İlham götüme kactı özür dilerim
***
Uyuyamamıştı Gavi.
Gergin hareketlerle kalkmıştı yataktan Pedri uyuduktan sonra.
Uzun bir süre salonda oturarak telefonuyla oynamış, sonra ise canı çekince orta sehpadan sigara ve çakmağı alarak balkona çıkmıştı.Güneş batışı Barselona'nın şehir ışıkları ardından mest edici güzellikteydi.
Sırtını evin duvarına verip çakmağı sönmemesi için avcunun içinde yaktı, dudaklarının arasındaki sigarayla başını eğerek yaktı sigarayı.Sigaradan çektiği derin nefesle kafasını da duvara yaslayarak güneş batımını izlemeye başladı.
Zihninden geçen düşüncelerle kalp atışları dengesiz bir şekilde atıyordu.
Pedri'den hoşlanıyor muydu? Hiç biseksüel olduğunu düşünmemiş değildi aslında. Olabilir miydi yani?
Pedri'nin şapşal gülümsemesi gözünün önüne gelince kendi yüzünde de şapşal bir gülümseme oluşuyordu. Tıpkı şimdi olduğu gibi.
Kıvrılmış dudaklarına sigarayı bir defa daha götürdü. Başını iki yana doğru sallayarak olayın ciddiyetini kavramaya çalıştı.
Şimdi ne olacaktı ki? Pedri'nin ondan hoşlanıp hoşlanmadığını bile bilmiyordu Gavi.Öğrenmenin tek yolu var diye düşünüyordu.
Eğer belli etmezse geri dönüş alıp almayacağını nasıl bilebilirdi ki?Düşününce belli etme fikrinden bile korktu aslında, ama en kötü ihtimalle Pedri'nin rahatsız olduğunu fark eder geri çekilirdi.
Çok dert etmemeye karar verdi.Bir süre sakince sigarasını içmeye devam etti. Güneş artık tam olarak battığında ve dünyasını karanlığa boğduğunda, sigarasını balkondaki küllükte söndürerek bıraktı.
Ay karanlığı bir lütuf gibi aydınlatırken şimdi sıra kendi Ay'ını uyandırmaktaydı.Pedri'nin odasına geçip yatağın köşesine oturarak oğlanı izlemeye başladı.
Sola dönmüş, sağ kolu yastığın altında, yüzünün sağ tarafı yastıkla buluşmuş ve sol bacağını kendine doğu çekerek bükmüş bir şekilde yatıyordu.Uyurken çok huzurlu gözüken yüzünü inceledi önce. Pürüzsüz cildi, hafif aralık dudakları...
Pedri'yi öpme düşüncesi zihninde var olunca kendi alt dudağını ısırmıştı bilinçsizce.
Gözlerini kaçırdı düşüncelerini kovmak istercesine ama tişörtünun yukarı kıvrılmış, karın kaslarını hafifçe gösteren noktasına kaydı bu sefer de bakışları.
Bir anlığına gözlerini alamasa da sonrasında yanlış bir şey yapıyormuş gibi panikle başka yöne baktı. İçini değişik bir heyecan kaplamıştı.
Bu değişik heyecana; oğlanın karın kaslarında dilini gezdirme, öpücükler bırakma düşüncesi de diyebilirdi tabi. Ama bunu kabullenmek istememişti Gavi.
Dikkatini vermeye çalışarak odaya gelme nedenini düşündü.
Birkaç defa oğlana seslenip dürtünce sol kolunu açıp yatakla sırtını buluşturmuş, gerinerek gözlerini açmıştı Pedri."Günaydın."
Dedi oldukça sessiz bir tonda Gavi. Oğlan gerindiğinde daha da yukarı kayan tişörtüyle bütün odağı tekrar kaymıştı, nefes almayı unutmuştu bir anlığına.Boğazını temizleyerek tekrar denedi. Bu sefer daha normal çıkan ses tonundan memnun olarak gülümsedi. Hâlâ ayılamamış olan Pedri de bir gülümseme sunmuştu ona.
"Günaydın."
Dedi uykulu bir ses tonuyla.Açık pencereden giren ay ışığına baktı bir süre.
"Ne kadar uyudum lan ben?"