twenty one

235 38 15
                                    

Baekhyun'un anlatımından

Gözlerimi araladığımda başımı ağırca sürttüm göğsüne. Chanyeol hala huzurla uyuyordu.

Yavaşça kalktım, onu rahatsız etmek istemiyordum. Başımı yastığa bıraktığımda onu ilk kez bu kadar derin bir uykuda görmüştüm.

Hafifçe gülümsedim. Geçen günlerde onu çok özlemiştim. Yataktan kalksam uyanır mıydı? Titrek bir nefes verdim. Dün sadece bir öğün yemiştim. Midem bomboştu ve açlıktan adeta gurulduyordu.

Sessizce kalktım koltuktan. Mutfağa parmak uçlarımda ilerledim. Uykusunun hafif olduğunu biliyordum.

İkimize de kahvaltı hazırlamaya başladım. Çok uğraşmadan basit şeyler hazırlamış olsam da bu masa şuan bana bayram sofrası gibi görünüyordu.

O sırada duydum seslenen Chanyeol'u. "Güzelim." Hafifçe gülümsedim. Uyanmış bana sesleniyordu.

Mutfaktan çıktım ve gülümsedim büyükçe. "Günaydın uykucu." Bakışları hızla üzerimde gezindi. Kollarını açtı büyükçe. "Neden yanımda değilsin? Kucağıma gel." Güldüm bu dediğine.

"Açlıktan ölmemek adına kahvaltı hazırladım bize." Yine de hızla ilerledim ve açtığı kollarının arasına girdim. "Rüya görmedim." Diye mırıldandı sarılırken.

"Ama uyuduğum en güzel uykulardan biriydi." Gülümsedim. "Yorgundun, normal." Başımı göğsünden ayrıldığımda bakışlarımız buluştu. "Güzel bebeğim, sen yanımdasın diye geçti benim yorgunluğum." Yanaklarımın ısındığını hissederken titrek bir nefes verdim. "iyi olacak mıyız?"

Sorum ile derin bir nefes aldı. "Olacağız. Söz veriyorum." Elim düz karnının üzerinde gezindi. "zayıflamışsın." Güldü, saçlarımın arasına küçük bir öpüş verdi. "Sen kendini görmüyorsun herhalde? Küçücük kalmış yüzün."

Derin bir nefes aldı. "Eski arkadaşın. Onunla olan fotoğraflarını gördüğümde kendimi çok garip hissettim." Güldü, "hayatımda hiç kimseyi kıskanmamıştım daha önce."

Güldüm ve doğruldum. "Kıskandığın ilk kişi miyim yani?" Başını salladı hafifçe. "Bu hoşuna gitti bakıyorum."

"Gitti, fazlaca hemde." Elini tuttum. "Kalk hadi, yemekler soğumasın." Birlikte kalktık ve o lavaboya ilerlerken ben mutfağa girdim.

Dakikalar sonra geldiğinde hızla ettik kahvaltımızı. İkimizde bayağı acıkmıştık. Birlikte salona yeniden girdiğimizde kendimi yeniden kucağına bıraktım.

"Geçmişi, yani gördüklerimizi birbirimize anlatmalı mıyız?" Diye mırıldandım yüzüne dikkatle bakarken. Derin bir nefes aldı. "Bilmiyorum. Hiç kimseye anlatmadım. Sen anlattın mı?"

"Başlarda Luhan'a bahsettim. Delirdiğimden şüphelenince bıraktım." Güldü, "delirsek de beraber deliriyoruz. O yüzden bence sıkıntı yok."

İç çektim. "Seninle delirmeye bile tamammışım gibi geliyor bazen." Yaklaştı burnunu burnuma sürttü. "Ben seninle her şeye varım. Ve bu delilik." Dudaklarımız buluştuğunda sertliği ile inledim.

Elleri kalçalarımı kavrarken ikimizde özlemle öpüyorduk birbirimizi. Birbirimizi çok fazla özlemiştik ve saatlerce yataktan çıkmayacağımıza emindim.


////////////////////////

Yazarın anlatımından

Lucas karşısındaki fotoğraflara baktı dikkatle. Chanyeol'un yanındaki bedeni inceledi.

Yuta boğazını temizledi ve konuşmaya başladı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Yuta boğazını temizledi ve konuşmaya başladı. "Byun Baekhyun, yirmi iki yaşında. Lisede grafik tasarım okumuş, üniversitesini yaklaşık iki yıl önce dondurmuş devam etmiyor."

Lucas bir diğer fotoğrafa baktı. Baekhyun'un öğrenci yıllarına ait olan bu fotoğraf bile gerçekten güzeldi.

 Baekhyun'un öğrenci yıllarına ait olan bu fotoğraf bile gerçekten güzeldi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"İki yıldır yalnız yaşıyor ve ailesi ile görüşmüyor. Çok fazla arkadaşı yok, aktif bir yaşamı da. Luhan adında bir arkadaşı var ama izlediğimiz kadarıyla onunla da şuan çok yakın değil."

Chanyeol'un arabasından inerken çekilmiş fotoğrafına baktı Lucas

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Chanyeol'un arabasından inerken çekilmiş fotoğrafına baktı Lucas. "Loey ile şans eseri tanışmışlar. Araba kazası. Çok büyük bir şey değil ama Loey ifade vermiş. Bu hikayeye oradan ulaştık."

Lucas derin bir nefes aldı. "Şans eseri bir tanışma, üstelik araba çarpmasıyla öyle mi?" Güldü kendi kendine. "bir romantik komedi filminin içinde olsaydık buna inanabilirdim."

"Daha öncesinde hiç bir bağlantıları yok patron. O günden sonra görüşmeye başlamışlar. Söylenilene göre Loeyin işlerden uzaklaşmasının başlıca nedeniymiş sevgilisi. Loey gizlemeye çalışsa da buldum bir şeyler."

Lucas son fotoğrafa baktı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Lucas son fotoğrafa baktı. "Güzel bir çocuk, onun dikkatini çekmesi doğal. Anlamadığım şey ise şu. Bu çocuk için neden işlerden uzaklaştı?" Arkasına yaslandı. "Daha önce hiç uzun bir ilişkisi olmadı."

"Belki de bu çocuk farklıdır." Dedi Yuta dikkatle Lucas'a bakarken. Lucas güldü, "Farklı biri yoktur Yuta. Özellikle konu Chanyeol'sa."

"Ne yapmayı planlıyorsun patron?" Diye sordu Yuta. Lucas yavaşça kalktı ayağa. "İzlemeye devam et. Chanyeol güzel sevgilisinin büyüsüne kapılırken onun yerini alabiliriz. Hatta iyi bir müşteri çalabilirsek onu piyasadan silme şansı bile yakalarız."

Gülümsedi Lucas. "Hiç kimse bu bataktan kolaylıkla kurtulamaz. Eğer sevimli sevgilisiyle temiz bir hayat yaşamak istiyorsa büyük bir hata yapıyor." İç çekti ve bakışlarını karanlık gökyüzüne dikti Lucas.

"Onu kendi ellerimle bu piyasadan silecek ve yerini alacağım. Yalnızca kariyerini ve adını değil, kendisini de sileceğim bu dünyadan."

"Yalnızca biraz zaman. Biraz daha beklemem gerek. Zamanında bana yaptıklarının intikamını alacağım ondan."

"Bitireceğim onu."

Çok durağan gidiyordu :) Sizce Chanyeol Lucas'a ne yapmış olabilir? Tahminleri bekliyorum~

Another life/ChanbaekHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin