Parti➰Bölüm 2

141 9 2
                                    

Kirazcanlarım... yeni bölüm geldii!

Güzel oldu bence bölüm, lütfen voteleyin...

Multi= Öyküyle Burcunun giydikleri

Bölüm Şarkısı= Cem Adrian-Ben seni çok sevdim.

İyi okumalar canlarımm:* ^_^

Hastaneden çıkış işlemlerini halletmiştik. Babam ölmüştü. Bi daha onu göremeyecektim. Bi insanın babasını bir daha görememesi ne kadar acı bir duygu. İnsanın aklı almıyor... Burcu sarılıyordu hep bana hiç yalnız bırakmıyordu beni. Konuşmadığım için kapağı papatya resimli olan bi defter almıştı yanında da üstünde ikimizin adı yazdığı bi kalem.

Babam bugün morgdan çıkarılıp gömülecekti. Bi daha onun kahverengi gözlerinin içine bakamayacaktım. Bi daha onun o tok sesini duyamayacaktım. Bi daha onun kokusunu içime çekemeyecektim. Babam artık yoktu. Ne yapacaktım ben. Burcu taksi çağırmak için cebinden telefonunu çıkarttı. Taksi durağını aradıktan bi 15-20 dakika sonra taksi geldi. Çantamın cebinden defterimle kalemimi çıkarttım. Yazmaya başladım, "Burcum bizim eve gidelim duş alıyım olur mu?" Burcunun eline defteri verdim. "Tamam canım." dedi ve taksiciye bir zamanlar babamla olan evimizin adresini verdi. Peki ben o evde tek başıma ne yapacaktım. Nasıl bakacaktım başımın çaresine... Ben bunları düşünürken. Evin önüne gelmiştik bile. Çantamdan para çıkarttım. Parayı verecekken. Burcu eliyle parayı tuttuğum elimi aşağıya indirdi. "Aa olur mu öyle kardeşim ben veririm parayı." dedi yüzüme bakarak. Çok mahçup olmuştum. Parayı cüzdanıma geri koydum. Taksinin kapısını açıp aşağıya indim.

Gözlerimle etrafı seyretmeye başladım. Herşey yerli yerindeydi bir tek babam yoktu. Eski anılarımız canlandı gözümün önünde. Ben Burcu ve Şeyma bebeklerimizle oyun oynuyorduk. Babam, Bülent amca ve Emre futbol oynuyordu. Burcu'yla Şeyma kavga ederlerdi hep. Beni ortada bırakırlardı. Bende çok kızardım böyle yaptıkları için. Ne güzeldi o günler. Yüz kaslarım gerildi. Hafifçe tebessüm ettim. Burcu bu halimi görmüş olacak ki "Ne oldu fıstık ne gülümsetti seni böyle." Konuşmadığımı biliyorsun arkadaşım niye soru soruyorsun acaba. Omuzumu silktim.

Kapıya doğru yöneldik cebimden anahtarımı çıkardım. Kapının deliğine yerleştirdim ve kapıyı açtım. Apartmanın en üst katında oturuyorduk babamla. Ama artık babamsız. İki katlı bir evimiz vardı. Asansöre bindik ve en üst katın tuşuna bastı Burcu. En sevdiği huyuydu Burcunun kimin yanında olursa olsun hep o basardı. Başkası basarsa tekrar asansörü aşağıya indirip. Kendisi basardı. Komik yönleriyle tavlamıştı beni Burcu zaten. Kalbimin Sultanı BURCU UYAR...

12. Kata geldiğimizde asansör pat diye durmuştu. Midem kalkmıştı yine. Burcu asansörün kapısını açıp. "Buyurunuz Hanımefendi." Yüzümde bir gülümseme belirdi. Burcu elimden anahtarı aldı ve kapıyı o açtı. İçeriye girdik. Uzun hırkamı portmantoya astım. Burcuda üstündeki hırkasını astı hemen odama çıktım. Duş almak için eşyalarımı hazırladım.

>>>30 dakika sonra
Duşumu aldım ve üstümü giyindim. Aşağıya indim Burcu telefonuyla ilgileniyordu. Yüzünden binbir tane gül açmıştı. Çantamın içine defterimi koyarken Burcunun bu mutluluğunun sebebini öğrenmek için yazmaya başladım. "Hayrola güzellik ne bu mutluluk?" Burcunun eline doğru defteri verdim. "Öykü yarın doğum günü partim var ya Emre bana sürpriz yapacakmış." Defterimi elime alıp. Yazmaya devam ettim. "Emre mi mesaj attı?" Burcuya gösterdim. "Hayır Şeyma beraber hazırlıyorlarmış Emre de Şeyma ya söylemiş sürpriz yapacağını." Burcu çok mutluydu. Benim tam aksime. Havalara uçuyordu. Ellerini birleştirmiş bi şekilde. "Allah'ım nolur bu bir rüya olmasın nolur." diye dua ediyordu. Keşke benim için rüya olsaydı be Burcum. Ah ah, Burcunun bu halleri beni de mutlu etse de buruk bir mutluluk vardı içimde.

Senden ÖteHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin