28:)

372 39 17
                                    

"Minho hyung neredeydin?"

Felix koşarak Minho'ya sarıldı.

"Markete gitmiştim civciv"
Derken saçını karıştırmıştı büyük olan.

Seungmin nerede? Diye atlayan Jeongin olmuştu.

"Markette"

"Birlikte mi gittiniz?"

"Hayır Felix"

"Ne? Seungmin'in peşinden giden se-"

Minho'nun öksürüğü Hyunjin'in sözünü kesmişti.

"Onunda gideceğini öğrenince geri döndüm ya zaten"

Hyunjin içinden ne sikim dönüyor diye mırıldanmıştı.

"Neyse ne Chan hyung hala uyuyor mu?"

Minho otururken sorusunu cevaplayan Jisung oldu.

"Evet, cidden dün bizimle ilgilenirken yorulmuş olmalı"

Kafasını onaylarcasına salladı Minho.

"Sen daha iyi misin?"

"Hm hım"

"Güzel"

Kimse konuşacak birşey bulamıyordu. En son en küçüğün Minho'nun durumunu sormasıyla ortam iyice garipleşmişti. Sebepsiz yere gerilmişlerdi. Normalde olsa Felix birşeyler bulup konu açardı ama bugün herkeste tuhaflık vardı.

Kapının tıklatılmasıyla herkes Minho'ya döndü.

"Ne? Ben mi bakayım?"

"Biz misafiriz!"

"Gece içip sıçıp evimde yatan sizsiniz! Bunu misafirler yapmaz!"

"Yinede evin sahibi sensin"
Omuzlarını silkti Hyunjin. Minho kalkarken Hyunjin'e ters ters bakmayı unutmamıştı. Kapıyı açtığında karşında tahmin ettiği kişi vardı ve yüzü istemsiz sırıtmaya başladı. Kapıyı sonuna kadar açtığında sadece Seungmin'in duyabileceği bir şekilde konuştu.

"Ellerini belime dolamış olan Seungmin hazretleri, hoşgeldiniz"

Minho gülmemek için kendini zor tutuyordu. Seungmin yavaş yavaş sıcaklamaya başladı, bu sıcaklığın yanaklarında belli olmamasını umdu. Çünkü her utandığında yanakları kırmızının tonlarını alıp duruyordu.

"Seungmin hoşgeldinnn"

Felix'in gülümseyerek konuştuğunda Seungmin'de gülümsemişti. "Hoşbuldum"

"Eee Kim Seungmin? Rahat uyudun mu?"

Jeongin
"Niye böyle birşey sordun ki hyung?"

"Hiç" tam Seungmin'in gözlerinin içine bakarak söylemişti Minho.
Seungmin kekelememeye çalışarak konuştu.
"Ben şunları bırakayım"
Mutfağa doğru adımladı. Minhoda peşinden gitti.

"Sizin bu arkadaşınızın amacı ne?"

"Ne gibi?" Hyunjin'in sorusuna karşı sordu Changbin.

"Ondan hoşlandığını bile bile yaptığı hoş değil!" Seslerini yükseltmemeye özen gösteriyorlardı.

"Ne yapıyormuş?"

"Anlamamış gibi davranma. Salak olan biri bile dün gece aynı yatakta yaptıklarını ve birşeyler olduğunu anlar!"

"O zaman neden arkadaşına sormuyorsun?"

"Yeter! Asıl siz ne yapıyorsunuz böyle?"

Felix'in uyarısıyla ikiside önüne döndü. Fırsattan istifade Jisung sinirli Changbin'in kucağına oturdu. Jeongin yüzünü buruşturarak onlara baktı.

Emin Miyiz? -2min-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin