Jeongin
Uyandığımda başım çok ağrıyordu. Yanımda ise Hyunjin vardı.
"Uyandın mı?" dedi hyunjin gözleri kapalı bir şekilde.
"Evet uyandımda sen niye yanımdasın?"
"Gece geldiğinde seni yıkadıktan sonra beni bırakmadın sarılayım sana beraber uyuyalım falan dedin bende kıramadım uyuduk işte."
"Anladım." dedim ve tuvalete doğru gittim. İşilerimi halledip çıktım.
Hyunjin hâlâ yatıyordu.
"Kalk hadi bana kahvaltı hazırla." dedim. Hyunjin'de tuvalete girip elini uüzünü yıkadı.
"Çok üşeniyorum ya kahvaltı hazırlamaya dışarda mı yesek?"
"Çok paran var herhalde."
"Evet var baya."
"Ya boş ver para harcamayalım şimdi."
"Hzırla o zaman sen kendine ben yemiceğim zaten." dedi ve odadan çıktıp koltuğa oturup telefonunu çıkarttı.
Bende kendime mısır gevreği yaptım. Yedikten sora Hyunjin'in yanına gittim.
"Hyunjin."
"Efendim."
"Dün çok mu sarhoştum?"
Hyunjin öylece kalmıştı.
Hyunjin
Dün yaşananlardan sonra ben az sarhoş olduğuna inanmıyorum Jeongin'in. Jeongin beni sarstı.
"Birşey söylesene ya."
"Eee şey ama kızmayacaksın."
"Tamam tamam. Kızmam yeterki anlat."
"Şey dün o kadar sarhoştun ki duşta seviştik."
Jeongin'in gözleri kocaman açılmıştı.
"Cidden mi?"
"Cidden."
"Ve sende karşı koymadın mı?"
"Koyamadım Jeongin. Bence abartmayalım yani sonuçta en sonunda olacaktı bu."
Jeongin dediklerimi umursamadan "Şey çok mu ses çıktı?" dedi.
"Hayır kimse duymasın diye ağzını kapatıyordun."
"Anladım." dddi üzgün bir şekilde.
"Niye bu kadar üzüldün ki? Sevmiyor musun beni?"
"Hayır aslında sana ilk yaptığımızda bir sürpriz yapacaktım ama yapamadım ona üzüldüm."
"Gerçekten mi? Ne sürprizi?"
"2. yaptığımızda kendi gözlerinle göreceksin."
"2.'si de var diyosun."
Jeongin bana yaklaşıp "Evet öyle diyorum." dedi ve kucağıma oturdu.
Onu öpmeye başlamıştım. Tam onu yükleyip odaya götürürken kapı çaldı.
Jeongin hemen kucağımdan indi.
"Off kim şimdi bu." kapıyı açtım.
Açtığım anda Jisoo, Jennie, Karina, Minho ve Yeonjun karşımda duruyordu. Önce kızarmış dudaklarıma ve boynuma baktılar sonra ise yüzüme bakıp selam verdiler.
"Ne istiyorsunuz?"
"Bir şey istediğimiz yok ya sadece nasılsın diye soracaktık ama anlaşılan sen çok iyisin." dedi Yeonjun.
"Gerçekten Jeongin'den sonra hemen başkasına mı koştu-" Minho'nun lafını bölen şey arkadan gelen Jeongin'di.
"Selam." hepsinin gözleri kocaman açılmıştı. Bi bana bi Jeongin'e bakıyorlardı.
"Off hadi hadi geçin içeri." hepsini içeri geçirdim. Arkalarından ise Jeongin'le ben gidiyorduk.
Karina, Jennie ve Jisoo koltuğa diğer ikisi ise yere oturmuşlardı.
"Tekli koltuk denilen birşey var hani." dedim.
"Ha şey görmemişiz ya." dedi Yeonjun.
İkiside tekli koltuklara geçince Jeonginde içerden sandalye getirmişti.
"Siz ikiniz yeniden mi oldunuz?" dedi Karina.
"Evet." dedi Jeongin.
"Hatta siz gelmeseydiniz 2. se-" lafımı bölen Jeongin'in eli oldu.
"Se?" dedi Jennie.
Jeongin'in elinden kurtulduğumda "Hatta yok bişey." dedim.
"Ben anladım." dedi Minho ve arkasına yaslanıp sırıtmaya başladı. Jeongin ise bana öldürücü bakışlar atıyordu.
"Ee her neyse sizin sevgiliniz var öı?"
"Olmaz mııı. Jisung. Aşığım ona hatta aynı evde kalıyoruz." Jeongin hemen Minho'ya bakmıştı.
"Aynı evde mi?"
"Evet aynı evde."
"Peki sizin?"
"Benim sevgilim var abi bir daha sevgili yapmam ben." dedi Jennie.
"Benim hoşlandığım birisi var aslında." dedi Karina.
Herkes "Oooooo." demeye başlamıştı. Bdn ise sırıtmaya başlamıştım. Bunun sebebi ise Karina eğer birisinden hoşlanırsa veya sevgilisi olursa o çok sevdiği mor saçlarını sarıya boyatacaktı. Sonuçta o bana sarı saçlarımı siyaha boyatmıştı.
"Boyatacaksın ama ha." dedim.
"Ya off bana sarı gitmez ki."
"Bende aynı şeyi siyah saçlarım için söylemiştim ama şuanda çok memnunum saçlarımdan teşekkür ederim canım."
"Off."
________
s
elammmm ve iyi geceleer
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Only for a minute////hyunin
FanfictionJeongin kantinden sevgilisi için çikolata alıyordu. Ama nerden bilebilecekti ki o sevgilisine vereceği son çikolatanın olduğunu. -------- yan shipler:minsung,kariselle,yeonbin,jensoo,winning ve taegyu !ANGST DEGİL!