Kapı sonunda açılmıştı. Adam kilidi açar açmaz kapıyı aralayıp içeri baktı. Islak gözlerimle ona baktım.
"Girebilir miyim Jimin?"
Kapının arkasından kalkıp kapıyı açtım. İçeri girip yatağa oturdu.
"Teşekkür ederim. Ağladın mı sen?"
Başımı sağa sola salladım. Ona bakmıyordum. Yanıma gelip çenemi tuttu. Başımı kaldırıp ona bakmamı sağladı. Bir adım geri uzaklaştım.
"Ağlamışsın Jimin. Söyle bakalım ne oldu da ağladın?"
"Sen niye buradasın ki? Başka işin yok mu senin? Git adam bıçakla! Ne bileyim birşeyler yap. Niye benim başımda dolanıyorsun yani?"
"Belki canım bunu istiyor?"
"İstemesin! Böyle peşimde mi dolanacaksın?"
Gözlerini kapatıp başını aşağı yukarı salladı. Ardından gülerek bana yaklaştı. Ağlamak üzereydim. Gözlerim doluydu. Adam tekrar çenemi tuttu. Baş parmağıyla çenemi okşadı.
"Korkma küçüğüm. Sana zarar vermem."
"Neden buradayım peki? Yani zarar vermeyeceksen burada kalmamın ne anlamı var? Bırak evime gideyim."
"Olmaz."
"Aa! Sebep?"
"Psikopatım çünkü. Ve sevdiğim insanların benle kalmasını isterim."
"Ya sen de ne şıpsevdisin haa! Daha gece tanıştık ve hemen sevdin. Yuh ama yaa!"
Sesim ağladığım için titriyordu. Benim durumumda olan herkes ağlardı. Çünkü resmen kaçırılmıştım ve sevdiklerimi göremiyordum.
Mafya gülüp kollarını bağladı. Kapıya yönelip açmaya çalıştım fakat kapı hâlâ kilitliydi. Arkamdan gelip kolunu belime sardı. Rahatsız olmuştum ama belli etmiyordum. Edersem daha fazla yapardı çünkü. Olduğum yerde kaldım. Kaşla göz arasında kapıyı kilitlemişti.
"Boşuna uğraşma Jimin. Kapı kilitli."
Konuşurken fısıldıyordu ve bu durum gerginlik seviyemi artırıyordu. Nefesini boynumda hissedebiliyordum. Başımı yavaşça çevirdim. Gülüp hafifçe burnumun ucunu öptü. Sakin kalamadım. Fısıldayarak ve daha sonra da bağırarak konuştum.
"Aptal... APTAL!"
"Sakin olmayı mı denesen?"
"Nasıl deneyeyim lan? Öptün ya beni? ÖPTÜN! İLK ÖNCE BİR SORSAYDIN KEŞKE!"
"Sorsam izin verecek miydin?"
"Hayır!"
Gülüp yatağın üstüne oturdu. Üzerine yürüyüp yakasına yapıştım.
"Gülme!"
Adamı yatağa ittirip odada dolanmaya başladım. Hem ağlıyor hemde sinirden çatlıyordum. Odanın ortasına oturup hıçkırarak ağladım. Adam yanıma gelip bana sarıldı. Onu ittirip düşmesini sağladım.
"Özür dile-"
"BU BİRŞEY DEĞİŞTİRMEZ!"
Biraz sakinleşip elimle saçımı geriye taradım. Yerden kalkıp yatağa oturdum. Yanıma oturup elini sırtıma koydu.
"İyi misin?"
Gözlerimi silip başımı aşağı yukarı salladım.
"Biliyorum hatalıyım. Özür dilerim."
"Affedildin."
Başını öne eğip öylece kaldı. Ani bir hareketle ona sarıldım. Ellerini tedirgin bir şekilde sırtıma koydu. Sıkıca sarıldım. O an çok güvende hissetmiştim. Gözlerimi kapatıp kokusunu içime çektim. Her ne kadar nefret etsem de birilerine sarılmak çok hoşuma giderdi. Bu kişi düşmanım bile olsa.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
The Mafia Is After Me
FanfictionPark Jimin, en büyük mafyalardan biri olan Min Yoongi'yi birisini öldürürken görmüştü. Mafyanın planları tersine işlemişti. Planı, görgü tanığını ortadan kaldırıp polislerden kaçmaktı. Ama tanık onu çoktan etkilemişti bile...