(3 GÜN SONRA)
Simay'ın resmini bulmamın üzerinden tam üç gün geçti. bu üç gün içerisinde resmi Aslı hocaya verdim, ki galiba Aslı hoca Simayla konuşmuş olacak ki Simay derslerde hiç benimle göz temasında bulunmuyor. Simay iyi bir kıza benziyor ancak pisikolojik bir rahatsızlığa sahip olma gibi bir ihtimali vardı. şu an Simay'ın bu durumundan Aslı hocaya bahsetmedim ama daha kötü bir şey olursa galiba bu düşüncemi Aslı hocayla konuşmam gerekecek.
yine her sabahki gibi yedi buçukta okuldaydım. ilk iki dersim boştu fakat okulda işlerim olduğundan dolayı erken gelmiştim. sabah kahvemi alıp çalışmaya başlayacaktım ki Berat hocayla karşılaştım(36 yaşında rehber öğretmeni). içimdeki ses bana Berat hocaya Simay'ın durumundan bahsetmem gerektiğini söylüyordu ancak bu defa içimdeki sesi dinlemedim. işte tam o an beni şaşırtan bir durum yaşadım. Berat hoca beni durdurdu; "Eda hocam siz galiba Aslı hocama bir öğrencimizin çizdiği resmi vermişsiniz. Aslı hocamda o resmi bana verdi incelemem için fakat hangi öğrenciye ait olduğunu söylemedi, eğer siz biliyorsanız lütfen bana söyler misiniz." dedi nazik bir tavır takınarak. "tabi ki de Berat hocam. bulduğum bu resim 12-E sınıfından Simay öğrencimize ait yani şu yeni gelen öğrenciye." dememle birlikte Berat hoca küçük çaplı bir şok geçirdi. ve benimle tek kelime bile etmeden öğretmenler odasından çıktı.
ikinci ders zamanı yaklaşıyordu benim dersimde 12-E sınıfınaydı yani Simay'ın sınıfına. zil çaldı bende elimde kitaplarım en üst kata çıktım. sınıfın önüne geldiğimde içeriden bağırış sesleri geliyordu. sınıfa girdiğimde herkes Simay'ın sırasının başına toplanmış onunla konuşmaya çalışıyorlardı. fakat Simay dan cevap alamadıkça daha çok sinirleniyorlardı. uzaktan onları izlemeye devam ediyordum ki Eren beni fark etti ve Nazı uyardı Nazda diğer 3 arkadaşını uyardı ve bu dörtlü yerlerine geçtiler. diğerleri ise hala Simay'ın etrafındalardı benim geldiğimi fark etmemişlerdi bile. "GÜNAYDIN ARKADAŞLAR!" dedim nerdeyse bağırırcasına. benim sesimden korktukları ap-açık belliydi ki, hızlıca yerlerine geçtiler.
*
"evet çocuklar Wıllıam Shakespear'in yazmış olduğu "Romeo Ve Julıet" tiyatro metninden bize bir satırını söyleyebilecek bir arkadaşımız var mı acaba?" diye sordum. önce Naz parmak kaldırdı sonrada arka sıralardan bir parmak kalktı. evet bu parmak kaldıran kişi Simaydı. ben de doğal olarak Naza söz hakkı vermek yerine ne söyleyeceğini merak ettiğim için Simaya söz hakkı verdim. "evet Simay..." Simay'ın söz hakkı istediğini duyan sınıf şaşkın bakışlar ile Simaya döndükleri sırada Naz sinirden küplere binmişti. kendisine rakip çıktığını düşünmüştü galiba(!)
Simay ayağa kalktı; "yarayla alay eder, yaralanmamış olan." dedi. öyle içten söylemişti ki bu cümleyi, ben bile etkilenmiştim.
ders bitmişti fakat ders boyunca aklımda olan tek şey Simay'ın sorduğum soruya cevap vermesi, hatta ve hatta verdiği cevap bile ben dahil bütün sınıfı etkilemişti. "yarayla alay eder, yaralanmamış olan." hala düşünüyorum bu kız nerden biliyordu bunu. içine kapanık ve çevreye karşı soğuk davranıyor olabilirdi ama galiba bu kızın içinde bir sanatçı yatıyordu...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SİMAY
Mystery / ThrillerEda hanım normal bir edebiyat öğretmenidir. 3 yıldır öğretmenlik yapmakta olduğu okuluna gelen Simay sayesinde okulun ve Eda hanımın tüm kaderi değişir...