ŞEYTANLAR VE MELEKLER

Kıyamet Bölüm 1

İnsanlar kötülüğü istemeden de yapardı. Kötülük insanları çekerdi, bir mıknatıs gibi. İnsanlar kötülüğü isterdi. Ve bizde onlara yardımcı olurduk. Şeytanlar bunun için yardımcı olurdu, insanların birbirine kötülük yapmasını sağlardı. Şeytanlar bu kötülükten zevk alırdı. Çünkü onların adları kötülüktü. Kötülük yoksa, şeytanlarda yoktu.

Ama kötülüğün dışında başka bir evren daha vardı; İyilik, bazı insanlar doğuştan melek olarak doğar. İyilik için yaratılmıştır. Melekler, şeytanların yaptığı kötülükleri düzeltmek için her şeyi yaparlardı. İnsanlar için canlarını bilr feda ederler. Sonuçta onlar Melekti, cennetten çıkmış bembeyaz giyinen iyilik melekleriydiler. İyilik yoksa, meleklerde yoktu.
  Ve kötülük bütün her yeri sarardı.

Lilith Lightwood;

Sevgili cehennem kraliçesi annem bu ismi bana layık görmüş. Anlamına bayılıyorum; Tanrı insanı başlangıçta Adem ve Lilith olarak çift yaratmış. Tanrının bir lütfu olarak Lilith ve Adem cennet bahçesinde birlikte yaşamaya başlamışlardır. Ancak bu birliktelik mutlu bir beraberlik değilmiş. Adem'in, cinsel ilişki sırasında Lilith'nin sürekli altta olmasını istemesidir ve bunu da kadına üstünlüğünün gereği olarak görür, Lilith ise bu pozisyonu aşağılayıcı bularak karşı çıkar. Lilith ise ikisi de aynı topraktan yaratıldığına göre eşit olmaları gerektiğini savunur ve erkeğin kendisinden üstün olmak istemesine bir anlam veremez. Sonunda birlikte yaşamalarının imkansız hale geldiğine karar verir ve Tanrı'nın söylenmemesi gereken adını anarak uçup gider ve yeryüzünde Kızıl Deniz yakınlarındaki bir mağaraya sığınır. Lilith, Adem ile anlaşamayınca cenneti terk eder ve dünyaya gider. Kendisine sunulan sıcak yuvayı kapıyı çarparak terkettiği için artık yeri de cennetten dışlanmışlar arasında olacaktır. Çevresindeki cinlerle ve cinlerin kralı ya da şeytanın ta kendisi Samael ile ilişkiye girer ve onlardan cin çocuklar doğurur. Ve sonunda şeytanın kızı olarak isimlendirilir.

Ama ilk başlarda iyi bir kadın olması beni ne kadar parçalasa da sonunda kötülüğü seçmişti.

"Lilith annem seni çağrıyor." Odama dalan erkek kardeşime baktım. Kızıl saçlarını her zaman ki gibi dağıtmıştı. Kırmızı gözlerinin altı morlaşmaya başlamıştı, badem burnu, Siyah kanatları, kemikleri belirgindi ve yüzünde sakallar bırakması.. Onu ayrı bir yakışıklı durmasını sağlıyordu. Ama beyefendi kendisine sakalı yakıştırmıyordu. Kadınlarla yatmayı severdi. Cinselliğe amaçsızca önem verirdi. Kadınların ona yalvarmasını isterdi. Ama burada ki hiçbir kadın bir erkekle yatmak için yalvarmazdı. Ama yakışıklı ve kraliçenin biricik oğlu olunca kadınlar hayır demiyordu. Birbirimizle pek iyi anlaşmasak da arkamızda dururduk.

Kafamı aynaya geri çevirdim. "Üstüm giyinik olmayabilirdi Magnus." Kapıyı kapatıp içeri girdi, cam kenarında ki koltuğa doğru yürüdü. "Bu saate kadar kalmayacağını biliyorum Lilith." Siyah elbisemin üstüne giydiğim korsemin iplerini sıkmaya başladım.

Önümdeki aynadan Magnus'un ne yaptığına baktım. Sigarasını yakmak için cebinden çakmak arıyordu. Gözlerimi devirdim. Korsemin ipini diğer elimi tutuşturdum. Masamın altındaki çekmeceyi açtım ve içinden çakmak çıkardım. Magnus'a döndüm. "Magnus." Bana baktığımda çakmağı ona doğru attım. "Annem niçin beni çağırıyor." Aynaya geri döndüm ve yarım kalan işimi tamamlamaya başladım.

Sigarasını ciğerlerine kadar çekti. Ağızından çıkmak için çırpınan dumanı yavaşça serbest bıraktı. "Sadece seni değil beni de çağırıyor. Neden olduğunu bilmiyorum ama ya o iğrenç insanlar içindir, yada o iyilik bozuntuları melekler içindir. Başka bizi neden çağırsın ki zaten." Haklıydı annem sadece bu iki neden için hepimizi bir araya getirirdi. Başka bir şey için değil. Melekler ya yine bir şeyler peşindedir yada onlardan kurtulmuşuzdur. -Keşke böyle bir şey olsaydı. İnsanları sevmezdik zavallı yaratıklardı. Hiçbir zaman bir kişilik için doğmamışlardı. Kötülük, iyilik bunlardan sadece bir tane olmaları gerekirken ikisi de oluyorlardı.