to miss

45 5 14
                                    

iyi okumalar ☆













Jungkook'un ağzından..

Babamı ve cici annemi görünce bozguna uğramıştım. Yanlarında duran valizleri görünce yutkunmuştum. Babam ayağa kalkıp bana sarılınca karşılık vermedim. Cici annem Rosita ingilizce aksanıyla adeta şakımıştı. Cırtlak sesi ile,

"Merhaba tatlı oğlum!" demişti.

Babam lisenin başlarında beni dil kursuna göndermişti. Böylece Rosita'yı anlayabiliyordum. Bende sessizce merhaba deyip babama döndüm,

"Ne işiniz var burada?" Dedim.
Babam,

"Kirasını benim ödediğim eve gelirken sana haber mi edecektim?" Demişti.

Haklıydı bir nevi. Gözlerimi kaçırarak çantamı koltuğa bıraktım.

Cici annem tekrardan bana dönüp,

"Bugün burada kalacağız cici oğlum!" Demişti, Ardından babam,

"Bazı işlerim için Kore'ye dönmem gerekti, 1 ay kadar burada kalacağız." Demişti.

Yine benim için gelmemişti ve ne, bir ay mı? Rosita denen bu kadına bir ay kanatlanacak mıydım ben? Babam daha fazla üstelemesin diye birşey dememiştim. Peki diyerek çantamı alıp odama yürümeye koyuldum. Merdivenleri çıkarken,

"Misafir odasında kalırsınız." Demiştim.

Odama gelince direkt olarak duşa girdim. Dersler beni yoruyordu, son sene olması ayrı bir stresti.

Sıcak suyun altında daha fazla kalmak istemeyip havluya sarılıp odama geçmiştim. Kıyafetlerimi giyinirken aldığım kokular ile duraksamıştım. Lezzetli olduğuna emin olduğum kokular genzimi sızlatmıştı. Uzun zamandır annemden sonra böyle kokular almaz olmuştum. Odadan çıkıp mutfağa ilerledim. Rosita'yı yemek yaparken bulmuştum. Ortalık biraz dağılmıştı.

"Hey ne yapıyorsun?" Demiştim. Anlayacağı dilde.

Rosita "Amerikada iken Kore yemeklerine merak sarmıştım onu deniyordum." Demişti.

Kafa sallayarak tekrar odama çıkmıştım. Kapım tıklatılınca gel demiştim. Babam odaya girince merakla doğruldum uzandığım yatakta. Babam,

"Rosita yemek yapıyor akşam yemeğinde masada ol." Demişti soğuk bir tınıyla.

Onu onaylayarak tekrar uzandım yatağıma. Babam odadan çıkınca düşünmeye başladım. Beni burada yapayalnız bırakıp,  annemin ölümünün ardından başka bir kadınla evlenip, hiç birşey olmamış, mutlu bir aileymiş gibi akşam yemeğine inmemi mi söylüyordu? Annemi düşünüp sanki ona ihanet ediyormuşum gibi hissettim. "Cici annem" olan Rosita'nın varlığıyla bile geriliyordum.





Akşam yemeğinde üçümüz de masadaydık. Rosita'nın yaptığı yemekleri yiyorduk. Babam yemeği sevdiğine dair mırıltılar çıkarıyorken konuşmaya başladı.

"Eun Mi'nin yaptığı yemeklerden bile daha güzel olmuş." Demişti.

Annemin uzun zamandır duymadığım adını böyle patavatsız bir şekilde konuşan babamdan duyunca donmuştum resmen. Vücudum kas katı kesilmişti. Öfkeyle kalkıp çatalımı masaya fırlatmıştım. Babam ve Rosita'ya delici bakışlarımı attıktan sonra odama çıkmıştım. Öfkeyle ağlarken yatağımın yanına çökmüştüm. Bir kere annemin yemekleri hep çok güzel olurdu. Sessiz sessiz ağlarken telefonum çalmıştı, Taehyung arıyordu. Açıp ve açmamak arasında kalınca açmıştım telefonu. Kulağıma götürerek dinledim.

"Merhaba Jungkook, kusura bakma rahatsız ediyorum ama yarın beni dil sınavına çalıştırır mısın?" O konuşurken iç çektim.

"Jungkook? Orada mısın?" Tekrardan ses gelince burnumu çekip çatallanmış sesim ile konuştum.

"Tabii Hyung çalıştırırım." Hıçkırınca nefesimi tutmuştum. Taehyung arkada,

"Jungkook iyi misin? Sesin neden öyle geliyor? Ağlıyor musun sen?" Art arda yinelediği sorular ile,

"Kapatmam lazım hyung, yarın seni çalıştırırım ve iyiyim uyumam gerek görüşürüz." Demiştim.

Yüzüne kapatıp olduğum yerde durdum. Annemi çok özlemiştim. Taehyung'un sesi ile içim bir nebze de olsa ferahlamıştı gözlerimi silip yatağıma girdim. Baş ağrısı ile uyumaya çalıştım.














464 KELIME!!!! umarım beğenmişsinizdir tatlislerim 😋😋😋 Bölüm geç geldi biraz..

OY KULLANMAYI UNUTMAYIN. sağlıcakla kalınnnnn💗💗💗💝💗💝💗💝💗💝💗💝💗💝💗💝💗💝💗

Uzaktan seviyorum seni. ☆

Yıldız Öpücüğü 🌟Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin