Vindemiatrix önünde duran kazana kenarda duran mavi çiçekleri ekledi. İksir hafif mavi renk alırken bir yandan da kendi kendine karışıyordu. Vindemiatrix, iksirin tarife uygun olup olmadığını anlamak için havada asılı duran kitabına göz attı. Zindanların taş duvarlarından yankılanan sesler birilerinin geldiğinin habercisiydi.
"Sana dedim Karanlık Lord birine görev verdiyse vardır bir bildiği"
"Doğru diyorsun. Bu konuda Dolohov'a hiç inanmamıştım ama başardı."
"Başka şansı mı vardı sanki?"
Sesler yavaş yavaş kesildi. Vindemiatrix, kazanın ateşini azalttı ve odadan dışarı çıktı. Çıkar çıkmaz da karşısına dikilen sarışın çocuğa çarpmaktan kurtulamadı.
"Gel tepeme çık Malfoy"
"Tercihim değil ama beni omuzlarında taşımak istiyorsan orası ayrı."
Vindemiatrix, cevap vermeden koridorda ilerledi.
"Ne o Riddle? Bana verecek cevabın yok mu?"
Vindemiatrix arkasını dönmeden yanıtladı.
"Çalışanlarla yüz göz olmuyorum."
Ardından toplantı salonunun kapısına vardı. Kapıyı elinin bir hareketiyle açıp içeriye girdi.
===========
Herkes pür dikkat Lord'u dinliyor bazılarıysa not alıyordu. En azından Vindemiatrix hariç herkes...
"Vindemiatrix!"
Vindemiatrix büyüyle tam Peter'in arkasında havada tuttuğu kılıcı hemen yerine geri yolladı.
"Abicim"
"Uslu dur"
"Şaka yaptım abicim şaka..."
"Anlaşıldı seni boş bırakmaya gelmiyor. Söylediklerimi sen yaz"
"Kalemim yok ki."
Draco söz aldı
"Buyrun prenses hazretleri benim kalemimi kullanın."
Sesinde belli bir alay vardı adeta. Draco, elindeki tüy kalemi sırıtarak Vindemiatrix'e uzattı. Vindemiatrix, tüy kalemi eline aldıktan sonra Lord konuşmaya başladı. Lord konuşuyor Vindemiatrix yazıyordu. Vindemiatrix'e 3 saat gibi gelen bir sürenin ardından nihayet Lord toplantıyı bitirme kararı almıştı.
Lord siyah dumanların arasında kaybolduktan sonra Ölümyiyenler de bir bir toplantı salonunu terk etmeye başladı. Salon boşaldığında geriye sadece kolunu hissetmeyen Vindemiatrix ve Büyücülük Dünyası'nın sarışın prensi kalmıştı.
"Yatıya da kal istersen Malfoy."
"Yanında yatacaksam olur Riddle"
"Mezarda yatarsın diye düşünmüştüm."
"Sen de geleceksen olur"
" Defol git Malfoy"
"Gidemem kalemim halen sende"
Vindemiatrix, kaleminden Draco'nun kafasına fırlattıysa da Draco kalemi yakaladı.
"İstersen birlikte atış çalışalım Riddle. Ben sana öğretirim. "
"Şuna ne dersin? Bir elma ye ve ben de elmayı vurayım?"
Draco ufak bir kahkaha attı. Ardından yüzünü yaramaz bi gülüş kapladı (pic smile yani karsim kxksncksncksnxxj)
"Benimle baş başa kalmak istiyorsan böyle bahaneler üretmene gerek yok Riddle söylemen yeterli."
"Bir salak için fazla iddialısın"