Queen's Lady | Jenlisa

1

"Hızlı olsana Jennie, hizmetçiler seni bekliyor!"

"Tamam baba geliyorum!"

Genç kadın üstüne son kez aynadan baktıktan sonra odasından çıktı ve onu bekleyen hizmetçilerin yanına gitti.

Bugün onun için özel bir gündü. Çok sevdiği atlarının yanına, ahıra gidecek, uzun zamandır görmediği atlarıyla biraz olsun özlem giderecekti. Ailesi son zamanlarda kendisine karşı korumacı tavırlar sergilemeye başladığından iki aya yakındır gün yüzü görmüyordu ve bu oldukça sıkıcıydı onun için. Neyseki bu korumacı tavırları bugün biraz hafiflemişti.

Köşkün tahta kapısından çıkıp onu bekleyen hizmetçilerin yanına vardığında içten gülümsemesini onlara göstermeyi eksik etmemişti. Sonuçta bugün kendisine yol arkadaşlığı  edecek hizmetçilerle kötü anlaşmamalıydı.

"Bugün pek güzel olmuşsunuz küçük hanımefendi."

Eun unniesinin iltifatına karşılık genç kadının gülümsemesi genişledi.

"Oh, teşekkür ederim unnie."

Gerçekten de güzelliğiyle göz kamaştırıyordu Jennie. Askılı uzun beyaz elbisesine tam oturan vücudu, göbek deliğinden başlayan dantelli korsesi, göğüs kısmında olan dantel işlemeleri tüller ile harika gözüküyordu. Saçlarını salık bırakmasına rağmen sanki bu anı bekliyormuşcasına dalgalanan saçları elbisesine böyle uyum sağlamışken iltifat etmemek elde değildi.

Diğer hizmetçilerde Jennie'nin bu nazikliğine karşın gülümserken ellerine su kovalarını almış yürüyorlardı hep birlikte.

İlk önce kuyudan birkaç kova su alacaklardı. Ellerinde kovaları olan hizmetçiler kovanın içini suyla doldurduktan sonra köşke geri dönerken, Jennie ve Eun unnie ahıra gideceklerdi.

Kendi aralarında konuşup taş ve kum dolu yollardan geçerken birden lafa atladı hizmetçi Chunja:

"Kraliçe Monabal vefat etmiş  duydunuz mu?"

Aralarında bunu bilen tek kişi Chunja olduğu için başta Jennie olmak üzere diğerleride buna şaşırmıştı.

"Tanrım, nasıl olmuş?"

Chunja elindeki kovayı sallaya sallaya yürümeye devam ederken dudaklarını büzerek konuştu.

"Aisssh. O kadarını bilmiyorum, hatta bu haberin gerçek olup olmadığını da bilmiyorum. Bunu bana sarayda çalışan bir arkadaşım söylemişti. Söylediğine göre prenses işlerin başına geçeceği için bugün çarşıya halkı teftiş etmeye gelecekmiş."

Gidecekleri kuyu çarşının tam ortasında olduğu için biraz heyecanlanmıştı Jennie. Belki de prensesi görebilirdi? Evet buna heyecanlanmıştı çünkü Kraliçe Monabal asla kızını halka göstermemişti. Haliyle soylu bile olsa kimse prensesin yüzünü görmemişti. Sadece söylentilerden biliyordu Jennie.

"Söylentilere göre prenses büyüleyici bir kadınmış..."

Diyerek kısık sesle mırıldanmıştı kendi kendine  hala daha  yürürken.

Onun söylediğini duyan Chunja yüzüne tırstığını belli eden bir ifade yerleştirmişti.

"Bazılarıysa onun bir cadı olduğunu söylüyor. O kadar çirkinmiş ki büyü yaparak insanları hipnotize ediyormuş."

Eun Unnie en küçükleri olan Chunja'nın dediğiyle kaşlarını çatmıştı.

"Hipnotize ne demektir?"

Chunja bilmiyorum dercesine dudak büzdüğünde Jennie onların bu hallerine gülmeden edememişti.

Chunja aralarında en küçükleri olduğu için çocuksu hareketler yapmayı severdi.