Şey ben kimim?/Minsung

Hadi kalkın konsere

"Lan Felix uyansana mal! İki dersdir uyuyosun!"
"Bu seni ne kadar ilgilendirir şerefsiz Jeongin?"
"Lan kalk bugün neler yapcaz var ya aşkım çok eğlencez!"
"Ne yapcaz?!Jisungu mu döveceğiz?"
"Çocuğun aklına ne geliyo lan, oğlum güzel şeyler yapcaz!"
"TAMAM İŞTE!"

"Lan noluyo?" diye sınıfa girdi Jisung.

"LAN JİSUNG PUAHAHA"
"JİSUNG TUVALETE GİT KANKA"
"LAN NE VAR?" diye sordu Jisung, Felix hemen elindeki küçük aynayı uzattı burnuna boya bulaşmıştı.

"LAN BUNE!"

Jisung koşarak tuvalete giderken arkasında gülme krizine giren Jeongin ve Felix bırakmıştı.

"HAY ANASINI SATAYIM YA ALLAH ALLAH!"

"Noldu güzelim?"dedi, ve meraklı bir şekilde cevap beklemeye başladı Minho.

"Kör müsün lan burnuma bak!" dedi burnundaki boya ile vs atan Jisung.

"O boya öyle çıkmaz yalnız."
"Nasıl çıkar peki bay bilmiş?"

Minho kolunu sıyırdı ve Jisungu duvarlar arasına aldı. Ardından ise peçete alarak Jisung'un burnunu temizlemeye başladı.

"Hey! Napıyorsun?"
"Sana yardım ediyorum." diyerek daha da yakınlaştı.

"Sanırım kendim yapabiliri-"
"Hayır, yapamazsın güzelim."

Minho, bu sefer daha fazla yakınlaşarak iki elini de duvara yaslamıştı.

"Ama ben yapabilirim, ve yaptım da." dedi ve Jisung'un yanağını öptü.

"Hey-"
"Bir şey deme güzelim. Daha sonra dersin." diyerek lavabodan çıktı.Arkasında "Side eye" diye söylenen Jisung bıraktığından bir haberdi.

"Side eye" diyerek tuvaletten çıktı ve sınıfa gitmek için adımlarını hızlandırdı.

"Lan Jisung!" diye bağırdı Jeongin.
"Senin ses tellerine Jeongin, o ne oğlum o nasıl ses kulağım kanadı."
"Öpeyim de geçsin diyerek Felixin kulağını öptü.

"Iy,noldu niye çağırdınız beni. Hayırdır?"
"Hayır, hayır merak etme. Bugün hem konsere hem de denize gidiyoruz!"

Jisung, denize ve konserlere gitmeye küçüklüğünden beri bayılırdı. Uzun bir süredir konsere ve denize gitmediği için resmen küçük bi çocuk gibi heyecandan yerinde duramadı.

"Noluyor?" diye sordu Minho. Jisungu heyecanlı görmek onu meraklandırmıştı.

"Denize gidiyoruz, veee ayrıca konsere gidiyoruz sizde gelinnnn" diye yalvarma moduna geçti Jisung.

"Evet, sizde gelin Hyung. Eğleniriz."

"Madem hem siz, hem de Jisung'um istiyor geliriz."

"Jisung, Minh hyung'u kaçırma derim." dedi ve Felixi koluna takarak gitti Jeongin.

"kiçirmi binci!" diyerek dalga geçti.

"Ben hala buradayım yalnız. Ayıp oluyor ama."
"Şey-"
"Ney?"
"Ben bir kantine ineyim, görüşürüz." diyerek koşarak gitti.

"İyiymiş" diye söylendi ve sınıfına gitmek için haraketlendi.

•changbin pov•
"Uri omma omma ga" diye söylenirken yanımdan geçen Jeongini fark etmemiştim bile.

"Gene mi şu şaka Changbin efendi?"
"Evet canım gene bu şaka."
"Sabır ya-"
"Gel lan şuraya!"
"Lan!Lan! Lan, napıyorsun?!"
"Kaçırıyorum seni."
"LAN!"

Jeongini omuzumun üstüne alarak koşmaya başladık, okuldan kaçıracakdım onu.

Pişman değilim, aklım hala yapamadıklarımda.