okul günü-

39 6 2
                                    

Sabahın o leziz ışıkları daha odamı sarmalamadan aşağıdan Sarah'ın bağırışlarını duyabiliyordum.Okul günlerinden nefret ediyorum!Daha kuşlar bile uyanmamıştı.Pijamalarımı çıkarmaya tenezzül bile etmeden yüzüme biraz su çarpıp orman kaçkını gibi aşağı iniyordum.Koridorda aynaya baktım ve cidden bu halde biri beni görse hiç iyi olmazdı .Sarah ve James'in görmesi o kadar da sorun değildi.Onlar bu halime çoktan alışmıştı.Hızlı adımlarla ve hala esneyerekten aşağı yuvarlandım.Yerime oturdum ve başımı masaya koydum.Sarah biraz daha kibar ol diye kaş göz işareti yapmaya başladı.Ne olduğunu anlamıyorum.Ne vardı ki halimde yalnızca uykusuzdum.Birkaç ikazdan sonra kollarımı iyice açtım ve yüksek sesle bir güzel esnedim.İşte hayat buydu.O anda karşımda iki çift delici ve biraz alaycı gözle karşılaştım.Suratından alay mı yoksa acımayla mı baktığı anlaşılmıyordu.Onu hiç hesaba katmadım bu yüzden büyük bir çığlık kopardım.O yabancıydı ve benim orman kaçkını halimi görmüştü yüzüm iyice kızardı ve odama doğru kaçtım. Formamı sinir krizleri geçirerek giydim.Bu arada saat gelmişti bile.Koşarak indim ayakkabılarımı giyiyordum:

-Küçük hanım bugün yine sersemsiniz bu ne saygısızlık şimdi lütfen kardeşini bekle ve ona yolda eşlik et,diyerek azarladı Sarah.

Hızlı adımlarla onu beklemeyerekten gittim sanırım gelmiyordu.Arkamı yavaşça dönüp baktım o anda burnumun dibinde onun boynu vardı ne parlak ve hoş boyu da uzundu .Pek de değildi benim ki de uzundu .Hemen önümü tekrar dönerek hızlıca yürüdüm.Sonra durdum :

-Kardeşimin adını bile bilmiyorum okulda rezil olmak istemeyiz öyle değil mi?diye sordum önüme bakaraktan o arada yanımdan geçip bana ufak bir bakışla "Gin ,Chelsa"dedi.Bu biraz ayıp olmuştu ,mahcup olmuştum.Tüm yolu çıt çıkarmadan sessizce yürüdük.Ona müdürün odasına kadar eşlik ettim sonra hızla sınıfına geçti .Bende kendi sınıfıma girdim.

Sınıfta pek arkadaşım yoktu, sessizdim.Sadece önümde oturan şakacı biraz çekici ama kesinlikle kaba Adney vardı .O da çoğu zaman uyuyordu.Tenefüslerimi kitap okuyarak geçirdim.Öğle arası sınıfta yemek için çantamı çıkarmıştım.Adney başını kaldırdı ve arkasını döndü:

-Hey maymun ders bitti mi?diye sordu.Burnumu kıvırarak:

-Öğle arasındayız ve sen bu saate kadar uyudun mu?dedim.O arada yemeklerime gözlerini dikmişti bile.Kolumdan tutarak beni dışarıya çıkardı "hava cidden güzel değil mi maymun".Yine burun kıvırarak başımla onayladım bahçeye oturarak yemeğimizi yedik.Acaba o yalnız mıdır diye düşünmeye başladım ve cidden üzüldüm sonuçta ilk günüydü.Karşımda dikilmiş duruyordu ve yanında koca bir tayfa kız vardı ayrıca birkaç erkek.Onlarda arkasını dönüp arka bahçeye gitti:

-Bazıları cidden çok şanslı değil mi Adney, dedim.O anda o çoktan dizime kıvrılmış uyuyordu.Cidden sohbet edeceğim kimse yoktu.Çıkışta Gin 'i bekliyordum.Hem de bir saattir.Sarah'ın kızmayacağını bilsem bir dakika durmazdım.Daha fazla beklemek istemedim.Evin yolunu tuttum.Eve gelince kapıyı sertçe açtım çantamı fırlattım ve onu evde televizyon izlerken buldum.Sinirlerim hat safadaydı.Bir daha onu beklemeyecektim.Kesinlikle!

Gece olunca duş almak için banyoya gittim kapı kilitliydi.Dışarıda havlumla bekliyordum.Kapıyı açtı ve bakışları bakışlarıma değdi.Hemen başımı çevirdim ona bakmak bile istemiyordum.Hızla içeri girdim ve kapıyı kilitledim.Aynanın karşısına geçtim aynada özür dilerim yazısı vardı.Bu neydi böyle?Nasıl bir özür dileme?Onu bu kadar kolay affedemezdim belki de affedebilirdim.Ama onu kesinlikle bir daha beklemeyecektim.

Buzdan HayallerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin