Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
~
Y/n'nin, Suguru için çalışmasının üzerinden bir buçuk ay geçti. Suguru kendine bu sefer kızı kovması gerektiğini söyledi. Artık bahane yok. Kendi kendine sadece bir ay burada olabileceğini söyledi. Kalışını yeterince uzatmıştı.
Ichiro Geto'nun kör ağabeyi için tuttuğu tüm kişiler arasında Y/n Y/l/n, eğlendiği ve burada kalan en uzun kişi oldu. Ama artık olamaz diye düşündü Suguru. Bu kızın gitmesi gerekiyor.
Son birkaç haftadır, her gece kendine yarın kahvaltıda ve hatta akşam yemeğinde onu kovacağını söylüyor ama ağzını açamıyor gibi görünüyor.
Suguru nedeninden emin değil. Kıza bağlanmasına imkan yok. Bu bir tür peri masalı değil. Sadece birkaç günde, hatta haftalar süresince aşık olamaz. Kahretsin, ilk görüşte aşka bile inanmıyor, bir zamanlar görme yeteneği varken bile.
Görme eksikliğiyle şimdi ne olabilir? Suguru yatak odasında yapayalnızdı, Y/n muhtemelen her zamanki gibi alt katı temizlemekle meşgulken bir keşişin hayatını yaşıyordu. İhtiyacı olmadığında ve ona baktığını hissedebildiğini bildiğinde, yanında durmanın veya oturmanın biraz garip olacağını düşündüğü için Y/n ya kendini alt kata atıyor ya da çoğu zaman yere bakıp ahşabın çizgilerini ezberliyordu.
Alnını kemerleyen Suguru, çalan kapıya döndürdü kafasını. Kapının açılma sesini ezberlediği için bunun Y/n olmadığını biliyordu.
Yüksek ayak sesleri ve pahalı parfümüyle, çekici küçük kardeşi Ichiro olduğunu anlayabiliyordu. Kardeşinin kendisine doğru yürüdüğünü duydu. Suguru başını salladı ve bacak bacak üstüne attı. Kardeşinin ona baktığını, onu incelediğini hissedebiliyordu.
Ichiro'nun onu en son ziyaret etmesinden bu yana bir buçuk ay geçti. Ve bu, Suguru'nun öfkeyle kükreyip kadını Y/n'den önce kovmasından sonraydı. Ichiro, en hafif tabirle, işe alınacak işçi tükendiği için oldukça sinirliydi. Ve bazı ajanslar, kovulan kadınların sayısız şikayeti nedeniyle tekliflerini reddediyordu.
"İyi görünüyorsun kardeşim."
Suguru, alaycı bir şekilde alnını kemerleyerek, "Keşke aynısını söyleyebilseydim Ichiro ama tabii ki kiminle dalga geçiyorum, sen yakışıklı bir adamsın." dedi.
Ichiro sırıttı, gamzeleri ortaya çıktı. "Ah, mizahını nasıl da seviyorum sevgili kardeşim."
Suguru, "Ve senin bu karışmandan nefret ediyorum, sevgili kardeşim." diye yanıtladı. Bundan sonra sessizlik oldu. Ichiro odanın etrafında yürüdü, artık etrafta dolaşacak bir alanı olduğundan dolayı etkilendi çünkü ne zaman burada olsa oda her zaman kirliydi. Kelimenin tam anlamıyla her zaman.
"Ne düşünüyordun? Gerçekten bu kızı gönderirken ne düşündün!" Dedi Suguru bağırarak.
"Neden? Y/n'yi sevmiyor musun?" Onun o yakışıklı yüzüne hala büyük bir sırıtış vardı.
