7: Gelişmeler

298 46 69
                                    

~

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.




~

Ertesi sabah Y/n, dün hayal kırıklığı yaratan bir şey yokmuş gibi davrandı ve güne Suguru'nun suçluluğunu daha da arttıran her zaman ki neşesiyle başladı.

Y/n, Suguru için su getirerek ve yıkanıp rahatlaması için önce ısıtarak güne başladı. Suyun belirli bir sıcaklık seviyesine ulaşmasını beklerken, günlük kıyafetlerini hazırladı. Buruşuk olmayan beyaz gömlek ve kahverengi kareli bir pantolon. Y/n efendisi için çay hazırlarken, Suguru tazeleniyordu. Gözleri ayaklarına kitlenmiş olan Y/n, bir tepsi taşıyarak bir kez daha olay yerine girdi. Banyosu bitip, giyinen Suguru saç havlusuyla saçını kurutmayı gereksiz görüp bir kenara attı.

Y/n, Suguru için çay dökerken "Çay Eyam'da bir uzmanlık alanı, efendim." diyerek sessizliği doldurdu.

Suguru kendini lanetledi çünkü yerine yapıştırılmış gibi görünüyor, tepkisiz.

"Çay senin fincan çayın değilse, her zaman ki gibi yapmaya hazırım efendim." diye ekledi.

Suguru'ya bakarken gözleri, hala nemli saçları ve sakalıyla uzun yara izinde oyalanıyordu.

Artık garipliği yüzünden utanan Y/n kendini başka şeylerle oyaladı, yastıkları kabartmaya başladı, hala orada hareketsizce oturan Suguru'ya bakıyordu.

Aniden Y/n, gözlerinin hemen önünde Suguru'nun dikkatli bir şekilde çay fincanını yudumladığını görünce neredeyse şaşkınlık ve mutluluk içinde bayılacaktı.

Şimdi yüzünde büyük bir gülümseme vardı, hareketlerini durdurdu, farkına varmadan Suguru'nun yanında duruyor ve heyecanla eteğinin kumaşını sıkıyor.

Bu arada Suguru, Y/n'nin kendisine yönelik bakışlarının bilincinde olarak, kırmamaya temkinli bir şekilde çay fincanını bıraktı.

"Çayı sever misin, efendim?" Y/n sordu, saçını düzeltti, sırıttı.

Suguru ona cevap olarak başını salladığında, ağzı şaşkınlıkla aralandı çünkü hiç bu tür sözler söyleme zahmetine girmemişti ya da ona karşı herhangi bir tepki vermemişti. Bunu bilmeden önce, çay hakkında gevezelik ediyordu, Eyam'daki nazik yaşlı kadından nasıl öğrendiği ve rahmetli babası bundan nefret etse de tatlı tadına nasıl aşık olduğu hakkında tamamen boşça konuşmuştu.

Suguru tüm bunlar boyu sadece başını sallıyordu, alnını kavisliyordu, ara sıra kahkahaları bastırmak için dudaklarını bastırıyordu, konuşurken başını onun yönünde tuttu ve Y/n'nin daha mutlu olmasına neden oldu. Y/n'nin çay hakkında, ona tarifi veren kadının hikayesine yol açan pek de kısa olmayan hikayesinden sonra 'tavşancık' adlı evcil köpeğin hikayesini dinliyordu.

Y/n, alt kattaki çay setini yıkamak için koşarken neredeyse takılıyordu, hızla yukarı çıkarken sırıtıyordu, kitabı komodininden getirdi ve öğleden sonra ki rutinlerine başlamak için Suguru'nun yatak odasına geri döndü.

𝐀𝐑𝐂𝐀𝐃𝐈𝐀, 𝐬𝐮𝐠𝐮𝐫𝐮 𝐠𝐞𝐭𝐨Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin