Arkadaşlar merhaba biliyorum kitaba uzun bir ara verdim ama tekrardan yazmaya devam edeceğim zaten kısa bir hikâye olacak en azından güzel bitsin değil mi. Şuan da tam istediğim gibi gidiyor fakat kafamdaki senaryoyu bölümleri yazarken sürekli değiştiriyorum o yüzden kafaniz karışmasın lütfen ayrıca Karakter tablosundaki bütün karakterleri kitapta göreceksiniz sadece biraz daha zaman geçmesi gerek hepinizi seviyorum ❤️
~yazar nisa :)
(Yazarın anlatımıyla)
"İyi iş çıkardınız kızlar"dedi Eylül tebrik ederek Ecem ve cereni.
"Aynen sazan gibi kandı saftirik ya bu kız"
"Hangi kız saftirikmis Ecem"dedi toprak koridordan Eylüllere dogru yürürken
" Ş-şey şu yen-"
" Kes sesini Ecem"dedi Eylül
" Cevap verecek misin Eylül yoksa Ecem konuşmaya devam etsin"toprak cevap bekliyordu
"Yollarımızı ayırmıştık en son beraber plan kurmuyorduk neden sana anlatalım"
"Ne yaptığınızı anlamadım mi sandınız yoksa beni fazla kucumsemissin Eylül"
"Madem bu kadar merak ettin söyleyelim o zaman sana yeni kızımiz depoda kilitli kaldı ama boşuna kendini yorma anahtar bende ve yedegi yok"dedi elindeki anahtarı göstererek.
"VER ÇABUK ANAHTARI BANA!"diye bağırdı toprak
"Şsssh ne anlaştık anahtari sana veremem yerini söyledim ya bu kadarı yeter"
"Tamam sakinim ne zaman çıkartacaksin kızı"
" Hmm ne zaman akillanirsa o zaman"
" Ne demek akillanirsa ne saçmaliyosun sen ya anahtarı bana verirsin ya da ben kapıyı kırarım" toprağın sesindeki öfke Eylülu korkutmaya yetmemişti
" Kır o zaman" toprak Eylülden anahtarı alamayacağını anlayınca koşarak merdivenlerden inmeye başladı o kadar sinirliydiki bir yandan küfür ediyor bir yandan aşağı iniyordu aşağı indiğinde deponun kapısına vurup "NİSA!" diye bağırmaya basladi. Fakat nisadan ses yok toprak daha da telaslandi kapıya tekme atarak kırmaya çalıştı.1.deneme: başarısız.2.deneme başarısız.3 tekmede kapi sallanmaya başladı bir kaç tekmeden sonra tamamen kırıldı toprak yerde baygın yatan nisayi görünce fazlasıyla sinirlendi. Nisanin yanağına bir kaç ufak tokat atıp ayilmasina yardım etti ama nisa hâlâ baygındi. Toprak nisayi kucağına alıp okul bahçesine çıkarttı ve hemen gölge bir banka yatırdı kantinden su alıp gelmek için nisayi bankta yanlız bırakıp okula doğru koşmaya başladı iki dakika içerisinde tekrar bahçeye döndü nisa'nin yüzüne birkaç damla su damlatti hâlâ ayilmiyordu toprak daha fazla dayanamadı okul bahçesinde babasının ona hediye ettiği arabaya binip hastaneye götürdü nisayi hastanede kontrolleri yapilip dinlenme odasina alındı toprak endişeyle doktorun yanina gitti
"Durumu ciddi mi doktor bey"
" Hayır lütfen sakin olun korkup bayılmış şok etkisiyle. Şuan uyuyor uyanır uyanmaz taburcu olabilir merak etmeyin"
" Peki çok teşekkür ederim"
(Yarım saat sonra)
" Uyandin sonunda ne derin uykuymus bu oldum korkudan" dedi toprak nisa uykulu gözlerle anlam vermeye çalışıyordu
"Şey ben en son depodaydim nasıl hastaneye geldim"
"Bu nefret ettiğin çocuk kurtardı seni"
"Bı saniye bı Saniye sende bu plana ortak degil miydin yani"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tesadüf
Teen Fictionherşey bir çarpışmayla mi başladı sizce tabiki hayır başımıza gelen hiç bir şey tesadüf değildir.okul koridorunda başlayan izleri geçmişe dayalı bir aşk hikayesi. iyi okumalar :)