Shina Katawana
Shina: Shin hadi gel mantı yiyek
Shin: Gel yiyelim
Sokaklarda dolaşırken bir yandan da restoranlara bakıyorduk.
Shina: Gel shin şurası güzel mantı yapıyor.
İçeri girdik oturup siparişleri verdik. Beklerken telefona bakıyordum birden Tsuna'dan mesaj geldi.
Mal aq
Tsuna: Kedi lazım hemen
Siz: Doğurayımmı ne bekliyon
Tsuna: Cok ciddiyim hemen lazım
Siz: Yemek yicem bi yarım saat falan ver bari
Tsuna: Oyalarım ama hızlı ol
Siz:Tm
Tsuna:Iyy
Kedi nerden bulabilirm diye düşünüyordum önce aklıma sokaktan almak geldi ama onu yıkayacak zamanı büyük ihtimal bulamazdım ki japonyada sokakta kedi bulmakta kolay değil. Sonra barınağa gitmek geldi aklıma ama barınak çok uzaktı asla yarım saate halledemezdim. Aklıma gelen fikirle Shin'e döndüm.
Shina: Shin
Shin: Efendim
Shina: Osmanı ödünç alabilirmiyim
Shin: Al istersen geri getirme
Shina: Olmaz bizim ev karı dolu sapık o
Shin: Zaten o Seishu'yu seviyo gay
Shina: Seishu'yu görende gay oluyo zaten
Shin: Harbi de sen osmanı napacan gariban kedi
Shina: Tsuna büyük ihtimal Enginine hava atacak ondan eve götürmemiz lazım
Shin: Yalnız o öyle kuru kuru olmaz mama kabı maması yatağı tuvaleti oyuncağı
Shina: Ben birini tanıyorum merak etme eheh
25 dakika sonra
Shina: WAKASA NOLUUUUUUUUUUUURRRRRRR
Wakasa: Olmaz benim kedim nereye sıçacak
Shina: Hemen getircem valla 5 dakika
Shin: Wakasa ver la
Wakasa: Olmaz aga elizabeth nereye sıçacak dayanamaz o
Shina: YA WAKASA SENİ YENİ ÇARŞAF ALIRIM LÜTFEN
Wakasa: Ne
Wakasa kapıyı yarım kapatır gibi yapıp kedisi Elizabeth'in yanına gitti konuşmaları azda olsa kapıdan duyabiliyorduk.
Wakasa: Elizabeth bi 20 dakika falan sıçmadan durman gerekiyo tamammı
Elizabeth: Miaw
Wakasa: Kralsın.. pardon kraliçe
Elizabeth: mrrr
Sonra evin içinden takır tukur sesler duyduk büyük ihtimal eşyaları topluyordu. Bir kaç dakika sonra elinde kutularla kapıya geldi.
Wakasa: Her şey yeni çarşaf için.
Shin: Çarşaf için götünüde satacak yakında
Wakasa: Yuh o kadarda değil... Göte karşılık çarşaf veren varmı?
Shina: Yuh Wakasa neyse getircem geri merak etme bay bay çok purosun
Wakasa: Biliyom
Mükemmel konuşmamızdan sonra eşyaları sırtlayıp (en son yatalak babaannemi sırtlamıştım) götürmeye başladık. Giderkende dükkana uğrayıp osmanı almaya gittik. İçeri girdiğim gibi Osmanı iş başında gördüm Seishu da kaçmaya çalışıyordu her zamanki gibi Osmanı kucağıma alıp Seishuyu kurtardım. Geldiğimi bile anlamayan Seishu'ya bir şey demeden dükkandan çıktım. Shin'le eve doğru yürümeye başladık yürürken aklıma daha annem ve Shin'i tanıştırmadığım gelmişti. Büyük sıçmıştım. Eve geldiğimizde sessizce anahtarla kapıyı açtım. İçeri girdik ilk önce annem evde yok sandım ta ki salona girdiğimde onu görene kadar.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
⭑Starboy ⭑ Shinichiro X Reader
FanfictionOkul için Tokyo'ya taşınan Shina, Shinichiro ile tanışır.