70 yıl önce...
1960 yıllarıydı.Genç ve güzel kadını uyku tutmamıştı.Yatağında dönüp duruyordu,içinde bir sıkıntı vardı.Sanki olacaklardan haberi varmış gibi...
Daha fazla dayanamayarak içindeki sıkıntıya yatağından yavaşça doğruldu,ayağını yere uzatıp terliklerini giydi.Ses çıkarmadan yürümeye çalışıyordu ama tahtadan olan bu ev izin vermiyordu.Odasından çıkıp merdivenlere doğru yöneldi ve yavaşça aşağı inerek mutfağa doğru yürüdü.Bebeğini uyandırmak istemiyordu zaten zor uyutmuştu.
Dolabın kapağını açıp bir bardak alıp sürahiye doğru adım atacakken birden soğuk bir rüzgar hissetti.Soğuğun nerden geldiğini görünce şaşırmıştı.Halbuki yatmadan önce kapatmıştı bahçeye açılan balkon kapısını.Kocasının açmış olucağını düşünerek içini rahatlatmaya çalıştı.Sürahiden hızlıca bir su doldurup içti.Suyunu içtikten sonra odasına gitmek için tekrardan merdivenlere yöneldi.Tam odasının kapısını açacakken garip bir ses duydu.Garip sesler geliyordu.Arkasına dönüp sesin nereden geldiğini anlamaya çalıştı.Bebeğinin odasından ses geldiğini anlayınca korka korka hızlı adımlarla bebeğinin odasına doğru yol aldı.Kapının kolunu indirip odaya girmeye çalıştı ama nafileydi.Kapı açılmıyordu.Resmen kilitlenmişti!!!
Koşarak kocasının yanına gitti ve onu uyandırmaya çalıştı.Çok korkuyordu.Kocası uyanınca soru dolu bakışlarla ona baktı.
-Feza çabuk uyan! Açılmıyor.Bebeğimiz o tehlikede.K-Kapı kilitli.
-Sakin ol Aleda neyden bahsediyorsun?
-Açıklama yapacak zamanım yok.Çabuk ol!!!
Feza yataktan bir hışımla kalkarak odanın kapısına doğru koştu.Kapıyı açmaya çalıştı ama gerçekten de açılmıyordu.İçeriden garip ağıta benzer bir ses geliyordu.Korkmaya başlamıştı.Kapıyı omzuyla kırıp içeri girdiğinde donakalmıştı.Yerde bebeğinin çevresine dizilmiş garip şekilli kağıtlar vardı.Berianın küçük bedeni ise çemberin tam ortasındaydı.Babası Beriayı korkutmadan yavaşça yanına gelip onu kucağına aldı.Ağlıyordu.Feza,Beriayı Aledanın kucağına verip kağıtlara doğru uzandı.Yerdeki kağıdı eline alıcakken bir yanma hissiyle birden elini çekti.Beria ve Aledayı alıp hızlıca evden çıktılar.Son kez eve baktı ve kapının önünde yine bir kağıt parçası buldu.Korkarak elini uzatıp o kağıdı aldı.Kağıdın üzerinde garip şekiller vardı;
'' ѨцѥѰ ѳӂѯԄц ѯѽцѽ цѥѰѥϿѥϠѰѥϠϯ ѯѳϞԄцѽ. ѽϱϗϗϧϪϥϭϞϥ ѥϿѥѯѽ цѥѰ ѳϞԄѯԄц ѯѽ ϥϭϞϥ ''
-Bu da ne?
۞
-Kızım hadi kalk geç kalıyorsun,daha kahvaltı yapacaksın.
-Hmm... tmm anne.
Uykulu sesim çatallı çıkıyor.Umarım hasta olmam.Sıcacık mükemmel yatağımdan çıkmayı hiç istemiyordum.Telefonu elime aldım ve saate baktım.06.40'ta çalan alarmımı duymamışım ve saat 07.15 bu yüzden hızlıca yataktan çıktım.Nefret ediyorum ya sabah sabah ne okulu ya,bence akşamları okula gitmeli gündüzleri evde olmalıyız.
-Annee! Okul formam nerede?
Annem odama girip,
-Dolabında kızım görmüyor musun?
Ben çoktan dolabın kapısını açmış boş boş bakarken annem bana hayretle bakıp bunları söylediğinde şaşkınlıkla tekrar dolaba döndürdüm bakışlarımı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Doppelgänger
Teen FictionDüşüyorsunuz,düştüğünüzü farketmeden aslında yeni bir başlangıca.Bu düşüş diğerlerinden farklı bir düşüş ama.Karanlık,korkutucu,lâl olmuş iz dolu anılar ve kalp kırıklarından oluşan gözyaşlarıyla dolu yeni bir dünyaya olan düşüş. Bir düşüşle başlad...