15 Haziran 2015 ( 15 - 16 )
Genç çocuk bisikletinde kahkahalar eşliğinde ilerlerken sarı saçları rüzgarla birlikte uçuşuyordu . Arkasında ki hyungu ona yavaşlaması gerektiğini söylese bile çocuk her bunu duyduğunda daha fazla hızlanıp hyungunu sinir etmeye çalışıyordu. Gerçek adını duyması ileyse bunu başardığını anladı, çünkü hyungu ona sadece sinirlendiğinde ismi ile seslenirdi diğer zamanlar çilli olan onun lixisiydi .
"Felix ! Ciddiyim bak düşüceksin şimdi, yavaşla biraz ! "
Bir kahkaha sesi daha duyduktan sonra Hyunjin derince bir iç çekip küçüğüne yetişmek için hızlanmıştı. En azından bir şey olursa yanında olup onu korumak istiyordu .
Tam hızlanmış küçüğüne yetişecekken , Felix karşısına aniden çıkan yavru bir kuş ile bisikletini sola doğru kırmış ve düz yoldan ormanlık alana doğru yuvarlanmıştı . Bisikletinin tekerleğinin kolunu sıkıştırması ile acı içerisinde bağırmıştı .
Hyunjin ise saniyeler içinde gerçekleşen olayla başta ne yapacağını bilememiş, algı yeteneği kendine geldiğinde ise küçüğüne doğru koşturmuştu hemen .
Çilli çocuğun yanına geldiği gibi yüzü acı içinde buruşmuştu . Kolu tekerleğin arasına sıkışmış çocuk bağırmamak için dolgun üst dudağını dişliyor ve azar azar göz yaşı akıtıyordu ay gibi parlayan yanaklarından.
Onu bu şekilde görmek hyunjinin içinin sıkıntı ile dolup , telaşlanmasına yetmişti. Hemencecik onun yanına çöküp sakinleştirici sözler söylerken kolunu tutmuştu en nazik haliyle .
" Sakin ol , sakin ol . Ben yanındayım, endişelenme. Kolunu çıkarıcam şimdi oradan tamam mı, hiç acımıyacak inan bana hiç acımıyacak... İnanıyor musun bana lixie ? "
Küçük olan göz yaşlarının içerisinde hafifçe başını aşağı yukarı sallamıştı.
Korkuyordu ,
Çok korkuyordu .Ya çıkartırken daha çok acırsa , ya daha fazla keserse kolunu demirler ? Fakat hyunguna güveniyordu ,
O asla lixiesine acı vericek birşey yapmazdı.Hyunjinde korkuyordu ,
Ya küçüğünün kolunu daha fazla incitirse , ya kolunu ordan çıkartmayı beceremezse,
Ya ona daha fazla acı verirse .Tuttuğu kolu yavaşça sıkıştığı yeren çıkartırken fazlası ile dikkatliydi hyunjin . Sonunda fazla derin olmayacak şekilde kesilmiş kol bisikletin tekerinden ayrılınca siyah saçlı genç tuttuğu nefesini dışarı vermişti rahatlama ile .
Sonra ise acele ile üzerindeki ceketi çıkartıp içindeki ince uzun kollunun kolunu kopartmış ve küçüğünün koluna sarmıştı çabucak. Tam ayağa kalkmış küçüğününde kalkmasını istiyecekken onun ayağındaki morluğu görmüş ve tekrar yere çökmüştü. Sırtını küçüğüne doğru döndükten sonra da konuşmuştu.
" Gel hadi sırtıma atlada seni eve götürüp koluna pansuman yapalım , Mikrop kapar yoksa "
Küçüğünün sırtına çıkmamasıyla merakla kaşları çatılmıştı . Tam konuşucak iken duyduğu fısıltı ile anında kapatmıştı ağzını.
" Hyung... kuşu yuvasına koyar mısın?"
Onun baktığı yere doğru bakışlarını çevirdiğinde , daha tüylerinin yeni yeni çıkmaya başladığı yavru kuşun hâlâ orada öyle durduğunu görmüştü. Anlaşılan daha uçmayı öğrenmemişti bu küçük şey.
Demek bu yüzden küçük olan kendini ormana doğru atmıştı .
Lixiesi'nin iyi kalpliliği ile içi ısınırken, onu onaylamış ve yavru kuşun yanına doru ilerlemişti . Küçük kuşu eline aldıktan sonra ne yapacağını bilemez bir halde lixisine bakmıştı." Yavru kuşun yuvası ağaç dallarından birinde olmalı hyung , büyük ihtimalle oradan düştü uçamadığı içinde kaldı orada. Annesi olmazsa yaşayamaz , o yüzden hemen yuvasına koy onu lütfen. "
Çilli ona yavru köpek- yavru civciv bakışları atarken o da 9 yaşından sonra ilk defa ağaca tırmanacağını anlamıştı. Etraftaki ağaçların dallarına bakarken bir tanesinde gördüğü, ufak dallar ile oluşturulmuş yuvayı görünce gözleri zafer ile parlamış fakat anında o parlaklık solmuştu.
Orası... Fazla mi yüksekti sanki ?
Belki normal bir insan için hayır ama yükseklik korkusu olan kendisi için kesinlikle...
EVET.Yutkunarak ağaca doğru ilerleyip tırmanmaya başladı. Her biraz daha yükseldiğinde kendine hatırlatıyordu,
Lixien seni bekliyor hyunjin , sen burada ölürsen kim onu eve götürecek ? Hadi şimdi çabucak bu işi ayağın kayıp, beyin kanaması geçirmeden bitirki lixieni koruyabil. Fighting hyunjin fighting !
Bunları yerden 10 cm yükseldikten sonra söylemesi dışında bir sıkıntı yoktu aslında.Arkadan felixin onun bu haline kıkırdamaları ile birlikte bu görevi de başarı ile halledip ağaçtan inmişti çabucak . Biraz kendine gelmek için ağaca yaslanıp dinlendiğinde küçüğünden duyduğu iltifatlar ile , yüzüne samimi bir gülümseme oturmuştu. Sırf bunun için bile o ağaca çıkmaya değerdi.
Ayağa kalkıp tekrar küçüğünün yanına gitmiş ve onun önünde eğilmişti . Bu sefer Felix ikiletmeden sırtına binmişti hyungunun ve onun boynuna gömmüştü başını , birden aşırı uykulu hissetmişti kendini .
Hyunjin , boynundaki küçük civcivin suratına bakarken yüzündeki gülümseme daha da büyümüş ve lixiesi'nin evine doğru yol almıştı.
...
Siyah saçlı oğlan , küçüğünü yavaşça yatağına yatırdıktan sonra yanına oturup bir süre soluklanmıştı . Birkaç dakika ardındansa bakışlarını uyayan surata çevirmişti.
Küçüğün dudakları dışarıya doğru büzülmüş , sarı saçları yastığa dağılmıştı. Gözleri ağlamanın etkisi ile hafifçe şişmişken , yanağında uzun süredir başını hyungunun boynuna yaslamasindan dolayı bir iz oluşmuştu ve çilleri daha da belirginleşmişti .
Gülümsedi hafifçe , şuan lixiesi çok tatlış duruyordu. Sağ elini önce çocuğun çillerinde dolaştırmış sonra ise kirpiklerine dogru yol almıştı oradan da sonunda dudaklarına varmış ve büzülmüş dudakları İki yandan tutup sıkıştırmıştı . Bununla birlikte çatılan kaşlara ve koluna yediği yumruğa kıkırdamıştı hafifçe.
Lixiesi çok güzel di , hem de hayatında gördüğü herkesten daha güzel . İlk tanıştıkları günü anımsadığında bir kere daha kıkırdadı . Sonunda küçük olanı rahatsız etmeyi bırakmaya karar verip yerini bildiği banyoya doğru yol almış ve oradan da ilk yardım çantasını alıp geri odaya dönmüştü.
Yarım saat boyunca da küçüğünün yaralarına onu uyundırmamak için özel bir çaba harcıyarak pansuman yaptıktan sonra evden ayrılmıştı.
Sabah Felix uyandıktan sonra masasında gördüğü not ile gülümsemiş ve anlamsız bir şekilde kalbi teklemişti . Bunun dün yaşadığı olaylardan dolayı olduğunu düşünüp umursamazken banyosuna doğru adımlamıştı.
" Uyuyan prenses , güzeller güzeli lixieme bugün okula gelmeyip evde dinlenmesi için prens Hwang hyunjinden gelmiş bir uyarı notudur. Lütfen dikkate alınız ♡ "
Bu fici yazarken playlistim de uyum sağlıyor ortama resmen zort.
Neysemmm umarım keyifli bir bölüm olmuştur<3
ŞİMDİ OKUDUĞUN
The Red Mean's I Love You
Fiksi PenggemarKüçük perinin kanatlarındaki kırmızılıklar soldu , soldu ve soldu , Sonunda ise tamamen yok oldu .