Tomris'in ağzından...
''SAVAŞ''
İrkilerek yatakta doğruldum. Bu sesin rüyamdan geldiğine emin olana kadar etrafı kontrol ettim. Tabii ki hiçbir şey bulamadım ve geri yatıp uyumaya çalıştım, fakat ne mümkün! Bırak uyumayı yorgun bile değildim. Sabaha kadar volta atıp durdum.
Canım sıkıldığından ötürü çabucak okula gittim. Saat daha sekizdi ve okul açılmamıştı bile, bir banka oturup beklemeye başladım. Kulaklığımı takıp en sevdiğim şarkılardan birini açtım, ''Disfruto'' bana huzur veren mükemmel bir şarkıydı. Saye gelip kulaklığımı alana kadar tabii ki.
''Hey Saye kes şunu, Tomris'le uğraşacak vaktimizin olmadığını biliyorsun.'' Bunu söyleyen Alçin'di. İkisi de tam bir baş belasıydı!
''SAVAŞ''
''ha?'' aynı ses, afallamıştım. O da neydi, ne? Savaş mı?, tamam belki de sadece uykumu yeterince alamadım.
''SAVAŞÇI''
Hadi ama bu bir şaka mı?
''Hey Tomi, gerçekten bir kaçıksın değil mi? Nereye bakıyorsun sen öyle?''
Saye'nin sesiyle kendime geldim,
''Ha, pardon dalmışım.''
''Her neyse Alçin haklı, kaçık. Seninle uğraşacak vaktim yok, üzgünüm. Ha bir de bunu alsam sorun olmaz herhalde.'' Ah olamaz, zavallı kulaklığım.
''Sorun yok''
Alina'yla vakit kaybetmek istemiyordum, neredeyse okul saati gelmişti.
''SAVAŞ''
Ve tabii bir de şu savaş olayını halletmem gerekiyordu...
Saye okul boyunca benimle uğraşmaya devam etti. Ayrıca şu sese de bir ad vermeye karar verdim, şuanlık ne olur bilmiyorum ancak kesinlikle bir ad vereceği-
''Hey, kaçık!''
Başladık yine.
''Efendim yahu, efendim!''
Elime bir pergel yerleştirdi ve arkasına bile bakmadan kaçıp gitti. Ben daha neler olduğunu bile anlamadan başım üç dört tane öğretmen üşüşmüştü.
''Sen ne yaptığını sanıyorsun Tomris. Hemen müdürün ofisine!'' Öğretmenin yüzü kıpkırmızıydı.
''İyi de ben bir şey yapmadım ki-''
''DOĞRU MÜDÜRÜN OFİSİNE TOMRİS, HEMEN!''
''Savaşçı'' dedi ve bu sefer ardından bir tebessüm sesi duyuldu.
''Çok iyi bir savaşçı olacaksın.''
Öfkeden kuduruyordum. Bu da kimdi böyle? Neyin savaşıydı ki bu?! İyice sinirimi bozmaya başlamıştı, yine de sakin kalmayı başarıp müdürün odasına doğru ilerledim.
Tabii ki beni dinlemediler. Sonuçta suçlayacak birisini arıyorlardı.
''Pekala Tomris, bu yaptığın çok büyük bir suçtu. Öğretmenlerinin arabasını -hem de sadece bir tanesini bile değil- çizemezsin! Gerekli görüşmeler yapılacak ve okuldan bir hafta uzaklaştırma alacaksın. ''
O bir hafta boyunca onun sesini bir daha hiç duymadım...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ay'ın Rengi
Подростковая литератураAy tekrar ortaya çıktığında, her seferinde olduğu gibi güneşin ışığını unuturlardı. Büyülenmiş bir şekilde ona bakar ve güç bulurlardı. Ama kimse Ay'ın onlardan güç bulacağını aklına bile getirmezdi... ''Savaşçı'' ''ha?'' ''Çok iyi bir savaşçı ola...