Tek Başımıza Bile Hayatta Kalalamamak

10 1 0
                                    

En son zırhlı dev geçidi kırmıştı. Annem ve kardeşimin gözünün önünde ama dokunamıyorum bile derken armin'in sesini götürüyor. 

Gözümü hızla açtım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Gözümü hızla açtım.

Bella:"Armin? Neredeyiz?" etrafıma baktığımda eren ve mikasa da buradaydı. 

Mikasa:"Gemi ile gelenleri topladıkları bir yer. Burası daha önce erzak deposu olarak kullanılıyormuş." Eren ve mikasanın da hali hiç değildi. Tabi arminde kötüydü. 

Bella:"Sanki her şey rüyaymış gibi geldi..." Dedikten sonra armin söze girdi.

Armin:"Acıkmışsınızdır ben yiyecek bir şeyler getireyim." Armin gittikten sonra eren ve mikasa ile konuştum. Carla ölmüş.. Hannes benim yanımdan ayrıldıktan sonra erenlerin yanına gitmiş. Eren ağlamaya başladığında ona sarıldım. Bir süre sonra dışarı çıkıp armin e bakmaya karar verdik. Dışarıya çıktığımızda insanlar ekmek için kavga ediyordu. Askeri inzibattan askerlerde kötü bakışlarını adamdan ayırmıyordu ve saçma sapan şeyler söylüyorlardı. Gerçekten çok sinirimi bozdu, yüzüne yumruk atmak istedim. O sırada armin yanımıza geldi.

Armin:" Eren , mikasa, bella!  Bakın neler getirdim." Armiinin elinde dört tane ekmek vardı. "Dedem bakmak mecburiyetinde olduğu çocuklarının olduğunu söyleyince ekmek vermişler alın karnınızı doyurun." Armine teşekkür edip hepimiz birer ekmek aldık. Arminin arkasında duran asker küçümseyici bir bakıştan sonra. "tch" diye bir ses çıkardı. Eren buna baya sinirlenmişti.

Adam diğer askerlerin yanına gitti. Ekmek için kavga eden insanlara bakarak;

Asker:" Bu görgüsüz insanlara neden yardım edelim ki. Keşke birazı daha ölseymiş" dedi ve güldü. Gerçekten çok sinirlenmiştim. Adama doğru sinirle yürüdüm. Duyduğum tek şey arminin arkamdan "bella!" demesiydi.

Adam: "Bu şekilde kıtlık daha da kötüye gidecek." diye cümlesini tamamladı. O sırada ben adamın ayağına bir tekme attım. "Ne yaptığını sanıyorsun lan aptal!" diye bir karşılık aldım ve bir anda adamın yumruğunu yüzümde hissettim. Yanında ki asker karnıma tekme atıp beni yere düşürdü. Adama dönüp;

Bella: "Hiçbir halt bilmiyorsun! Bir insanı yenilirken hiç gördün mü?!" Adam iyice sinirlenerek bana baktı. Ayrıyeten etrafta ki insanlarda bize baktı. Ben hala sinirle adam ile konuşuyordum.

Bella:" Devlerin insanları nasıl yediklerini..." Adam "Kes sesini!" diye üstüme yürümeye başlayınca armin önüme geçti.

Armin:" Özür dileriz! Yanlızca aç olduğu için sinirlendi. Yoksa asla bir askere karşı böyle bir kabahat işlemezdi. Gerçekten özür dileriz!" Armin bunları söylerken eren ve mikasa yerden kalkmama yardım etmişti. Adam şaşkınlıkla etrafta ki kalabalığa baktı. Bir anda ciddileşti.

Adam:" Hay böyle işin... Açlıktan ölmüş olmamanızın tek sebebi bizleriz! Çocukların bile buna minnettar olması gerek." dedi ve arkasını dönerek gitti.

Bir HayatHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin