Birbirinden ne kadar uzak olarak gözükse bile , hissizlik ve sessizlik bana göre çok yakın çağrışımlar. İnsan olarak yapımızda bazı temel taşlar var , her insan birine karşı ilk gördüğü andan itibaren bir duygu besler. Bazen görmesine bile gerek kalmaz. İlk görüşte aşkta oluyor , nefrette , saygıda. Peki ya ilk görüşte hissizlik? Olmuyor değil mi. Bir insana karşı birşey hissetmemek için ona birden fazla tezat duygu yüklemek gerekir. Unutmakta bi nevi hissizliktir , hatırlayınca ya kadar. Sana kanım ısındı , senden elektrik alamadım , duygularımızı hep bi şekilde tercüme ederiz. Peki ya o kişiye karşı hiçbir duygunuz yoksa? Hissizlik nedir o zaman? Kimseye sana karşı birşey hissetmiyorum dediniz mi? Deseniz bile en fazla seni sevmiyorum anlamında olmuştur. Sahi ne gerekiyor tam anlamıyla ona karşı tüm duyguları öldürmek için?
Hissizlik bir nevi hırsızlıkla bağdaştırılabilir , karşıdaki insan tüm duygularınızı öyle bi çalar ki , ona karşı ne gözünüzden ateş fışkırır , ne de aşk.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kısa Düşünceler
RandomMoralin düzgün , keyfin yerindeyken saçma düşüncelerle ruh halini bozabilecek bir çeşit harf kümesi.