Darmadağın Aşk

D.A-5

Herkese Merhabalar, yeni ve güzel bir bölüm ile karşınızdayım.
Sevgili güzel okurlarim sizi  Askin ve Narenin hayati ile basbasa birakiyor ve sizlere Keyifli okumalar diliyorum ^^

Bu arada kitabımız 2.5 k okuma oldu,emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum ve hepinizi kocaman öpüyorum 😍😘😊

Hakim Bakış Açısı

Arabadan inip Rezanin yanına oturdu.
"E anlat bakalım güzelim"
Narenin gözüne babasının ağladığı an geldi. İster istemez gözleri doldu.
"Rezan ben üç yıldır aslında sadece Aşkından kaçıyormusum "
Rezan aslında bunun farkındaydı.
Ancak arkadaşına söylemekten çekiniyordu Naresi zaten kanadı kırık bir kızdı tanıdığında bundan 3 sene öncede  pek iyi olduğu söylenemezdi.

Flashback 3 sene önce

Nare yorgunlukla kafasını dava dosyalarından kaldırdı.Ne vardı kocasının teklifini kabul etse de bir nebze olsa rahat etse diye icinden geçirmiyor değildi.
Ancak daha sonra aslında kendi bürosunda ve kendi ayaklarının üzerinde durmak Nare için daha iyi hissettiriyordu. Netice de kendi parasını kendi kazanıyordu.

Tabi kocasının verdiği limitsiz kartta vardı ancak Nare çok nadiren kullanıyordu.
Bunun sebebi Aşkınla tanışmadan öncede kendi parasını kendi kazanmaya alışmış olmasından ya da hiç anne ve babasından bir şey isteyememiş olmasındandı.
Annesi Narenin öğretmendi, babası ise pilot onlar sayesinde çift vatandaşlığı vardı Narenin hem İtalyan hem de Türk vatandasiydi.
Ancak hem annesinin hem de  babasının ailesi bu evliliğe karşı çıkmıştı.
Annesinin ailesi koyu Katoliklerdi.
Babasının ailesi ise oğullarının kendi çevresinden birisi ile evlenmesini istiyordu.
Hal böyle olunca annesi ve babası ailelerine karşı çıkmış ve bu evliliği gerceklestirmislerdi.
Ancak Nare İclal Gündogan ailesini bir trafik kazasında kaybetti. Daha bir yaşındayken.
Iki aileye de haber verildi ancak iki ailede kendisine günah tohumu deyimi ile yaklaştığı için kabul etmediler.
Nare daha bir yaşındayken soğuk, karanlık ve kimsesiz kalmıştı.
Tam 17 yılı yetimhane de geçti.
Şimdiyse kendi ailesini kurmuş, kendi çocukları olmuş hatta eşinin anne  babası ve kardeşleri ona kocaman bir aile vermişlerdi.
Nare sanırım bundan daha mutlu olamazdı.
Telefonun calmasiyla hızlıca geri dönüş sağladı.
- Alo Buyrun
- Alo Avukat Hanım nasılsınız?
Nare duyduğu sesle derin bir nefes aldı.
-Alo Sayın savcım nasılsınız?
-İyiyim Sayın Avukat Hanım görüşmeyeli epey zaman oldu değil mi ?
Nare üniversite de üst dönemlerinden olan ve Aşkın ile beraber olduğunu duyunca Nare ile konuşmasını kesen Aytaç'ı anlamlandiramiyordu.
- Evet Öyle oldu ancak neden aradın Aytaç neredeyse 13 yıl olacak?!
Nare anlam veremiyordu.
Karşı diafondan derin bir nefes sesi duydu.
- Ben urfa da görev yapıyorum ve bir dava için senin yardımın gerek sayın avukat hanım.
Nare oflayarak
-Peki Aytaç yarin nasıl yarin adliyeye gelirim!
Aytaç nare görmese de pis bir şekilde  sırıtmıştı.
- Olur Nare görüşürüz diyerek kapattı.
Karşısındaki adama doğru döndü.
-Nare avcumuza girdi. Gerisi sen de diyip odadan çıktı.

Şimdiki Z

Nare gözlerinden dökülen yaşlar ile Timur babası ile olan konuşmaları anlattı.
-Rezan ben annemi ve babamı çok seviyorum ancak ben tekrardan Urfaya taşinamam! Burası bana acı hatıraları hatırlatıyor!
Burası bana Aşkının beni dinlemeden anlamadan yargılanmasını hatırlatıyor Burası bana şehit olan kardesimi, Aşkın yüzünden düşen bebeğimi hatırlatıyor"
Diyerek ellerini yüzüne kapatarak hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladı.
- Güzelim yapma böyle  diyerek arkadaşına sarıldı.
-Nasıl yapmayayım Rezan?
Rezan Nare biraz daha iyi olunca o soruyu sordu.
- Ne yapmak istiyorsun peki güzelim
- Tüm yaz tatili boyunca burada kalacağız daha doğrusu ben de sadece davalar dışında burada olacağım
Çocuklarımi babalarından ya da babanne ve dedesinden ayıramam.
Hem böylesi bizim için daha iyi olur.
Rezan arkadaşının bu kararına sadece saygi duymustu eger Nare böyle karar verdiyse bunu kalkıp kendine degistiremezdi netice de.
Nare ayağa kalktı.
Tepenin ilerisine doğru ilerleyip güçlü bir çığlık attı. Hafif bir üşüme ile kollarını kendine sararak gözlerinde yaş birikmiş Rezana döndü.
-Gidelim mi  daha eve alışveriş yapacağız
Rezan akan gözyaşlarını usulca sildi ve gülümsedi.
-Gidelim birtanem
O sırada Aşkın Kardeşi Taşkınin mezarına gelmişti.
O çiçek kokan ama Aşkın için acı azdirap olan mezarin başına çöktü.
-Taşkın ben çok üzdüm seni dinleseydim bunlar başımıza gelmezdi.
Senle de zaten küs gittik abim.
Diyerek göz yaşlarına boğuldu.
Flashback/ 3 sene önce
Aşkın yorgun argın şirketten çıkmıştı, Naresi ile normalde bugün yemeğe çıkacaklardi ancak Naresi kabul etmemişti anlamlandiramiyordu Aşkın Naresi son zamanlarda farklı davraniyordu.
Eve geldiğinde arabasını park etti ve eve doğru yürüdü tam kapıyı çalacakken yerde duran zarfı fark etti.
Kime gelmişti?Neydi? Soruları çoktan zihnini kemirmeye başladı.
Derin bir nefes alıp zarfın içine baktı. İçinden gözlerine inanmadığı fotoğraflar çıkmıştı.
Bir kare de Naresi ve kumral bir adam el sıkışıyordu, diğer bir karede Nare ile öpüşürken fotoğrafı vardı. Bir diğer fotoğrafta ise adam Narenin boynunu öpüyordu. Aşkın bunun doğru olmadığını düşünerek
-Nareye şimdi söylememeliyim?!
Doğruluğunu kontrol etmeliyim değildir diyerek kendini telkin etmeye çalışıyordu ancak içinde yoğun bir şüphe vardı.
Hızlıca Taşkını aradı.
"Taşkın hemen bizim eve gel"
Taşkın abisinin hiçbir zaman ciddi bir şey olmadığı sürece böyle bir şekilde konuştuğunu görmemişti.
Karargahtan çıkıp aracına bindi.Yengesi 5 aylık hamileydi acaba ona mı bir  şey olmuştu ya da yigenlerine bir şey olmuştu?!
Gibi kafasında çevirdiği felaket senaryoları ile arabayı Nare ve Aşkının evlerine sürdü.
Aşkın yüzünü olabildiğince toparlayıp eve girmişti.
Nare Aşkının bir şeyi olduğunun farkındaydı ancak bu neydi sormaya çekiniyordu.
Yemekte yemek istememisti Nare çalışma odasına paytak paytak gitti. Kapıyı yavaşça tıklatti ve kafasını uzattı.
-Ecmelim kocam yemek yemedin neyin var diyerek yanına ilerleyecekti ancak Aşkın tarafından durduruldu.Aşkın emin olmadan nötr davranmaya söz vermişti.
-Bir şey yok Nare hiç gelme bir kaç dakikaya Taşkın burda olur, sen dinlen bebekler seni yoruyor diyerek kafasını önünde duran dosyaya çevirdi.
Nare birkaç saniye durup Aşkının yanına gidecekti ancak kafasını iki yana sallayarak odadan çıktı.
Tam o sırada evin anahtarı kendisinde bulunan Taşkın geldi.
Nare gozleri dolu şekilde gülümsedi.
-Hosgeldin Ablacım"diyerek çocukların odalarına doğru ilerledi.
Taşkın abisinin çalışma odasına ilerledi.
-Abi ne oldu telefondaki halin neydi?!
Diyerek masanın yanında duran koltuğa kendini atti.
-Nare beni aldatıyor olabilir
Taşkın duyduğu cümle ile adeta böğürerek
-Abi saka yapma böyle bir şeyin şakası olmaz diyerek abisinin suratına baktı.
Ancak istediği alaycı ifade yoktu suratında aksine hüzünlü ve kızgın bir ifade vardı. Eline aldığı fotoğrafları Taşkına doğru attı.
- Bunlarda mı yalan lan bunlarda mı
Taşkın gördüğü fotoğraflara baktı ancak anında dönüp
-Abi yapmaz Nare, yapmaz ablam bunlar montajdır başka bir şeydir

Aşkın elleri arasındaki kafasını kaldırdı.
-Arastiracagim araştırmadan güvenemem!
Nare duyduğu bağırma sesleri ile kızının yanından kalktı ve Aşkının odasına ilerledi.
-kime neye güvenemezsin Aşkın!
Aşkın içeri giren karısı ile gözlerini yumdu. Bu olmamalıydı!
Nare yerdeki bir fotoğrafı gördü. Bunlar Aytaç bey ve kendisi idi ancak Nare dava dışında görüşmemişti ki
-Aşkın bu ben değilim, Aşkın bana inan!
Aşkın ayağa kalktı.
-Nare bu konuda bir şey söylemeyeceğim inanmak istiyorum sana!
Nare Aşkının karşısına geçip ağlamaya başladı.
"Aşkın ben değilim diyorum, bana nasıl güvenemezsin!" Aşkın aglama krizi geçiren Narenin ellerini aldı ve sakince
-Bu ciddi bir şey-"
Taşkın daha fazla yengesinin harap olmasına izin vermeden Nareye sarıldı.
"Ablam inanıyorum ben sana"
Nare derin bir nefes alıp Aşkına bakarak yüzüğünü çıkardı
"Bana güvenmeyen adamı ben ne yapayım Aşkın bitti duydun mı bitti"
Karnına giren kramplar ile elleri karnını buldu.
Hafifce inleyip odadan çıktı.
Odalarından bir valiz bulup yerleştirmeye çalışıyordu.
Aşkın hışımla odaya girdi.
-Nare saçmalama bırak şu bavulu diyip Narenin elinden bavulu almaya çalışıyordu.
O sırada Nare çığlık atmaya başladı.
Krampları dayanilamayan bir hal almıştı.
Bacaklarından akan kan ile Aşkına baktı.
Aşkın Nareyi kucagina aldı.
Çocuklar annesinin çığlığı ile odalarından koşarak çıktılar.
Anneleri çığlık çığlığa ağlıyordu.
Bacaklarından kan akıyordu. Nazlı annesine doğru koşmak istedi ancak amcası tuttu.
-Anne anneeee, bırak amca annee
Taşkın gözlerinden akan yaş ile yeğenini öpüyor teselli etmeye çalışıyordu ancak Nazlı annesini hissediyormuscasina durulmuyordu.
Aşkın hızla Nareyi hastaneye yetiştirmeye çalışmıştı ancak olmadı.
Nare bir bebeğini kaybetmişti.
Nare kızını kaybetmişti... Bir çocuğu da riske girmişti.
Aşkın duydukları ile kahroldu.
Doğru ya da yanlış nasıl Naresinin dediklerine güvenmemisti ki ... sessiz sedasız arastirsa olmaz mıydı?!
Aşkın ağlıyordu.
Nare  iki saat sonra gözlerini yavaşça açtı. İçeri de annesi ve babası gözleri yaşlı şekilde bakıyorlardi.
Nare Aşkına doğru döndü.
-Ne oldu Aşkın?
Aşkın acı ile gözlerini yumdu.Narenin gözlerini görmek istemiyordu...
"Özür dilerim Narem "
Nare kafayı yiyecekti neden özür diliyordu!
-Ne oldu Aşkın ne oldu söyle diyerek sesini yükseltti.
-bebeğimiz öldü Nare kızımız öldü
Diyerek ağlama krizine girdi.
Nare duyduklarına inanmamıştı.
-Anne yalan dimi anne yalan de benim bebeğim ölemez ölemezzzz
Sevil hanım koşarak Naresinin yanına geldi Nare bağırıp çağırıyor ellerini hastane yatağına vuruyordu.
İçeri giren doktor ve hemşireler hızlıca sakinleştirici yaptılar.

Flashback son

Nare ile Rezan güzel geçen alışverişin ardından Narenin kendi evine geldiler.
Nare kapıyı açtığında duyduğu şarkı ile gülümsedi.
-Nazlı burda belli Blackpink çalıyor netice de diyip salona baktı.
Ancak salonda kızları ile kafasına taç takmış , balerin elbisesi giymiş blackpink şarkısı ile dans eden bir Aşkın görmeyi hayal etmiyordu.
-Aşkınnn!