Neden beni bırakıyorsun?

16 3 0
                                    

Jisung'dan

Onu bırakmak benim için hiç iyi gelmeyecekti, fakat o bunu anlamıyordu.
Ona gideceğimizi söylediğimden beri ya kavga ediyor yada konuşmuyorduk.

Minhoyla birçok anımız oldu, hepsi mutluydu ve sanki bir parçammış gibi geliyordu.

Belki minho ile konuşup aramı düzeltebilirim diye düşünüp minhonun odasına gittim annem seuldeydi, babamın da işi oraya çıkınca gidelim hem anneni görmüş olursun demişti.

Derin bir nefes alıp kapıyı açtım ve bana baktı ona bakıp tebessüm ettim.

Minhoya yatağına oturabilir miyim diye
işaret yaptım minho gözlerini yumup başını salladı oturduğum sırada, tam konuşacaktim ki minho başladı

"Hanji neden beni bırakıyorsun"

"Ben mi istedim, minho benim için ne kadar kırıcı olduğunu bilmiyorsun"

"Seninle kavga etmeye gelmedim"

"Farkındayım hanji sade-"

Babam odaya hızla girip bana baktı "hanji geç kalicaz" minho şaşkın bir tavırla bana baktı "minho sana onu diyecektim, babam bugün yola çıkacağımizi söyledi biliriyorsun ki arabayı sattık ondan otobüs ile gideceğiz" dedikten sonra bana hızla sarılıp gitti.

Bende arkalarından el salladım o yolu dönene dek bana baktı ve el salladı, gittiklerinde ise salondaki koltuğa uzandım ve birşeylere baktım.

Hanji
Selam min yazayım dedim sana her vakit bulunca yazacağım

Minho
Peki hanji bir sorun yoksa uyuyacağım

Hanji
Peki min
(Görüldü)

Yaz tatili ne çabuk bitti yarın okul var gideceğim lise gayet iyi bir liseydi gitmek için heyecanlıydım, belki yeni arkadaşlıklar edinmem gerekiyordu.Bu günlerde pek hanji ile yazışmadım sadece, selam yazıyor ve bırakıyordum ara sıra o yazıyor ve devamını getirmiyordu.

Yatağa geçip biraz telefonda oyalandım ve düşünmeye başladım acaba kimler olacaktı biraz sabırsızlanmadım degildi.

Sabah alarm sesi ile uyandım, bian gelen şaşkınlıkla yerimden fırladım saat 8.38
ve okul 8.30 da başlıyordu çantamı hazırlarken okulun ilk günü geç kaldım iyi mi üstümü giyidim ayakkabımın bağcıklarını bağlamadan koşmaya başladım evim okula uzak gibi de değil gibi de üşenince uzak oluyordu neyse bunun sırası değil diye kafamı salladım

Ve okula girdiğim gibi müdür odasına gidip odamı sordum

"Ah! Okulun ilk gününden geç kalan biri daha"

"Adını söyler misin?"

"Doğru kusura bakmayın adım Lee Minho"bu kadar agresif miydi müdür işimiz zor o zaman

"Hey duymuyor musun!"

"Ha" dalmış olmalıydım

"Sınıfın 9-C iyi dersler öğretmeninden özür dilemeyi unutma"

Tamam anlamında başımı salladım, inat gibi en üst kattı koşa koşa çıktım nefes nefese kalmıştım saate baktım 8:50 idi

Kapıya tıkladım içeriden gel sesi ile derin nefes alıp içeri girdim hocaya bakıp "geç kaldığım için özür dilerim" hoca "merak etme bir çok kişi geç kalıyor ismin ne" hoca gayet iyi bir hocaydı

"Minho,Lee Minho"

"Bende sizin rehber öğretmeninizim boş bir yere geç"

Tamam deyip duvar kenarından önden 3. sıraya geçtim orda oturan kişi bana elini uzatıp "merhaba ben seungmin" güler yüzlü biriydi, elimi uzatıp "merhaba bende minho."

"Önde oturan sarışın hyunjin ve yanındaki ise changbin tenefüste tanıştırırım yine" diyip önüne döndü, bende önüme döndüm ve dersi dinlemeye başladım..

***

Bu bölüm hoşuma gitti aslında

471 kelime devamını getirdikçe getiresim geliyor .

Neyse ben gidiyorum hadi görüşürüz

Aşkın gözü kördür | minsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin