"yeni okul yeni hayat"
Yeni okuluma ilk adımı attığım an içimden bı ses bunu yapmam gerektiğini söylüyor ama bunu yapmak zorundayım biliyorum .Eski okuluma dönemem çünkü atıldım evet evet ATILDIM. Sebebi çok karışık yani açıklaması çok uzun sürecek bı iftiraya kurban gittim. Bunları unutmak için o okula geldim. Tam karşımda duran "Seçkin Koleji" yeni okulum gayet büyük ve gösterişli olduğuna göre artık girebilirim. Birinci ders başlamak üzere. Okula girdigim an uzun koridorlar karşıladı beni gozumse 11A sınıfını ariyodu.sinifa doğru koşar adimlarla yürürken alt kattaki merdivenlerden çıkan gözüm gormuyordu. Hızla ilerlemeye devam ederken uzun boylu birine çarpıp yere yapisinca durdum kafami yerden kaldırıp kime çarptığımi anlamaya çalışırken üzerinde lacivert sweatli birinin gülerek gittiğini gördüm. Ne yani özür bile dilemeyecek miydi. Anlasilan yeni okulumdakiler oldukça kaba yerden kalkıp üzerimi silkelerken birinin kafasını eğip bana baktığını ardından da
"Yardıma ihtiyacın var galiba"
Bir de pişkin pişkin gülüyordu.
"Hepiniz aynısıniz sanırım" düştüğüm yerden kendi başıma kalkıp sınıfa doğru yürümeye başladım ama bu sefer yavaş. Sınıfın kapısından sınıfa göz gezdirip içeri girdim. İçerisi mahşer alanı gibiydi. İlk bulduğum sıraya oturmayı düşünüyordum. Cam kenarı üçüncü sıraya oturup hocanın derse gelmesini beklemeye başladım. 5 dakika geçmesine rağmen hoca hâlâ gelmemişti ve arkamda benim hakkımda yapılan dedikoduları duymaktan çok sıkılmıştım.belliki bu ders boş geçecek diyip sınıftan çıktım. Okul o kadar büyüktü ki kantine bulamadım dakikalarca kattan kata dolaştıktan sonra birinin kolumu tutup beni durdurduğunu fark ettim . Arkamı döndüğümde gördüm kişi beni bir kez daha şoka soktu bu sabah çarptığım ve arkasına bile bakmadan çekip giden o çocuk oldukça yakışıklı olmasına karşın oldukça da kabaydi. Bir kaç saniye ne olduğunu anlamaya çalıştığım sırada konuşmaya başladı
" Sen yeni kızsın degil mi"
"Evet yeni kızım bı sorun mu var" neden böyle cikistigimi bilmiyorum ama o an ona haddini bildirmek istedim.
"Madem yeni kızsın hoşgeldin partisinden önce nereye gidiyorsun böyle"
" Hoşgeldin partisi derken bu okulda parti yapıldığını yeni öğrendim bu konuda bilgilendirilmedim"
"Şu an bilgilendirildin. Hemen sınıfa gidiyoruz"hâlâ kolumu sıkica tutmaya devam ediyordu
"Önce kolumu birak" ne dediğimi anlamamış gibi bı sure duraksadi ardından kolumu birakti " şimdi devam ediyorum. Birincisi kimse beni zorla bir partiye götüremez. ikincisi şu an başka bır yere gidiyorum. Üçüncüsü biraz nazik olmayi deneyebilirsin" yüzünde bana acır gibi bır gülümsemeyle konuşmaya devam etti .
"Tamam seni zorlamayacagim kendi isteyinle o partiye geleceksin"
" Nasıl olacak o iş?"
" Şöyleki eski okulundan hırsızlık suçuyla atılarak buraya geldiğini tüm okulun öğrenmesini istemezsin sanırım"
" İFTİRA!! iftiraydi o b-ben asla öyle bişey yapmadım"yüzüme aptalca gülmeye devam ederken yeni okulumda herkese rezil olma korkusuyla birden ağlamaya başladım. Yaptığım saçmaydı biliyorum. Ağlamak yerine kemdk açıklamam gerekiyordu ama ben ağlauarak yerini bile bilmediğim tuvalete doğru koşmaya başladım neyseki koridorun sonunda bir tuvalet vardi. Girdiğim an kapıyı kapatıp cebimden telefonumu çıkarttım derya'yı aramaya çalıştım.
"Efendim nisa"
"Derya acilen yardımına ihtiyacım var. Bu ouldakiler eski okulumdan atıldığımi öğrenmişler ve beni bununla tehtit ederek saçma sapan bir Parti'ye davet ediyolarlar napicam ben"
" Tamam sakin ol oncelikle ben annemleri ikna edip senin yanına gelene kadar başını belaya sokma sakın ve o partiye git en fazla ne olabilir değil mi.simdi kapatmam lazım bizim dersimiz başladı bile"
En yakin arkadaşım Derya'nın tavsiyesine uyup sınıfa dönmeye ve o partiye katilmaya karar verdim. Hızlıca sınifa gittim. Kapıya geldiğim an içimde ufak bır korku ve bolca cesaret vardı kapıyı hızlıca açtıgum an suratıma doğru patlayan konfetiyi gordum. ne olduğunu bile anlamadan korkudan geriye doğru bı kaç adım atmaya başladım.
" Sınıfimiza hoşgeldin ezik kız.ay pardon yeni kız"
Kimdi bana ezik diye hitap eden o kız diye anlamak için etrafıma bakmaya basladigim sırada birinin omzuma dokunduğunu fark ettim.
" Burdayım canım cok uzakta arama beni"
Uzun boylu esmer ve oldukça güzel kıvırcık saçlı bır kız bana gülümseyerek bakıyordu. Bana ezik diye seslenen kız yani. Konuşmaya devam etti.
"Eylül ben bu sınıfın en sevilen kızı peki sen kimsin sana sürekli yeni kız diye seslenemeyiz değil mi arkadaşlar"
"Ben Nisa. Nisa Aydin. Az önce ezik diye seslendiğin kız"içimdeki cesaret bana yaptiklari zorbalığın bedelini onlara odetmem gerektiğini söylüyordu.
" Ay kusura bakma güzelim yanlışlıkla ağzımdan kaçmış sen onu unut aslında sana mükemmel bir parti hazırlamıştık ama edebiyat hocamız diğer ders okulda olacak yani dersimiz boş değil sözümüz olsun artık"istemsizce gülmeye başladım partiyi yapamayacakları için o partide başıma gelebilecek seyler tahmin edebiliyordum.
"Bence yeterince tanıyoruz birbirimizi hatta siz biraz daha fazla.Simdi izin verirseniz sırama geçmek istiyorum. " Sözümü bitirip sırama doğru giderken arkamdaki kahkaha seslerinin arttığını duydum anlam veremeden ilerlerken bir anda olduğum yerde kaldım çünkü kafamdan aşağı buz gibi bir su dökülüyordu suyun soğukluguyla titreyerek arkamı dondum ağlamak üzereydim
" KİM YAPTİ BUNU!" sınıftan gülüş sesleri dışında bir cevap alamadığımi fark edince tekrar bağırdım."KİM YAPTİ BUNU!" hala cevap yoktu. Çantamı alıp hızlıca çıktım sınıftan her yerimden su damlıyordu ve ben dönüyordum.once eve gitmeyi düşündüm ama eve gidersem annem çok üzülecekti o yüzden okulun yanındaki parka gidip bir banka oturdum ve ağlamaya başladım. Yaklaşık bir saattir bankta oturup etrafı izledim ara sıra telefona baktım çıkış saatine kadar kurumam lazımdı ama heryerim sırılsıklam olduğu için pek mümkün değildi. Ben oylece otururken. Karşındaki bankta oturan birini fark ettim elindeki kamerayı tam bana doğru tutuyordu anladım ki okuldan birileri benim fotoğrafimi çekiyordu cantamla yüzümu kapatıp eve doğru koşmaya başladım . Peşimden gelmemeleri için o kadar hızlı kosuyordum ki bir ara çok fena yere kapaklandım dizimin kanadigini fark ettim ama bu şuan umrumda değildi kosmaya devam ettim eve yaklaştığım sırada durdum yanımdaki ağacın dibine oturdum ve çıkış saatini bekledim dizim o kadar kötü kanıyordu ki neredeyse aglayacaktim 3 saatlik bır bekleyiş sonunda eve gittim annem evde degildi neyseki demekti teyzemlere gitmiş. Ne kadar mutlu oldum anlatamam. hemen duşa girdim temizlenip dizime de yara bandı yapıştırdım pijamalarımi giyip yatağa uzandım ne kadar kötü bır okul günü geçirdiğimi düşündüm o kadar yorgundumkj hemen uyumuşum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tesadüf
Teen Fictionherşey bir çarpışmayla mi başladı sizce tabiki hayır başımıza gelen hiç bir şey tesadüf değildir.okul koridorunda başlayan izleri geçmişe dayalı bir aşk hikayesi. iyi okumalar :)