Omuzlara verilen her bir yük farklı bir kamburdu. Her kambur bir yara
Her yara farklı bir anıydı. Çocuktuk.
Ama anlıyorduk. Ve şimdi biliyorduk ki anlamak bizim en büyük yaramızdı. En büyük yaramız parçamızdı.Birbirimize dokunmak şans,yaralarımızı sarmamız ise şükürdü. Ama farkında değildik. Çünkü daha önce kimse yaralarımızı sarmak istememişti. Biz o yaraları görmek isteyene açmıştık. Yaralamak isteyene değil.
Çığlık göğe bırakılan bir sessizlikti,aslında. Ama bizim sessizligimizi bilen de bizim gibi sessizlerdi.
Masal bitmişti. Artık gerçek dünyaya dönme vaktiydi.
_______________________________
🖤
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ZAKKUM
Non-FictionAcılar iz bırakır, travmalar geçmeyen yaralar. Her acı bir yara,her yara bir yük. Her yük kamburluk. Onların omuzları çökmüştü. Çünkü yaraları asla kabuk bağlamıyordu. Kabuk bağlayan yaralar ise,kendine yeni bir yara açıyordu. Yaralar iz bırakmaz...