Arvin Russel/Lee flynn - Alexa 2

107 6 0
                                    

Çok sinirlenmene rağmen gülümsedin. "Bebeğim, herkesi ağzına alan ben değilim." alayla ekledin. Sana yaklaşmaya başlamışlardı diğer ikisinin lenora'yı tuttukları elleri biraz daha yumuşamıştı.

Gözlerinle lenora'ya git diye işaret yapıyordun ama anlamamıştı. "Sakın yaklaşayım deme, bir dahakine ıskalamam."

Bunu söylerken taşı atıp tutuyordun. "Öyle mi?" Alaycı bir şekilde söylemişti. Arkasındakiler de ona gülmüştü. Suratına taşı atar gibi yapmıştın ve korkudan yere düşücekti.

Alaycı bir kahkaha atmıştın. Başlarındaki çocuğa doğru yaklaşmıştın. "Tommy, yoksa sen korktun mu? Ağlayacaksan oynamayalım."

Tam sana vurucaktı ki elini biri tuttu. Yanına baktığında arvin vardı. "Siktir git, tommy." Arvin sinirli bir şekilde söyledi. "Gitmezsem ne olur, kardeş s!ken." Dedi.

"Bende seni s-" diyecekken sen onu durdurdun.  Tommy'nin kulağına yaklaştın ve fısıldadın."tommy, yanımda bıçak var, küçük s!k!nin kesilmesini istemiyorsan çekip git."

Parmağını onun karnından aşağı doğru indirdin. Yutkundu ve sana doğru seslendi. "Seninle işim olmaz, sen git flynn'i yala."

Tam sen bir şey diyecekken arvin "sana siktir git dedim, bir daha demeyeceğim." Dedi. "Ne oldu yoksa seni de mi o sürtükten bir p-" cümlesini tamamlayamadan arvin yüzüne bir yumruk indirmişti.

Üstüne çıktı yumruklarının ardı arkası kesilmiyordu. Tommy'nin arkadaşları onu üstünden çekti ve vurmaya başladılar, sen onları çekmeye çalışıyordun ki aralarından biri karnına dirseğini geçirdi.

Yere düştün karnını tutarak kalkmaya çalışıyordun ki yanına lee ve noah geldi. Lee sana bakarken noah kavgaya girmişti. Kavga daha da büyüyecekti ki öğretmenlerden biri geldi ve herkesi ayırdı. Arvin müdürün yanına giderken sana göz kırpmıştı yoksa sen hayal mi etmiştin?

Onlar gittikten sonra herkes derslerine gitti. Öğle arasında Lee ile ilerlerken Arvin'i gördün. Gözü morarmış ve dudağı patlamıştı.

"İki dakika tuvalete gitmem lazım. Sen benim yerimi tut bebeğim." dedin ve dudağına küçük bir öpücük kondurdun.

Arvin'in olduğu koridora doğru yürümeye başladın. Arvin geldiğini anlamış olacak ki koridorun başında seni bekliyordu.

"Beni kurtarmak zorunda değildin, ben kimsenin yardımına muhtaç-." dedin. "Sana bana muhtaç olduğunu söylemedim. Geldim çünkü onu sevmiyorum, oldu mu?" dedi.

"Oldu." dedin. Sen tam giderken bileğinden tuttu ve kendine çekti. Seni çektiğinde bu kadar yakın durmanızı o da beklemiyor olacak ki kalp atışları hızlanmıştı.

"Ben kaba olmak istemedim. Yani bu işlerde pek iyi değilim anlarsın ya." dedi. "Ne işlerinde?" dedin. Onun bu küçük can çekişmesi seni gülümsetmişti.

"Yani bir kızla konuşma- siktir- senin gibi bir-" dedi. "Tamam, tamam anladım alay ediyorum sadece." dedin. Tuttuğu nefesi verdi. "Bir an çenemi kapatmam gerektiğini söyleyeceksin sandım." dedi.

"Bunu çoğunlukla sen söylersin ama." dedin. "Beni nasıl bir insan sanıyorsun? Ben böyle bir tip değilim." dedi. "Öyle mi? Nasıl bir tipsin peki?" dedin.

O tam cevap verecekken Lee sana seslendi. "Aşkım, ne oluyor burda?" dedi. Bunu söylerken aşkımı bastırmıştı.

"Tuvalete giderken Arvin'i gördüm ve teşekkür etmek istedim." dedin. "Ona niye teşekkür ediyorsun ki onun yüzünden yere düşerken bacağın morardı." dedi.

"Bu onun suçu d-" diyeceğin anda lee seni böldü. "Tamam söyledin gidelim, artık." Elinden tutup çekti.

Arvin de diğer elini tuttu. "Köpeğin değil farkında mısın? İstediğini yapabilir. Bu kadar kıskanmana gerek yok sadece konuşuyorduk." Dedi. Lee'nin sinirlendiğini anlayabiliyordun. "İkiniz de elimi bırakır mısınız?" dedin.

İkisi de seni umursamadan gözleriyle savaşıyorlardı sanki. "Alexa, gidelim bir daha demeyeceğim." Lee, gözlerini sana çevirmeden söyledi. Her kelimeyi bastırarak söylemişti.

"Açık bir ilişkiniz olduğunu sanıyordum." dedi. "Neyden bahsediyorsun?" dedin.

Arvin gözlerini lee'den çekip sana baktı. Gözleri yumuşadı, yaptığının yanlış olduğunu anlamıştı ama çok geç kalmıştı.

"Sana neden bahsediyorsun dedim!" sinirle söyledin. "Sadece saçmalıyor." dedi lee. Arvin bir kere daha gözlerinin içine baktı ve gitmeye yeltendi.

Elinden tuttun. "Böyle bir şey söyleyip gidemezsin." dedin. Sana eğildi ve kulağına fısıldadı. "Çok daha iyi birini hakediyorsun." dedi. Sen ne olduğunu anlamamıştın.

O sırada lee "bebeğim, söylediği her şey yalan inanma ona" dedi. "N-" sözünü böldü. "Yalancının teki sana ne söyledi? Rachel'la aramda hiçbir şey yok." dedi.

Dünyan başına yıkılmıştı sanki. Ne olduğunu şimdi anlamıştın. Lee seni rachel ile aldatmıştı ve arvin bunu görmüştü. Bu yüzden mi onunla konuşmanı istememişti yani. Seni hiç sevmemiş miydi? Lee'nin söylediği hiçbir şeyi umursamadan yürüdün. Gözlerin dolmuştu ağlamamak için zor duruyordun. Lee kolunu çekti. "Ben bir şey yapmadım aşkım bana-" onu bölen şey tokat sesiydi. "Bir daha yüzünü görmek istemiyorum flynn." dedin.

Gözlerin dolmuştu ve önünü göremiyordun. Tuvaleti arıyordun ki siyah bir koridora çekildin. "İyi misin?" Arvin söyledi. Ona sarıldın. Onu çok iyi tanımıyordun ama birine ihtiyacın vardı.

"Beni gerçekten sevdiğini düşünmüştüm."dedin. "Onu siktir et ağlamaya değmez." gözyaşlarını silerken söyledi. "Biliyor musun, aslında uzun zamandır seni seviyordum ama seninle konuşmaya çok utanıyordum sonra onları gördüm. Sonra bilmiyorum, belki bir şansım olabilir diye-"

Onu öptün. Yeni bir şeyler hissediyordun sanki lee ile olan her şeyden çok farklıydı. Onun aksine sertçe öpüyordu ama canını acıtmıyordu çok iyi öpüşüyordu.

İlk defa bu kadar çok konuştuğunu görmüştün. Senin için söyledikleri o kadar güzeldi ki kalbin ağzında atıyordu sanki.

Elini göğsüne koyduğunda onun da aynı şekilde olduğunu anladın. Belki sevgilin seni aldatmıştı ama yeni bir şey olmuştu ve bunun sonunu merak ediyordun.

 Belki sevgilin seni aldatmıştı ama yeni bir şey olmuştu ve bunun sonunu merak ediyordun

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Multifandom imagineHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin