Merhaba Deniz ben. Bu kitabı yazıyorum ama nedenini bilmiyorum. Gerçekten uğraşıp emek veriyorum. Umarım beğenirsiniz.
18 Ekim 2017"Beril! Kalk hadi" offf gene iğrenç bir sabah
"Tamam anne" yatağımdan kalktım. Hızlıca hazırlanıp aşağıya indim.
"Günaydın!"
"Günaydın!"
"Gel bir şeyler ye hadi"
"Yok yok geç kalırım" " ben çıkıyorum."
"Tamam iyi dersler."
"Görüşürüz" otobüse bindim, kulaklığımı taktım notlarıma bakarak gittim. İndim ve karşıdan bana doğru koşan Görkemi gördüm.
"Günaydın gece kuşum!!"
"Günaydın bebeğim!"
"Hayret geç kalmamışsın" dedi alayla ikimizde güldük.
"Annem uyandırdı yoksa kesinlikle uyurdum."
"Madem erken geldin kantine gidip tıkınalım."dedi Görkem.
"Hadi gidelim."
Birşeyler yedikten sonra derse girdik.
🍀🍀🍀
"Ayy yeni bir mekan açılmış gidelim mi?" Dedi İrem Görkem her zaman ki gibi hemen atladı.
"HEMEN GİDİYORUZ!!" Yeşim bana dönerek
"Gidelim mi Beril? Biraz eğleniriz." Hepsi bana minnoş minnoş baktılar. Dayanamadım o tatlı bakışlarına
"Of tamam." Hep bir ağızdan bağırdılar
"YEYYYYY!"
🍀🍀🍀
İçeriden güzel kahve kokuları geliyordu. Burayı şimdiden sevmiştim. Çünkü bir yeri sevmem için çoğu zaman kahve olması yetiyordu. İçeri girdiğimizde bizimkiler heyecandan yerinde duramıyordu. Benim de içimde küçük bir heyecan oluştu. Köşede ki bir masaya oturduk. Ben kahve istedim. Görkem limonata, İrem özel karışımlı içecek, Yeşim'de milkshake istedi.
Biz içeceklerimizi içerken sahneye birisi çıktı. İrem hafifçe kulağıma fısıldadı" çocuk çok yakışıklı" ikimizde güldük. Klasik İrem işte. Çocuk eline gitarını aldı anladım ki canlı müzik olacaktı. Burayı gerçekten sevmiştim kahve var müzik var… arkasından bir kaç adam daha sahneye çıktı. Gitar çalan çocuk bir kaç notaya bastı o an anladım hemen hangi şarkı olduğunu. "Mor ve Ötesi - Oyunbozan"
🍀🍀🍀
" Ben lavaboya gidip geliyorum " dedim.
"Bende geliyorum " dedi İrem ve Yeşim aynı anda. Yolda bağırış sesleri duydum.
"Bu sesler ne ya?" Dedim
"Bilmem" dedi Yeşim. Tabii ki de merakımdan duramadım. Kapıya iyice yaklaştım.
"Beril! Dur gitme" dedi İrem gene gereksiz panik yapıyordu. Arkadan da ayak sesleri gelmeye başladı.
"Birşey olmaz " dedim. Kulağımı kapıya dayadım. Merak edip Yeşim ve İremde yanıma geldi. Adım sesleri iyice yaklaşmaya başladı. Tam o sırada büyük bir çığlık sesi geldi. Korktuk biraz geriye çıktık. Kapı açıldı, ayak sesleri durdu. Kafamı ayak seslerinin olduğu tarafa çevirdim. O gitar çalan çocuk ve arkadaşlarını gördüm. Büyük bir şaşkınlıkla önüme döndüğümde odadan gelen sesin kimden geldiğini anladım. Bir adam yerde kanlar içinde yatıyordu. Korkudan ne yapacağımı bilmiyordum. Etrafında duran adamlardan liderleri gibi gözüken adam bize doğru yaklaşmaya başladı. Gitar çalan çocuk "KOŞUN!!" diye bağırmaya başladı. Hepimiz aynı anda koşmaya başladık İrem dışında. Geri dönüp İremi alacaktım ki gitar çalan çocuk beni durdurdu. Gitmeme izin vermedi. O an bir silah sesi geldi. İrem yere yığıldı. Hepimiz donup kaldık. O sırada siren sesleri duyuldu. Adamlar aceleyle kaçmaya başladı. Gitar çalan çocuk ve ekibi onları durdurmaya çalıştı ama işe yaramadı. İrem'in karnından o kadar çok kan çıkıyordu ki elimden hiç birşey gelmiyordu. Çaresizce ağladım, İrem'ime sarıldım. Gitar çalan çocuk yanımdan ayrılmıyordu. Polisler yanımıza geldi sonrada ambulans ekipleri.