun yanında ağlarsam kendimi daha da küçük duruma düşürecektim. Konuşmalarına katlanmaktan başka bir çarem yoktu

𝗖̧𝗮𝗴̆𝗮𝗻: Sana diyorum Tuana. Duymuyor musun beni?

𝗧𝘂𝗮𝗻𝗮: Söyleyin söyleyeceğiniz şeyleri. İçinizde kalmasın. Ben alışkınım bana böyle davranılmasına

𝗖̧𝗮𝗴̆𝗮𝗻: Alışkın mısın?

𝗧𝘂𝗮𝗻𝗮: Evet

-Çağan'ın Ağızından-
Tuana'nın dediği cümle beni şaşırtmıştı. Yüzüne baktığımdaysa ağlayacak gibiydi. Hemen onu bıraktım. Yüzüme bakmadan odadan dışarı çıktı. Oturup düşünmeye başladım. Bu kadar güçlü bir kızın nasıl benim cümlelerimle ağlayacak duruma gelmesi normal değildi. İşin aslını öğrenmek içinde babamı aradım

Telefon görüşmesi:

𝗖̧𝗮𝗴̆𝗮𝗻: Alo, baba

𝗕𝗲𝗿𝗸(𝗖̧𝗮𝗴̆𝗮𝗻'𝛊𝗻 𝗕𝗮𝗯𝗮𝘀𝛊): Efendim oğlum

𝗖̧𝗮𝗴̆𝗮𝗻: Baba, sana bir şey sorucam ama doğruyu söyle

𝗕𝗲𝗿𝗸: Tamam

𝗖̧𝗮𝗴̆𝗮𝗻: Evleneceğimiz kızların babası mı sana geldi yoksa sen mi onlara gittin?

𝗕𝗲𝗿𝗸: Neden soruyorsun?

𝗖̧𝗮𝗴̆𝗮𝗻: Öğrenmem lazım. Önemli

𝗕𝗲𝗿𝗸: Ben onlara gittim

𝗖̧𝗮𝗴̆𝗮𝗻: Ne?

𝗕𝗲𝗿𝗸: Babalarının bana borcu vardı. Bende eğer kızlarını sizinle evlendirmeyi kabul ederse borcunu kapatacağımı söyledim

𝗖̧𝗮𝗴̆𝗮𝗻: Bu kadar mı?

𝗕𝗲𝗿𝗸: Evet

𝗖̧𝗮𝗴̆𝗮𝗻: Tamam baba sağol

Babamın dediklerini düşünmeden edemiyorum. Tuana bunca zaman haklıymış. Bense ona neler neler dedim. Kendini sattığını bile söyledim. Yüzünün düşmesine şaşmamalı. Ondan özür dilemeliyim ama affedeceğinden emin değilim. Yine de denemekten bir şey olmaz. Hemen odamın dışına çıktım. Tuana masasında yoktu. Beklemeye başladım yarım saat geçmesine rağmen gelmemişti. En son pes edip odama geçtim

-Tuana'nın Ağızından-
Çağan Bey'in istediği şeyleri çıkarmak için yazıcının olduğu odaya gelmiştim ama birisi kapıyı üzerimden kilitlemişti. Bunu bilerek mi yoksa yanlışlıkla mı yaptılar bilmiyorum ama buradan çıkınca kesinlikle bakacağım. Yere oturup birisinin gelmesini beklemeye başladım mecburen

-Çağan'ın Ağızından-
Tuana bir saat geçmesine rağmen hala yoktu. Leya'nın yanında olabilir belki diye odadan çıkıp aşağı kata indim

𝗖̧𝗮𝗴̆𝗮𝗻: Leya

𝗟𝗲𝘆𝗮: Buyrun Çağan Bey

𝗖̧𝗮𝗴̆𝗮𝗻: Tuana nerede?

𝗟𝗲𝘆𝗮: Tuana mı? Masasındadır

𝗖̧𝗮𝗴̆𝗮𝗻: Orada yok. Bir saat oldu hala da gelmedi

𝗟𝗲𝘆𝗮: Ne? Nereye gider bilmiyorum ki. Ona bir iş verdiniz mi?

𝗖̧𝗮𝗴̆𝗮𝗻: Çıktı için yazıcının yanına gitmesini söylemiştim. Orada olabilir mi?

𝗟𝗲𝘆𝗮: Bakmaktan zarar gelmez

𝗖̧𝗮𝗴̆𝗮𝗻: Tamam, sağol Leya

Hemen yazıcının olduğu odaya gittim. Kapısı kilitliydi. Birisini buldum ve açtırdım. Tuana yerde oturmuş bir şekilde uyuyordu

𝗕𝗢̈𝗟𝗨̈𝗠 𝗦𝗢𝗡𝗨

Patronun Aşkı Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin