"Tanrım, iyi misin! Bir şeyin mi var? Doktora gidelim mi?" Eve girerken erkek arkadaşının durumunu görünce ona kızdın ama ona bir şey olmasından ölesiye korkuyordun. Aaron sana bakıp hafifçe gülümsedi, "sakin ol" güldü ve kapıyı kapattı, sen onu oturma odasına çektin, koltuğa oturttun ve bir ilk yardım çantası çıkardın gözünden bir yaş düştü ve onu sildin onun canının yanması seni üzüyordu.
Kanı silmek ve yaraları sarmak son birkaç yıldır oldukça iyi olduğun bir şeydi. Aaron son birkaç yıldır fazlaca kavgaya karışmıştı. Ona bu konuda ne kadar kızsanda ve ona bir şey olmasından çok korktuğunu söylesende bu hiçbir şeyi değiştirmiyordu çünkü bunu umursamıyordu ve tek söylediği şey "benim için endişelenme, bebeğim. Bana zarar veren tek şey benim yeteri kadar güçlü olmadığımı düşünmen." Şimdiye kadar gözlerin kapalı yapmaya yetecek kadar çok kez yaralarını sarmış ve erkek arkadaşını iyileştirmiştin.
"Aaron keşke S/H/Ç'la kavga etmeseydin." diye azarladın yüzünü alkollü bezle silerken. "Ben zaten ona seni sevdiğimi söylemiştim bebeğim, neden onunla kavga ediyorsun!" İçini çektin. Omuz silkti, "Seni elimden almaya çalışırken bunu izlemek ve bir şey yapmamak biraz zor sanırım" diye mırıldandı, sen ondan geri çekildin. "Tanrım çok sinir bozucusun." Dedin.
"Tamam, bebeğim bir daha olmaz oldu mu? Bana inandın mı?" Umursamaz bir şekilde söylemişti. Bu umursamazlığı seni sinirlendirmişti ve ona kızdın. "illa kavga etmek zorunda mıydın? Ben zaten konuşarak halletmiştim. Onu dövmek yerine onunla konuşmayı deneyebilirdin ayrıca senin için endişeleniyorum ve senin tek yaptığın bana karşı tavır almak!" Bunu söylerken yarasına biraz bastırmış olmalısın ki inledi. "İyi misin? B-Ben böyle dememeliydim ama kavga etmen ve sana ne olacağını bilememek beni korkutuyor." Dedin.
"Benden korkuyor musun?" Dedi. "Hayır, senden korkmuyorum aksine yanında güvende hissediyorum ama-" Sözünün arasına girdi ve "Üzgünüm aşkım, senin çok güzel olman ve erkeklerin sana asılmasını izlemek zor olduğundan biriyle kavga ettiğimde endişelendiğini biliyorum ama o çocuk hak etmişti benim dışımda kimse senin o güzel bacakların hakkında yorum yapamaz." yanağını öperek gülümsedi, "Aaron, canın acıyacak hareket etme!" Dedin ama şapşal gülümsemesi seni de gülümsetti. Ona uzun süre kızgın kalamıyordun. Küçük bebekler gibiydi. Şirin ve ilgiye muhtaç. Aaron güldü ve sen onu geri itmeden önce yüzünü öpücüklere boğmaya devam etti "Seni temizlememe izin ver!" Kesiklerinden birinin üzerine bir yara bandı koyarak nazikçe güldün. "Bitti mi?" O sordu.
Yanağını öperek başını salladın, "bitti, bir dahakine annene yalan söylemeyeceğim bunu bil." dedin. "Her seferinde aynı şeyi söylüyorsun, bebeğim ama bana kıyamıyorsun." dedi. Aaron bunu söyledikten sonra yanağına bir öpücük kondurdu, güldün. Aaron inleyerek kollarını üzerine attı, "O çocuğu dövdüğüm için çok mutluyum dövmesem beni eve çağırmazdın hemde annenler iş gezisindeyken" güldün. "Yaa Aaronnnn." Yanakların kızarmıştı ve o güldü.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
