Ölümün ayak sesi

518 37 66
                                    


Dünya Barış günü olduğu için BM bütün ülkelere davetiye atmış ve parti olacağını söylemişti. Birçok ülkenin katılımı sonucu herkes ya eğlenmek yada kafa dağıtmak için gelmişti. Herkesin beklediği sırada BM kocaman kanatları ile sahneye çıkmış ve mikrofonu kontrol edip konuşmasına başlamıştı.

"Evet hepiniz Dünya Barış gününe hoş geldiniz! Bugün sürecek olan partide lütfen eğlenmenize ve keyfinize bakın. Arada referandumla düzenleyeceğimiz etkinliklerimiz olacaktır. Şimdilik görüşürüz."

Herkes dağılmış Rusya köşede Belarus'la konuşuyor . Amerika, İngiltere ve Fransa ile konuşuyordu. Türkler ise bir masada toplanmış sohbet ediyorlardı.

Herkesi birkaç saat sonra tekrar çağıran BM. "Şimdi birkaç teklifimiz olacak. Saklambaç oynayabiliriz kazanan kişiye birde ödülümüz olacak ne dersiniz?" birçok kişi hediye için el kaldırınca BM elini çırpıp. "Çok güzel o zaman şimdi, ebe olacak kişi benim ve siz ise o saklanacaksınız. 100'e kadar sayacağım. Umarım anlaşılmıştır." gözlerini kocaman kanatlarıyla kapatıp yavaş yavaş saymaya başladı. Kimse bakacağından endişe etmiyordu çünkü BM asla böyle bir şey yapıp oyunu bozmazdı, daima adil şartlarda eğlenirdi ve güvenilir birisi olduğu için herkes ona güvenir ve asla endişe duymazdı.

Herkes hızla saklanmaya başlamıştı. kimi çatıya tırmanmış kimi sandalyelerin altına saklanmış kimi ise başka yerlere...

BM saymayı bitirip yavaşça ülkeleri aramaya başlar. Yavaş yavaş bulduğu ülkeler herhangi bir masaya otururlar. Sıra sıra bütün ülkeleri bulan BM sadece 8 kişiyi bulamaz

Rusya

Amerika

Yunanistan

Polonya

Azerbaycan

Türkiye

Almanya


ve son olarak K.kore

Uğraşıp ta bulamadığı ülkeler ondan kaçarken hepsi bir odada buluşur

Almanya/Polonya

Azerbaycan/Türkiye

K.Kore/Rusya

ve son olarak Amerika ile Yunanistan...

"Sizin ne işiniz var burada!?" diye aynı anda söylediler. Tabi sonrasında neler olduğunu kavrayınca Türkiye. "Azer gel biz gidelim. Sonra şunlarla yakalanmayalım." Azerbaycan başıyla onayladı ve Türkiye'yle tam uzaklaşacakken elektrikler kesildi ve her yer karardı. Neler olduğunu kavrayamadan Azerbaycan ve Türkiye'den bir çığlık koptu. Tabii birde buna anında gülen 6 kişi...

Fakat durum onlar için ciddiydi. Adeta ne yapacağını şaşıran ikili birbirine sarıldı ve titreyen bedenlerini durdurmaya çalıştı, diğer ülkeler ise ciddiyeti sonunda fark etmiş ve ne yapacaklarını düşünüyorlardı. İmdada Almanya yetişti. Telefonundan fenerini açtı ve etrafı aydınlattı. Böyle olunca kardeşler azda olsa sakinleşmişti.

"Cidden karanlıktan bu kadar korkar mıydın sen?" deyip dalga geçiyordu Amerika. Türkiye Amerika'nın dediğine sinirlenmişti fakat derin nefes aldı ve konuyu değiştirdi.

"Elektrikler neden gitti acaba?"

"Bilmiyorum... sizce saklanmaya devam etmeli miyiz?" Almanya'nın bu sorusu herkesi düşündürdü. Kısa bir sessizlikten sonra Rusya bu sessizliği bozmuştu.

"Belki de saklananları bulamadığı için yaptığı bir şeydir?"

"Emin değilim BM bunu yapmaz bence." diye araya girdi Türkiye

Underexposed Shadow  //ϾὸύᾒͳΓγᾙῡΜαΠsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin