İki Ayrı Dünyalardan

bölüm 5

ESEMDEN

"Esem seni seviyorum." Dedi bana. Bana. Ama banaaa. Yüzümde bir gülümseme oluştu. Gözlerimi araladım ve onun kahve gözlerine baktım. Gözleri koyulaşmıştı.

" Bende" diyiverdim anlık. Anlamamış gibi yapıp bana baktı Gediz.

"Bende ne? Biraz daha açık konuşur musunuz hanimefendi." Bana böyle seslenmesi açıkçası hoşuma gitmişti.

"Ya uff Gediz yemek yicem git hadi." Piç sırıtışı yapıp gitti. Bende kahvaltımı yapıp salona geçtim. Koltukta oturuyordu utana sıkıla ama isteye isteye onun yanına oturdum.
Gediz'e baktığımda gülüyodu. Aniden gülmesi soldu ve bana döndü.

" Eeee şimdi ne olcak. Yani senin baban korvet kırallığı ya sende oralı oluyosun." Nedemek istediğini anlamıştım.

"Şimdi şöyleki onlar beni arıyolar yani leblin kırallığı. Burda yaşamak zorundayım çünki korvet kırallığına yerleşirsem ordakilerde beni leblin kırallığından  geldiğimi öğrenirler ve öldürürler beni. Zaten maddi olarak zengin değilim." Dedim. Zaten gidemem ev almam lazım ihtiyaçlar falan filan. Tamam burdada ihtiyaçların oluyo yemek gibi ama en azından gizli bir evim var. Rahmetli annemden kalma. Gedizde anlamış sanırım üstüne bir şey demedi. Aslında Gediz bir leblinli olabilir. Sadece leblin vatandaşlığı almamız lazım. Ama beni görürlerse mahvolurum. O yüzden bir arkadaşımdan rica edeceğim.

"Aslında senin leblinli olmani sağlayabilirim. Sadece vatandaşlık almalısın. Biraz pahalı ama olsun. Ben senle gelemem beni arıyolar biliyorsun. O yüzden bir arkadaşımdan rica edicegim." Dedim.

"Senin arkadaşın mı var? Kız mı erkek mi." Dedi. Ne yani benim arkadaşım olmasın mı?

"Arkadaşım olamaz mı? Ayrıca ikiside. Sadece iki arkadaşım var biri kız biri erkek başkada yok."

"Yok olabilir de hiç görmedim. " Telefonu elime aldım. Serra yı aramaya başladım. Çaldı. Çaldı. Çaldı.
Tam kapatıcaktım ki açtı. Sonunda.

"Efendim tatlım"dedi cıvıl cıvıl sesiyle. O sırada Gediz beni pür dikkat izliyor ve dinliyordu. Gediz'e baktım.

"Hoparlöre al hoparlededi çok kısık bir sesle. İstediğini yaptım ve hoporlere aldım.

"Buraya gelsenize."dedim serraya.

"Gelsenize derken kimle"dedi.

"Sevgilinle. Hahahha"

"Ya çok kötüsün o benim arkadaşım"Ayn öyledir canım.

"Peki ozaman. Arın'la gelin bari"Dedim. Derdemezde kapattı zaten.

🕊️🕊️🕊️
GEDİZDEN

Merdivenden sesler gelmeye başladı Esem'e baktım. Bana baktı ve gülümsedi güven vermek istercesine. Merdivenden bir kız pardon duzeltiyorum bir kadın ve bir adam indi.

"Selamın aleyküm"

"Merhaba tatlım"

"Aleyküm selam" dedim oğlanın selamına karşılık. Oğlan gençti benim yaşlarımda falandı. Esem ayağa kalktı ve ikisinede sarıldı. Kadın Esem'in yanına oturdu oğlanda benim karşıma.

"Esem bizi bu arkadaşla tanıştırmayacak mısın?" dedi oğlan.

"Ah evet unuttum. Bu Gediz benim sevgilim." Dedi Esem. Ne sevgili mi yuh be kızım sadece öpüştük. Neyse hoşuma gitti bu. Oğlana birde kadına baktım ikiside yarım ağız bana birde Esem'e bakıyorlardı. Ne vardı yani sevgilisi olamaz mıyım?

"Şekerim bize neden söylemedin ki. Açıkçası şaşırdım yani."dedi kadın.

"Neden? Sevgilisi olamaz mıyım?"

"Hayır sadece Esem'in bizden başka arkadaşı yoktur diye biliyorum."dedi kadın. Sonunda Esem konuşmamıza katıldı.

"Tamam ya boşverin şimdi. Bu benim en yakın arkadaşlarım Serra ve Arın."
Dedi Esem Arın mı?

"Arınsın ozaman aaahahahha"dedim birden Esem de bana eşlik ederek gülmeye başladı.

"Hahahahahaha" Arın'da bana kötü bir bakış attı.

"Kusura bakma ama bunu demesem olmazdı" dedim olayı daha fazla uzatmadan. Akşama kadarda böyle şamata gırgır falan. Kızlar yatıcaz diyip Esem'in odasına gittiler. Arın'la ben kalmıştım salonda. Arın ayağa kalktı ve mutfağa gitti ne yaptığını anlamadığım için onu seyrettim. Elinde bir şişeyle geri dönmüştü.

" O ne?" Dedim merakla. Bana şaşkınca baktı iki tane bardağı masaya bıraktıktan sonra bana döndü.

"Champagne"

"Ne?"

"Alkol çeşidi" dedi. Tamam şimdi anladım. Bir bana koydu birde kendine. Ben hayatımda hiç alkol içmemistim sigara bile kullanmıyorum.

"Ne duruyorsun tadına baksana." Dedi bende bardağı aldım ilk önce kokladım sonrda tadına baktım. Boğazımı yaktı bir kaç dakika öksürdüm. Arın bana baktı ve gülümsedi. Saat gece yarısını geçmişti ve biz kaçıncı bardağı bitirdigimizi bile bilmiyorduk. Sohbetler muhabbetler geçti aramızda ve çok eğlendim diyebilirim.

"Senin yaş kaç yaaavv" dedim.

"Şey bir düşünim... 23 Ayn böyle" dedi ve ben gülmeye başladım nasılda dili sürtüşüyo ama.

"Sen kaç yaşındasun"

"22 Aaaahhhh ben yatayım hadi bay sende yat ha" dedim esneyerek oda bana baktı ve şunları dedi ben giderken.

" Burda iki oda var senin odanda kalcam ben" bişi demeden yukarı çıktım. Oda peşimden geldi. Şuan ikimizde penguene benziyoduk yalapalaya yalapalaya odaya çıktık.
Yorganın altına girdim. Buranın havası bir farklıydı sabahları güneş oluyodu öğlenden akşama kadar karanlık oluyodu ve burası çok soğuk.
Sabahları sıcak tabi. Oda yanıma yorganı üstüne örtmeden uyuyuverdi.

🕊️🕊️🕊️

Sanki biri belime sarılıyo ya. Esem mi acaba? Gözümü açtım ve gerçek değil dedim kendi kendime. Şuan Arın bana sarılmış ve bacağınıda bacağıma atmıştı.

"Lan kalk olm kalk Arın olm gebertirim seni kalk üstümden. Ağzımı bozdurcaksın şimdi bana."
Baya dürttüm ama nafile öyle bi içmişki kalkmıyo. Bende kalktım yataktan. Salona geçtim Esem ve Serra sohbet ediyorlardı.

"Noldu Gediz bişimi oldu?Arın'la aranız mi kötü yoksa?" Dedi Esem.

"Yok şey fazla içmiş uyandığımda bana sarıldığını gördüm." Dedim sinirle. Kadınların ikiside gülmeye başladılar. Esem yine o hayran kaldığım dudaklarını araladı.

"Açmısın sevgilimm?" Başımı onaylarca salladım ayrıca kalbim neden hızlı atiyorki.sanirim bana sevgilim dediği için. Sevgilin miyim Esem? Oda hemen kalktı yerinden.

"Ozaman sana bir kahvaltı hazırlayım ha nedersin" yine başımı onaylarca salladım. Ve bende onla beraber kalktım ona yardım etmek istiyordum. O çoktan mutfağa gitmişti . Bende mutfağa geçtim ve belinden tutup göğsüme yasladım sırtını biraz gerildigini hissediyorum. Beni mest eden kokusunu içime çektim ve boynuna küçük bir öpücük kondurdum.

"Ya yapma huylanıyorum. Ayrıca dikkatim dağılıyor." Dedi. Bende mutfaktaki sandalyeyi çektim oturdum.

🕊️🕊️🕊️

Kahvaltımı yedim bir güzel. Arıngilde gitmişlerdi Esem'le dışarı çıkmıştık. Arkamızdan bir köpek havlamaya başladı. Biz ne olduğunu anlamadan muhafızlar geldi ve ikimizinde kafasına sert bir şeyle vurdular.
Zindan gibi bir yerdi burası. En son kafama sert bir şey ile vurmuşlardı. Esem, Esem nerede? Umarım iyidir.

ESEMDEN

Bir odaydı burası çok güzel bir oda. Ama ben ve Gediz sanırım kaçırılmıştık. Acaba Gediz nasıl. Umarım iyidir. Kapı açıldı ve içeri muhafızlar girdi. Muhafızlar dan biri konuşmaya başladı.

"Esem Hitay bizimle geliyorsun."

"Ne? Nerdeyim ben?" Hiç biri bir şey demedi. İki kolumada muhafızlar girdi ve beni bir salona götürdüler. Ama burası saray. İnanmıyorum bulmuşlardı beni buldular. İşte şimdi yandım...