FİNAL

132 9 0
                                    

Arin'den..
Bütün bu olayların üzerinden bir sene geçmişti. Emirhan'la evlenmiş ve kendi evimize çıkmıştık. Sema kızını doğurmuş mutlu bir hayat sürüyorlardı. Ta ki o güne kadar..

                  ~6 Nisan Perşembe~
Sema ve Enes büyük bir kavga etmişlerdi. Sema ağlayarak bizim eve gelmişti.O gün  sabahlara kadar konuşmuş dertleşmiştik. Ona eve dönmesini ve Kumsal'a güzelce bakmasını söylemiştim. Kızını yüz üstü bırakmak olmazdı. Eve gitmek için hazırlanıp evden çıktı. Tekrar eve gittiğinde Kumsal'la vakit geçirdi. Sanki o günün geleceğini biliyormuşcasına kızıyla doyasıya zaman geçirdi. Enes'le kavga etmeye devam ettiler 2 gün boyunca. Sema daha fazla dayanamadı. Kızına doyasıya sarıldıktan sonra arabasına binip yola koyuldu. O akşam Enes bizim evimize geldi. Sema'ya ulaşamadığını söyledi. Bizim evde olduğunu düşünmüştü haliyle. Emirhan ve Enes'e Sema'yı aramalarını söylemiştim. 6 aylık hamileydim. Emirhan dışarı çıkmama izin vermiyordu. Kumsala bakacağımı söyledim ve onları Sema'yı bulması için onları yolladım.

Aradan kaç saat geçti hatırlamıyorum. Sema beni aradı. Ona ne olduğunu sordum. Nerdesin diye bağırdım. Kaza geçirdiğini söylediğinde donakaldım. "Nasıl yani?" diye sordum. Zar zor nefes alıyordu. "Karnımda bir demir var. Nefes alamıyorum Arin. Sanırım öleceğim.." dedi. Gözlerim bir an pusette yatan Kumsal'a döndü. Gözlerimdeki yaşların haddi hesabı yoktu. Hiçbirşey söyleyemedim. "Kumsal'a iyi bak olur mu?" dedi. Sonra birden sesi kesildi. Sema diye ne kadar bağırsam da ses gelmiyordu. Telefonu kapatıp Emirhan'ı aradım. Olan biteni anlattım ve beni evden almasını söyledim. Eöiehan bana karşı gelerek telefonu yüzüme kapattı. Sema'nın nerde olduğunu dahi bilmiyordum. Kumsal'ı kucağıma alıp saatlerce ağladım.
Emirhan eve gelip bizi aldı ve hastaneye götürdü. Kumsal pusetinde yatıyordu. Bense ağlıyordum. Enes perişandı. Ayağa kalkıp onun yakasına yapıştım. "Eğer Sema'ya birşey olursa seni öldürürüm. Duydun mu beni?!" diye bağırdım. Tepki vermiyordu. Doktor odadan çıktı.
"Maalesef Sema hanımı kurtaramadık.. Başınız sağolsun." dedi.. Enes duyduğu gibi ağlamaya başladı. Emirhana sarılıp ağlıyordum. Kumsal ortada kalmıştı. Enes hastaneden çıktı. Emirhan peşinden gitmek istedi ama beni de hastanede bırakamadı. Sema morgdaydı. Onu son birkez gördükten sonra Enes'in evine gittik. Kapıyı çalıyorduk ama açan yoktu. Emirhan en son dayanamayıp kapıyı kırdı. İçeri girdiğimizde Enes'in cansız bedenini bulmuştuk. Kafasına sıkmıştı. Kumsal kucağımda ağlıyordu. Daha o yaşta ailesini kaybetmişti. O gün iki cenaze verdik. Kumsal'a kendi evladım gibi bakacağıma yemin ettim.

Aradan yıllar geçti. Kumsal 15 yaşına bastı. Çok güzel bir kızdı. Esmerdi ama aynı annesine benziyordu. Oğlum Pars 14 yaşındaydı. Çok iyi anlaşıyorlardı. Emirhan ve ben Pars'a nasıl değer veriyorsak Kumsal'a da bi okadar özen gösteriyorduk. Anne ve babasının yaşadığı olaylardan haberi vardı. Nasıl tanıştıklarından nasıl öldüklerine kadar.. Babaannesi halalarını gidip görüyordu Kumsal. Teyzesini ve anneannesini de ihmal atmıyordu. Ama bana olan bağlılığı bir farklıydı.
Asla yanımdan ayrılmıyor ben nereye gitsem peşimden geliyordu.

Hayat böyle işte. Çok uzun sürmüyor. Ama yrmin ettiğim gibi Kumsal'a öz kızım gibi bakmaya devam edeceğim..


                                 ~SON~


Aşk Sadece AnlayanaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin