omega

5-

Sabah gözlerimi kralın kollarında açtım. Ona dönüktüm. Benim ellerim onun saçında, onun sol eli belimde sağ elini kalçamda hissediyorum. Yakından yüzündeki üç beni de gözüküyordu. Benleri çok öpülesi gözüküyordu. Dayanamadım. Üç beninede sırasıyla öpücük kondurdum. Yoksa içimde kalacaktı yalnız 😖

Ben öptükten sonra gözlerini açtı. Belimdeki eliyle beni daha çok çekti kendisine. Sinsice sırıtmaya başladı. Sadece şaşkınlıkla bakıyordum ona.

"Ne güzel öptün sen öyle. Bir kere daha öpsene" dedi gülümseyerek. Anlık sinirle kafamı iki yana salladım. Dudaklarını büzdü. Yavru köpek bakışları atmaya başladı.

"Hayır. Öpmeyeceğim."dedim net bir sesle. Ellerimi saçlarından çektim. Tek kaşını kaldırarak bakmaya başladı.

"Soran olmadı. Bu bir istek değil emir."dedi. Ürkmüştüm aslında ama kolay kolay pes etmemeliydim. Kollarımı birbirine geçirdim ve geriye doğru gittim. İnatla beni kendisine çekti. Ellerimi omuzlarına koyarak ittirmeye başladım. Kalçamda olan eliyle beni kalçamdan tuttu ve üstüne çekti. Ardından yatakta oturur hale geldi. Şuan ben onun kucağındaydım.

"Yah!"Diye cırladım ve omuzlarından onu ittirdim. Yatağa geri yattı. Ben onun karnının biraz altında oturuyordum.

"Yah azıcık sabit dursana!"Dedi oda cırlayarak. Kalkmaya çalışırken ellerini tuttum ve iki yanına koydum. Geri yattı yine.

"UA nereden biliyorsun sen bu haraketi??"dedi şaşkınlıkla.

"12 yıllık taekwondom var benim."dedim övünerek. Gülümsedi. YA ÇOK GÜZEL GÜLÜMSÜYOR

"Aferin ama artık kalksan mı üstümden."dedi gözlerini kısıp gülümseyerek.

"Tamaam"dedim ve ellerini bıraktım. Kalktı, beni belimden tutarak kaldırdı üstünden.

"Hadi bak kahvaltı saati geliyor."dedi.

"Benim üstümü değişmem lazım"dedim. Düşünürmüş gibi yaptı. Saate baktı ve beni kucaklayıp odadan çıktı.

"Yah birisi görecek!"Dedim fısıldayarak. Omuz silkti. Bende omuzlarına vurmaya başladım hafifçe. Etrafta baktım. Bazı omega hizmetçiler bize bakıyordu. Sonunda odaya vardık. Kapıyı açtı ve beni içeriye koydu ondan sonra gülümsedi ve odadan çıktı. Anlık sırıttım. Sonra kafamı iki yana salladım. Dolabın önüne geçtim ve elbise bakındım.

Giyindim ve çıktım odadan. Kralın odasına adımladım. Kapısını çaldığım gibi açıldı ve kral çıktı. Üstüme göz gezdirdi ve aşağı ilerlemeye başladı. Hemen peşinden gitmeye başladım. Yemekhaneye geldik ve başladılar..

...

Bahçede Prens Jisung, prenses Nayeon ve Seo Seungmin yani Seo Changbin'in hamile eşi. Kralın kuzeniydi Seo Changbin.

"Hyung kaç ay kaldı benim yeğenimin doğmasına"dedi prenses.

"1 ay kadar sanırım."dedi Seung hyung. Prens gözlerini açarak konuştu.

"Çok az kalmış."dedi. Ben ise bu geceyi düşünüyordum. Çok heyecanlıyım. Ama kral ile ruh eşi çıkmazsak ne yapmalıyım. Ondan uzaklaşmalı mıyım? Off bir yandan da korkuyorum aslında.

"Hey Felix! Daldın galiba. Bir sorun mu var?"dedi prens. Onlara döndüm. Kafamı salladım iki yana.

"Oh hayır prensim. Ben odama çıkabilir miyim? Yorgunum sadece."dedim. Dinlenmeliydim. Kafam ağırmaya başladı.

"Tabiki git dinlen."dedi prens. Kalktım ve oradan uzaklaştım. Odama çıktım ve geceliğimi giyip kendimi yatağa attım. Örtüyü üstüme çektim ve uykuya daldım..

...

Selamiskoo

Bu bolumu aktiflik olsun diye attim o yuzden kisa oldy

Bir sorum vae

Beauty'i siliyim mi cok acemice oldu (halaacemiyimneys)

Ayrica

Felix'in saci omuzunun bir az altinda cok uzun degil

Bu kadardi gorusuruzz